63. BÖLÜM

202 7 0
                                    

HAZAL

    Sonunda sabah oldu. Gece boyunca Emir yüzünden uyuyamadım. Neymiş efendim İstanbul'a gidicekmiş. Hemde bensiz.

"Güzelim ne düşünüyorsun?"diye sordu.

"Hiçbirşey."dedim.

"Hazal neden tirip atıyorsun?"diye sordu.

"Emir yok birşey gerçekten uzatma."dedim ve yataktan kalkarken Emir kolumdan tuttu.

"Hazal sorduğum soruya cevap vermeden gitmiyorsun!"dedi. Resmen kükredi.

"Bana bağırma. Ya evlendik. Ama beyefendi bu durumu unutmuş. Toplantıya gidiyorsun benim sonradan haberim oluyor. Hemde İstanbul'a!" bende aynı şekilde bağırdım. Emir'in sinirden yumruk yaptığı elini duvara yumruğunu geçirdi. Bütün her yeri  dağıttı ve banyoya gitti.

***********

      Yaklaşık yarım saat sonra Emir banyodan çıktı. Yanıma geldi ve alnımdan öptü. Bende ona sarıldım. Emir'in dudaklarına kısa süreli bir öpücük kondurdum.

"Emir öyle şeyler söylmemeliydim ama oraya bensiz gitmen-"dedim.

"Güzelim haklısın ama iki günlüğüne seni peşimde sürüklemek istemedim. Şimdi gelelim şu konuya bir daha tartışırsak alttan alan ben olmam. Şimdi benim güzel karım yakışıklı kocasına kahvaltı hazırlasın."dedi bu şöylediğine kıkırdadım.

"Bakıyorumda çok egoistiz? Hem kahvaltıda bu yakışıklı, karısına yardım edicek."dedim.

"Güzelim ya da biz kahvaltı işini ertelesek mi? Benim aklımda daha farklı seyler var odamızda yapabileceğimiz."dedi ve p*ç smile yaptı.

"Yo..yokya ben şimdi kahvaltı hazırlarım."dedim ve mutfağa indim. Kahvaltı hazırlarken aklıma Emir gibi sert bakışlı bir oğlum olursa geldi. Belimdeki ellerle irkildim. Emir başını boynuma gömdü. Kokumu icine çekti.

"Yine ne düşünüyorsun?"diye sordu.

"Hiç öyle."diye geçiştirdim.

"Peki öyle olsun. Hadi ben açım kahvaltı yapalım."dediğinde hazırladığım tabakları Emir'in eline tutuşturdum.

"O zmn yardım et."dedim. Emir oflayarak tabakları götürürken bende gülmemek için kendimi zor tutuyordum.

*********

    Çok sessiz geçen bir kahvaltının ardından Emir'e küçük bir çanyata giysilerini hazırladım.

"Hadi güzelim seni Öykü'nün yanına bırakayım."dediğinde başımı onaylar anlamda salladım. Arabaya bindik.

******-

    Çok sessiz geçen bir yolculuğun ardından Öykü'nün yanına gelebildim. Kapıyı çaldığımda Öykü açtı ve birbirimize sıkıca sarıldık. Sonra Kaan ve Emir ile vedalaştıktan sonra salona geçtik.

ÖYKÜ

   Sabah birinin saçlarımla oynamasıyla uyandım. Karşımda bir çift bal rengi gözle karşılaşınca yüzümde istem dışı bir gülümseme oluştu.

"Günaydın."dedim.

"Acıktım."dedi sevdiğim adam.

"Ettin romantizmin içine.''diye çemkirdim ve onu yataktan aşağıya attım.

"Kızım belimi s*ktin."dedi.

"Sus Kaan. Zaten cnm sıkkın iyice sıkma.''dedim.

"Neden canın sıkkın?"diye sordu Kaan ve yerden kalkıp yanıma oturdu.

"İstanbul-"

"Lan ben istiyor muyum sevdiğim kizın yanından ayrılmak? Benim hoşuma gidiyor mu?"dedi.

"Bende senden ayrılmak istemiyorum. Ama iki gün ve sensiz."

"Haklısın güzelim ama iki gün için gelmene gerek yok. Hadi kalk kahvaltımızı hazırla bende yiyeyim."dedi.

"Kaan sende yardım etsene.''dedim.

"Oradan bakılınca yumuşaklara mı benziyorum. Güzelim bak sloganım bu: Öykü pişirsin, Kaan yesin."dedi.

"Tmm öyle olsun. Ama önce duş almalıyım._dedim.

"Güzelim bende duş almayı düşünüyordum sudan tasarruf yaparız."dedi Kaan ve p*ç smile yaptı.

"Yok ya. "Dedim. Kaan gülerek odamdan çıktı.

********-

      Kahvaltımızı yaptıktan sonra Hazal geldi. Kaan ve Emir'i yolcu ettikten sonra Hazal ile salona geçip sohbet etmeye başladık.

**********

       Saat 21.00 di.

"Acaba bitmedi mi bu toplantı?"diye sordum.

"Knk holdingin sayfasına girip öğrenelim."dedi Hazal. Hemen holdingin sayfasına baktık.

"Lan bu ne hem cinslerimizle mi toplantı yapmışlar?"diye sordum. Çünkü iki tane bacaklı bacaklı yani uzun sürtüklerle yan yana fotoğrafları vardı.

"Bana soldan soldan geliyorlar. Kalk gidiyoruz."dedi Hazal.

"Nereye?"diye sordum.

"Nereye olacak İstanbul'a. Kalk kız sevdiğini bacaklı Nataşalata mı kapıtırıcan?"dedi.

"Haklısın."dedim. Hazal'da kıyafet verdim. Kırmızı rahat ama şık bir tulum ona verdim. Siyah ve şık bir tulum da ben giydim. Hazal siyah siteletto(!) giydi. Ben ise beyaz spor ayakkabı giydim. Saç ve makyajıda halledip arabamıza bindik. Yolda Hazal Emir'in sekreterini arayıp kaldıkları oteli sordu ve evet oda numaralarına kadar öğrendik.

********

     İstanbul da Kaan'ların bulunduğu otele geldik. Hemen resepsiyondan iki oda ayarladık ve bu odalar Kaan ve Emir'in odalarının karşısıydı. Hazal'ın bir planı varmış.

Nasıl buldunuz? Yorum ve votelerinizi bekliyoruz.
Mutlu kalmanız dileğiyle...
Keyifli okumala...

ORMANTİK ÖKÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin