HAZALEmir ve Kaan'ı yolculadıktan sonra neler olduğunu öğrenmek için Öykü'nün odasına gittim. Telefonundan sanırım Fener Bahçe maçının özetini izliyor ve oyunculara küfrediyordu. İçeriye girdiğimi farketmedi bile. Telefonunu elinden aldım. Ama Öykü ağlamıştı. Öykü kolay kolay ağlayan bir kız değildi.
"Öykü neden ağladın?"diye sordum.
"Hazal telefonumu verir misin?"diyerek konuyu değiştirmeye çalıştı.
"Fener Bahçe'ye ağlamıyorsun değil mi?"dedim.
"Hazal konuşmak istemiyorum."dedi.
"Öykü itiraz edersen seninle konuşmam. Bana neler olduğunu anlatıyorsun."dedim.
"Ben Kaan'dan bıktım. Gerizekâlının teki, ben ona sinirlendiğimde Öküzüm diyorum Beyefendinin zoruna gidiyor. Hayvan herif her seferinde bana zarar veriyor. Şerefsiz-"dedi cümlesinin devamını getirmesine izin vermedim.
"İyi de sabah bu sana sürpriz yapmamış mıydı?"diye sordum.
"Aptal ne olsun? Ya resmen benimle oynuyor. Yarın onun karşısına dikilip ' Bence bitsin. Senin yüzünden her günüm berbat geçiyor.' dicem. İllaki bir gün unuturum."dediğinde ona sarıldım ve:
"Ne karar verirsen ver arkandayım."dedim. Öykü bana sarıldı ve teşekkür etti. 'İyi geceler' dedik ve ben kendi odama geçtim. Kısa bir duşun ardından pijamalarımı giydim ve yatağıma yattım. Daha fazla dayanamayarak kendimi uykunun kollarına bıraktım.
**********
Sabah alarmın sesiyle uyandığımda hemen banyoya giderek rutin işlerimi hallettim ve giyindikten ( saç ve makyaj da dahil) sonra aşağıya indim. Öykü uyanmamıştı. Kahvaltı masasını hazırladım ve yukarı çıkarak Öykü'nün odasına gittim. Hala uyuyordu.
"Kanka hadi holdinge."dedim.
"Ben bugün istifamı vericem."dedi.
"Off! Saçmalama kalk."dedim ve kolundan tutarak kaldırdım. Öykü'yü banyoya gönderdim ve yatağını topladım. Ben odasından çıktım ve Öykü giyinip aşağıya indi. Sesiz bir kahvaltının ardından masayı topladık ve kendi arabalarımıza binerek holdingin yolunu tuttuk. Öykü arada aşırı hız yapıyordu. Polise yakalanmasın diye dua ediyordum. Allah'a şükür yakalanmadan holdinge geldik.
"Hemen mi vericeksin istifanı?"dedim.
"Son kalan işleri de bitirip öyle vericem. Hadi kolay gelsin."dedi neşeli görünmeye çalışarak. Başımı onaylar anlamda salladım ve odama gittim. Tam çalışmaya başlayacakken Emir odama girdi.
"Günaydın Güzelim."dedi.
"Günaydın Emir Bey."dedim."Öykü istifa edicekmiş."dedim.
"Benim onayım olmadan o nasıl oluyor?"dedi ve benimle biraz sohbet ettikten sonra odasına gitti. Bende çalışmaya başladım.
********
Yaklaşık 1,5 saattir çalışıyorum. Başımı sağ tarafa çevirdiğim de Öykü Emir 'e dikleniyordu. Sonra sinirle onun odasından çıktı ve kendi odasına gitti. Masamın üzerine bırakılan magazin dergileri gözüme çarpınca elime alıp karıştırdım. Bu da ne... Hemen Öykü'ye göstermem lâzım. Öykü'nün odasına gittim ve....
ÖYKÜ
İşlerimi bitirdikten sonra istifa dilekçemi yazıp imzaladım ve Emir'in odasına gittim. Kapıyı vurup içeriye girdim ve dilekçemi masanın üzerine bıraktım. Emir kâğıdı eline aldı ve okudu. Ardından gür bir kahkaha attı.
"Neden gülüyorsun?"diye sordum.
"Öykü nereye? Yani buradan çıktıktan sonra nereye?"diye .
"Ben başka bir yer bulurum."dedim. Emir elindeki kâğıdı yırttı ve:
"Hiçbir yere gitmiyorsun."dedi.
"Ben Kaan ile aynı holdingte kalmam. Hem ben gittiğim yere Hazal'ı götürmüyorum."dedim.
"Ben kalmanı istediğim için kalıyorsun."dedi.
"Beni zorla çalıştıramazsın."dedim.
"Öykü odandaki mavi dosyayı imzala."dedi resmen beni duymamazlığa veriyor. Ayağımı sert bir şekilde yere vurdum ve odasından çıktım. Dosyayı imzaladıktan sonra Hazal odama geldi.
"Öykü dün Kaan'ın sana yaptığı sürprizde basın var mıydı?"diye sordu.
"Hayır yoktu. Bir şey mi oldu?"diye sordum.
"Sanırım buna bakmalısın."dedi ve elindeki dergiyi bana uzattı. İkinci sayfa haberi olarak Kaan ve ben vardım. Şöyle yazıyordu.' Kaan ASLAN ve Aslan Holdingin mimarı Öykü KIZILAY sevgili' yazmışlar ve dün Kaan ile sarıldığımız fotoğrafı koymuşlar. Küfretmeye başladım. Silemin ya da başka bir akrabamın bu durumu böyle öğrenmesini istemiyordum. Sinirden ne yapacağımı bilemedim ve Kaan'ın odasına daldım.
"Kaan haberleri gördün mü? Birşey yap. Emre bu haberi görmesin Kaan."dedim. Kaan dergiye baktı ve küfretti. Telefonundan birkaç yeri aradı ve bana dönerek:
"Yarım saate hepsi kalkar."dedi.
"Kaan bence bitrelim. İkimiz içinde zor değil mi sürekli kavga edip barışıyoruz."dedim.
"Öykü!'dedi Kaan. Ben odasından çıkacakken kolumdan tuttu. Kahretsin dün sıktığı yerdi. Bu sefer kolumu sıkmadı ama dünden morardığı için acıyordu. Acısından gözlerim doldu.
"Şimdi neden gözlerin doldu?"diye sordu. Kolumu ondan kurtarmaya çalışınca daha çok sıktı.
"Kaan kolum.... Kolumu bırak."dediğimde Kaan tuttuğu koluma bakınca yer yer olan morlukları gördü.
"Özür dilerim. Gerçekten hatta çok özür dilerim."dedi.
"Dileme Kaan."dedim ve odasından çıktım ve 1. Kata indim. Herkes etrafıma toplandı. Kızın biri:
"Vay be Öykü, gizlice hı?"dedi. Başka bir kız daha:
"Sana nasıl bakmış ki?"dedi ve daha nice sözler. Bu sırada Kaan'ın sesini duydum.
"Yol verin lan."dedi ve yanıma geldi. Elimi tuttu ve:
"Daha net bir cevap yok. Ben Öykü'yü seviyorum. Bu kıza ters bir hareketiniz olmayacak. Şimdi dağılın."dediğinde herkes sesizce işinin başına döndü. Kaan'a baktığımda göz göze geldik.
"Öykü odama."dedi.
"Banane Kaan. Ben söyleyeceklerimi söyledim."dedim. Kaan beni sırtına aldığı gibi erkek iş arkadaşlarımızdan 'oooo' nidaları yükseldi. Kızlar fısıldamaya başladı.
"Kaan beni yere indir. Rezil olduk Kaan. Ya kime diyorum."dedim. Çoktan odasına gelmiştik. Kaan beni yere indirdi ve:
"Kızım beni delirtme. Ben seni seviyorum ve ben bu sebepten dolayı kıskanıyorum."dedi. Sonra bana sarılınca ben de ona sarıldım. Neden karşı koyamıyordum? Bir bakışına dünyaları veririm.
"Güzelim neden naz yaptın?"diye sordu. Omuz silktim.
"Bugün bir değişiklik olsun ve bana gelin. Hazal'a da söyle."dedi. Başımı onaylar anlamda salladım ve Hazal'ın odasına giderek herşeyi anlattım. Holdingten çıkıp evimize gittik.
Nasıl buldunuz? Yorum ve votelerinizi bekliyoruz.
Mutlu kalmanız dileğiyle...:)
![](https://img.wattpad.com/cover/190614608-288-k702685.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORMANTİK ÖKÜZÜM
RomanceHazal ve Öykü çocukluk arkadaşı. Üniversiteyi İzmir de okudular. Aynı bölümden mevzunlar -mimarlık-. Aslan Holdingte iki arkadaş çalışmaya başlarlar. Hazal telefonu ile meşgulken birine çarpar... Öykü öğle yemeği için holdingin otoparkında...