-45.Bölüm-

308 25 54
                                    

Merhaba Hayaller Sakinleri :)

Size yeni bir bölüm getirdim!

Hayallerinizin bir gün gerçek olması dileği ile...

İyi okumalar 🎈

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~



...hayal edemeyeceğim kadar güzel...


Gözlerimi sımsıkı kapatarak gelecek olan konuşmadan korktuğumu belli edercesine telefonu açıyorum.

«Babacım! Nasılsın?»

«Kızım niye açmıyorsun telefonunu, uzun çalınca endişelendim.» - babamın sesi sinirli değil, aksine endişeli çıkınca gözlerim otomatikman açılıyor.

«Yağmur ve Mine bende babacım, konuşuyorduk, telefonumu zor duydum.» - he Zeynep he, zor duydun. Korkumdan açamadım demiyorsun da. Yalan söylediğimi duyan kızlar suratlarını buruşturuyorlar. 'Ne yapayım?' dermişçesine omuzlarımı havaya kaldırıyorum.

«Anladım. Sadece üçünüz oturuyorsunuz yani?» - bu da babamın 'Kerem yok mu yanında?' deme şekli. Ah be babacım.

«Hıhı, evet. Mine burada olmayınca zor görüşebiliyoruz, biliyorsun. Biz de buradayken fırsat bu fırsat diyerek buluştuk, yani daha doğrusu onlar bana geldiler.»

«Anladım kızım, selam söyle. Şey... Zeynep...annen bir takım şeylerden bahsetti...» - adamcağız konuyu nasıl açacağını bilmiyor.

«Evet...Kızdın mı?» - duruyorum duruyorum, sormadan edemiyorum. Kızlar merakla bana bakıyorlar.

«Niye kızayım Zeynep? Sadece biraz çabuk oldu sanki.» - nefesimi tuttuğumu, babamın cevabından sonra nefesimi otomatikman bırakmamla anlıyorum.

«Evet, haklısın. Ama emin olmasam kabul etmezdim baba.»

«Peki o zaman. Sana güveniyorum kızım.»

«Sağol babacım.»

«Ben şimdi annene veriyorum, sana bir şey söyleyecekmiş. Hadi görüşürüz kızım.»

«Tamam. İyi akşamlar babacım.» - kısa bir sessizlikten sonra annem alıyor telefonu.

«Zeynep?»

«Efendim annecim?»

«Nasılsın kuzum?»

«İyiyim annecim. Kızlarla oturuyoruz.»

«Damadım nasıl?» - annemin gülerek söylediği şey, şoktan kendi tükürüğümün yanlış tarafa kaçıp neredeyse tıkanmama mâl oluyor. Şiddetle öksürmeye başlıyorum. Annemin adımı seslenmesine cevap veremiyorum. Koşarak elinde su bardağı ile bana gelen Yağmur'un elinden kapıyorum bardağı ve suyu içiyorum. Sonunda kendime geliyorum.

«Zeyneeep? Kızım iyi misin?»

«Tükürüğüm boğazıma kaçtı anne. İyiyim.»

«Dikkat et kızım. Kerem oğlum iyi mi diye sormuştum Zeynep.» - keşke hemen böyle sorsaydın anne. Belki kendi tükürüğüm yüzünden neredeyse ölme raddesine gelmezdim.

«İyi annecim. İşte görüştük en son.»

«Sevindim. Bak ne diyeceğim kızım. Bugün İnci ile konuştuk.» - Vay vay vay ne hanım ne bir şey. Ne kadar çabuk samimi olmuşlar. Daha bugün telefonda ilk defa konuştular halbuki.

BozcaadAşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin