43

1.2K 90 55
                                    

Taehyung

Kremlerimizi sürdüğümüz zaman Jiminle beraber havuzun yolunu tutmuştuk. Çünkü havuzda kimse yoktu.

Ehehe.

Jimin arkamda kaldığı zaman dönüp elinden tuttum ve yan yana yürümemizi sağladım.

"Gözümden kaçmadı değil kızlara bakıyordun."

Elimi beline attım.

"Kızlar mı? Benim gözüm sadece seni görüyor."

Offladı.

"Taehyung."

"Efendim?"

"2 hafta boyunca iyi anlaşalım."

Güldüm ve başımı eğip saçını öptüm.

"Tamam bebeğim. Sadece seninle ilgileneceğim."

Sırıtıp beni şezlonglara oturttu. Kucağıma oturup dudaklarımızı birleştirdi. Atılgan olmasını seviyordum. Ellerimi beline atıp kendime bastırdım. Ağzından ufak bir inleme kaçmıştı. Dudaklarımız ayrıldı.

"Devam etmeyelim."

Kıkırdadım.

"Sen başlattın."

"Ne yapayım? Dayanamadım."

Kucağımdan kalktı.

Arkasından sarılıp onu havuzun merdivenlerine götürdüm.

Yoongi

Öğleden sonra olmuştu. Toplanıp bir restorada girmiştik. Jungkook ortaya konulan patatesleri tek tek yemeye başlamıştı. Jimin Jungkook'un eline vurduğunda Jungkook suratını asıp elini patatesten çekti. Güldüm ve bir tane patates alıp Jungkook'a uzattım. Yüzünü yana çevirip yemedi. Kollarını bağladı.

"Yemeyeceğim."

"Tamam ben yerim."

Patatesi ağzıma atacakken bana dönüp patatese baktı.

Yarısını yeyip ona uzattım. Hepsini ağzına atıp yedi. Cidden çok sevimli bir patates severdi.

"Hey Yoongi!"

Bu sefer hangi kızdı? Cidden bıktım.

Jungkook yan gözlerle gelen SooJin'e bakıyordu. (İsim sallama becerilerinde lvl atıyorum.)

SooJin yanıma gelip saçımı karıştırdı.

"SooJin? Burada ne arıyorsun?"

"İşimde mola verdim. Birkaç gün burada olacağım. Sen neden buradasın?"

"Değer verdiğim insanlarla vakit geçirmek için buradayım."

"Kıskandım ama."

Omuz silktim. Jungkook'a göz ucuyla baktım. Kızarmış ve önüne gelen yemeği yiyordu.

SooJin bekleyen biri olduğunu söyleyip gitmişti. Bende önüme gelen yemeği yemeye başladım.

Jungkook

Saat akşam 9 olmuştu. Yoongi'nin bacağına uzanmıştım. Beraber film izliyorduk. Yoongi saçımı okşarken konuştu.

"Bara gidelim mi?"

"Sevişmeyeceksek neden olmasın?"

"Aish cidden!"

Göz devirip dizlerimin üstüne oturdum. Elleriyle yanağımı sıktı ve tekrar konuştu.

"Peki ya blow job?"

"O ne demek ya?"

Gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmıştı.

"Tamam boşver. "

"O ne demek?!"

"Önemli bir şey değil."

Omuz silktim.

***

Saat akşam 1 olmuştu. Yoongi yatağa uzanmış manga okurken ben telefoma bakıyordum. Arama butonuna 'blow job' yazdım. Hadi ama komik değildi. Ayrıca bilmemek değil öğrenmemek ayıptır.

Okuduğum şeyle yüzüm kızarmıştı. Cidden blow jobun anlamı bu muydu? (blow job sakso demek arkadaşlar. Bende bir yaoi webtoon okurken öğrendim ehe)

"Hadi uyuyalım Jungkook."

Tedirgince son aradığım şeyi geçmişten sildim ve yatağa uçtum. Cidden bu manyak benden ne istiyor?

Mangayı yandaki masaya bırakıp gece lambasını açtı ve bana döndü.

Ellerini belime atıp beni kendine çekti.

"Yüzün kızarmış. Ateşin mi var?"

Dudağını alnıma koydu ve ateşimi ölçtü.

Dudaklarını alnımdan çektiği zaman utana sıkıla söylendim.

"Yoongi...sana blow job yapmamı ister misin?"

Yanaklarım ateş gibiydi. Dokunmaya korkuyordum.

Şaşkınca dudaklarını aralandı.

"J-jungkook ben dalga geçiyordum. Cidden arayacağını beklemiyordum."

"Herneyse."

Gözlerimi kaçırmaya başlamıştım. Bundan utanmamam gerekirdi. Sonuçta biz sevgiliydik ancak utançtan kafamı duvara sürtüp ateş çıkarmak istiyordum!

Yoongi çenemden tutup kafamı kaldırdı. Alınlarımızı yaslayıp sırıttı. İkimizde dudaklarımıza bakıyorduk. Dudağımı yaladıktan dudaklarımızı birleştirdim. Elini boynuma koydu. Bende elimi omzuna koymuştum ve derince onu öpüyordum. Nefessiz kalıp ayrıldık ve alınlarımızı yasladık. Dudaklarımız hafif aralık ve gözlerimiz birbirine kilitliydi. Nefeslerimiz ve saçlarımız birbirine karışmıştı.

"Yoongi...ben sana blow job yapmak istiyorum."

Gözlerini kaçırıp alt dudağını ısırmıştı.

"Jungkook bende içine girmek istiyorum. Ne yapacağız? Ayrıca dayanabileceğimi sanmıyorum."

Kıkırdadım. Cidden sekse takmıştı.

Master/Yoonkook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin