ÖYKÜEmirlerdeyken Kaan'ın " Biz daha birbirimizi tanımıyormuşuz." demesi bana çok kötü hissettirdi. Mutfağa gittiğimde bir bardak su içtim. Sonra derin derin nefesler aldım. Sinirlenmemeliydim. Kaan yanıma geldi ve bana sarıldı. Sinirlenemiyordum.
"Neden salondan çıktın?"diye sordu Kaan. Allahım birde soruyor sen sabır ver.
"Bak Kaan onlar gibi olabilmemiz için bazı şeyleri alttan almalıyız." dedim.
"Yani orada çıldırabilirdin."dedi Kaan.
"Kaan anlamaya çalış bazı şeyler zmn alır. Güven de zor birşey."dedim. Kaan'ın sirlendiğini belimi sıkan ellerinden anlaşılıyordu.
"Hay ben senin güvenini-"dedi ve sustu. Konuyu daha fazla uzatmadan salona geçtim. Biraz daha oturduktan sonra eve gitmek istedik. Hazal Emir'in ben de Kaan'ın arabasına bindik ve eve doğru yol aldık. Yolculuk sessiz başlamıştı. Telefonumdan bildirim sesleri peş peşe gelinceye kadar.
"Kim lan peş peşe mesaj atan?"diye sordu Kaan.
"Bankadır."dedim ki tekrar mesaj geldi. Kaan telefonumu eline aldı ve bakmaya başladı.
"Bu Mete mi? Ne p*çse şu it ile aynı ortamda bulunmanı istemiyorum." dedi. Yuh ama.
"Kaan kuzenim yani. Arkadaşım falan değil. Mete'den zarar yok."dedim.
"Öykü bana anlamıyorum deme."dedi Kaan.
"Neyi?" diye sordum.
"Mete'nin sana bakışlarını ve ilgisini."dedi. Olamaz ya... Kuzenim sonuçta, olmaz ya... Olur mu?
"Yok ya Mete normal kuzenler nasılsa öyle davranıyor."dedim.
"Öykü sen bu zmna kadar fark etmemiş olabilirsin ama Mete senden vaz geçmez. Bende onu gözümü bile kırpmadan öldürürüm."dedi Kaan ve telefonumu bana verdi. Mesajlara girdiğimde
Kimden: Yakışıklım
ÖyküKimden: Yakışıklım
Neredesiniz?Kimden: Yakışıklım
Ne zmn gelirsiniz?Kimden: Yakışıklım
Uykum var ve ben açım. Yazmıştı."Beni nasıl kaydettin?"diye sordu Kaan. Ne söyleyeceğim? Öküz dersem yine kızacak.
"Şey diye kaydettim...ımm...şey-"
"Öykü geveleme!"diye bağırdı.
"Öküzüm diye kaydettim oldu mu? Şimdi bana bağırmaya başlayabilirsin."dedim.
"O tere yağını neden öyle kaydettin?"diye sordu.
"Hangi tere yağı?"diye sordum.
"Mete p*çi. O p*ç kız gibi sarışın. Neresi yakışıklı?"diye sordu.
"Kıskandın mı sen?"diye bir soru yönelttim.
"Benim olan herşeyi kıskanırım."dedi. "Emre denen adamı neden kıskanmadım? Çünkü adam tam kuzeni gibi görüyor. Ama o tereyağı o si-"diyecekken sustu. Kahkaha atmaya başladım.
"Ağzımı bozmaya gerek yok o p*ç için."dedi. Sonunda eve geldik. Arabadan inecekken Kaan:
"Yarın senin annenlerde gelir mi?"diye sordu.
"Geliyorlar."dedim.
"Tmm ben kendimi 'Damadınız' diye tanımtırım."dedi.
"Hııı Kaan sonra babam tarafından ağzın burnun yer değiştirmiş bir şekilde düğünlerine katılırsın. Hatta öyle katıldığin için şükrederim. Umarım toprağın altında olmazsın."dedim. Çünku öyleydi. Benim babam böyle.
"Umurumdaymış gibi mi gözüküyor? Senin için herşeyi yaparım."dediğinde yanağına bie öpücük kondurup:
"İyi geceler."dedim ve eve gittim. Hazal'a da 'İyi geceler' dedikten sonra odama gittim. Sıcak bir duşun ardından pijamalarımı giydim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım. Malûm yarın annemler geliyor.
Nasıl buldunuz? Yorum ve votelerinizi bekliyoruz.
Mutlu kalın:)Bu bölümü kısa tuttuk. Umarız beğenmiştirsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORMANTİK ÖKÜZÜM
RomanceHazal ve Öykü çocukluk arkadaşı. Üniversiteyi İzmir de okudular. Aynı bölümden mevzunlar -mimarlık-. Aslan Holdingte iki arkadaş çalışmaya başlarlar. Hazal telefonu ile meşgulken birine çarpar... Öykü öğle yemeği için holdingin otoparkında...