ORMANTİK ÖKÜZÜM

18.BÖLÜM

HAZAL

 

     Kapı zili çaldığında yine Öykü ile bir bakışma yaşadık ama sonra aklıma Emir ile sevgili olduğumuz gelince koşarak kapıyı açtım. İçeriye önce Kaan girdi sonra yanağımdan öperek Emir girdi. Salona geçtiğimizde suratsız Öykü:

"Kaan hadi senin işini bititrelim sonra sen git."dedi. Allah'ım hem seviyo hem kovuyo.

"Burada mı çizeceksin?"diye sordu Kaan.

"Hayır biz başka bir yere gidelim. Çifte kumruları yalnız bırakalım."dedi. Öykü'ye seslendim:

"Öykü sen kendi odanda Kaan misafir odasında çalışsın. Sürekli kavga ediyorsunuz."dedi.

"Hazal sanane?"dedi Kaan. Sonra çıktılar.

"Hazal sen neden sürekli bunların arasını açıyorsun?"diye sordu Emir.

"Kusura bakma ama senin öküz kuzenin yüzünden benim arkadaşım sürekli üzülüyor. " diye çemkirdim.

"Kaan Öykü'yü seviyor. Kıza yaklaşmaya çalıştığı anda -"dedi Emir.

"Biliyorum ama Öykü'nün üzülmesine dayanamıyorum."dedim. Emir beni kolumdan tuttu ve yanına oturttu. Saçlarımdan öptü. Bu adamı. Kendine has orman ve sigara karışımı kokusuna bayılıyorum.

"Film izleyelim mi?"diye sordu Emir. Onaylar anlamda başımı salladım.

"Sen film seç ben mısır patlatayım."dedim ve mısır parlatarak tekrar Emir'in yanına geldim. Emir beni kolunun altına aldı ve başımı göğsüne yasladı. Henüz yeni sevgili olduğumuz için utanıyordum ama kimin umurunda? Korku filmi seçmişti. Bazı bölümlerde korkudan Emir'in t-shirtünü sıkıyordum.

"Hazal parçaladın beni."dedi.

"Emir bu nasıl bir film? Başka bir film yok muydu? Orada taş çatlasın 60 film var ve sen özellikle bunu mu seçtin?"diye son sorumu sordum.

"Ben buradayken korkmaman gerek."dedi.

"Hıııı demesi kolay. Gece zaten senin rüyana geliyorlar."dedim. Emir güldü. Bu çocuk gülmesin.

"Tmm istemiyorsan başka bir film seç."dedi.

"Boşver bunu izleyelim."dedim.

ÖYKÜ

   Kaan'ı misafir odasına götürdüm. Tam kendi odama gidecekken beni kolumdan tuttu ve içeriye çekti.

"Burada çalış."dedi.

"Kaan geçekten burada çalışıp 2 dk sonra seninle tartışıp moralimi bozamam."dedim.

"Senin de işin var benimde. Seninle uğraşmam bile."dedi.

"O zmn olur. Benimle uğraşma."dedim. Gerekli eşyaları ve telefonumu alarak tekrar misafir odasına geldim. Masadaki yerimi aldım ve çizmeye başladım. Bazen Kaan'a yandan bir bakayım ne yapıyor diyorum. Başımı çevirdiğim an göz göze geliyoruz. Hemen önüme döndüm. Çizimin bitmesine az kalmıştı ki telefonum çaldı. Telefon Kaan'ın oturduğu koltuktaydı. Telefonumu almak için kalktığımda Kaan telefonumu eline aldı ve ekranı okuduktan sonra bana baktı.

"Otur ve işini bitir!"diye bağırdı.

"Kaan önemli olabilir verir misin telefonumu?"dedim.

"Öykü otur ve bitir şunu."dedi.

"Kaan telefonumu ver. Lan önemli olabilir diyorum. Ver şu telefonu!"dedim. Kaan en sonunda telefonu koltuğa fırlattı ve  bulunduğumuz odadaki balkona gitti. Telefonu elime aldığımda ekrana baktım. ~ Yakışıklım arıyor... ~ arayan Mete'ydi. Telefonu açtım.

Mete= --       Öykü =+

-- Neden telefona geç baktın?

+ Şarjdaydı duymamışım.

-- Neyse. Nasılsın?

+İyiyim sen nasılsın?

-- Bende iyiyim. Anne ve babanı hergün iki kere arıyorsun. Bana gelince aramasam ya varmışım ya yokmuşum.

+ Saçmalama Mete. Duyanda ben seni hiç aramıyorum sanar. Measajlarına falan cevap yazan zaten ebemdi demi?

-- Tmm. Kızma hemen. Neyse komutan geldi sonra görüşürüz.

+Görüşürüz. Dedim ve balkona baktığımda Kaan sigara içiyordu. Acaba kıskandı mı? Kıskanmamıştır ya? Kıskanmıştır, kıskanmamıştır. Of seviyorum da demiyor. Hareketleri... Bu sırada içeriye burnundan soluyan Kaan girdi. Hemen işimi bitirdim ve salona geçtim. Emir ve Hazal film izliyorlardı. Koltuğun birine ben oturdum. Tekli olana da Kaan. Film kuru kuruya izlenmez diye mutfağa gittim ve iki kâseye cips, 4 bardak da kola aldım ve salona geçtim. Bir tane cips aldım, yedim. İkinciye elimi uzatmıştım ki kâse boş. Yeniden almaya usandığım için kolamı elime aldım. Bu sırada ekrandan siyah birşey geçince havaya sıçradım. Kendime gelince colamın bittiğini gördüm. Acaba yere mi döküldü? Yok ya kesin ben içmişimdir. Birden Kaan hızla ayağı kaltı. Ben de cola almak için mutfağa gittim. Bir de ne göreyim. Kaan'ın t-shirtünün ortası lelekeli. Yoksa... Colayı Kaan'a mı döktüm?

Nasıl buldunuz? Yorum ve votelerinizi bekliyoruz. Bu bölüm biraz kısa oldu. Ah bu tembelliğin gözü çıksın.
Keyifli okumalar...