Chad kafası karışık bir şekilde bir bana, bir de boş masaya bakıyordu. Ben gördüklerimden ve duyduklarımdan emindim ama Chad öyle görünmüyordu. Tabi ki de öyle görünmüyordu. Çünkü o az önce şahit olduğum şeyin farkında bile değildi. Elini alnıma dayadı.“Ateşin olmadığına emin misin?” Elini hızla alnımdan çektim ve masada duran çantamı açıp içindeki telefonu çıkardım. Scott’ın verdiği kağıtta yazılı numarayı telefonuma kaydetmediğim için kendimi asla affetmeyecektim. Telaşla Jared’ı aradım.
“Chad’den bu kadar çabuk sıkılacağını tahmin etmemiştim. S-“
“Masamın üzerinde numara yazılı olan bir kağıt olup olmadığına bakar mısın?” Jared cevap vermeden odama doğru yönelmiş olmalıydı. Şuan sadece nefes alışverişini duyuyordum. Scott’ın numarasını bana söylemeye başladı ve bende rehberime kaydedip telefonu yüzüne kapattım.
“Kate, ne yaptığını sorabilir miyim? Yemeklerimiz soğuyacak.”
“Yemekleri senden çok düşünürüm Chad, bilirsin. Fakat bu ailenin başına ne geldiğini öğrenmem gerekiyor. “ Scott’ın telefonu açmasını bekliyordum.
“Scott. “ Her zamanki ciddi tavrını koruyordu.
“Ben Kate. Seninle acil olarak konuşmam gerek.” Sizinle demekten hoşlanmıyordum ama Scott da benim böyle konuşmamdan pek hoşlanmışa benzemiyordu. Evinin adresini peçetenin üzerine yazdım ve Chad’e uzattım. Gözlerini devirerek masanın üzerinde duran arabanın anahtarlarına elini uzattı. Onun bütün planını mahvetmiştim ve benden şuan nefret ediyor olabilirdi.
*
“Hamburger yemek daha iyi bir fikirdi bence.” Bir yandan hamburger yiyor, diğer yandan Scott’ın evini geçip geçmediğimi görmeye çalışıyordum.
“Bana vermeyi düşünmüyor musun?” dedi elimdeki hamburgeri göstererek. Ona doğru uzattım. Koca bir parçayı yemişti. Üzüntüyle bir hamburgerime bir Chad’e baktım. Yavrumu benden koparmıştı. Canı hiç yanmamış mıydı?
“Bu yüzden yemene izin vermemeliyim bence. Geldik!” telaşla elimdeki hamburgeri arabanın gözüne doğru fırlattım. Chad arabaya doğru fırlatmamı fırsat bilip aldı ve yemeye başladı.
“Beni burada bekle. Ben geleceğim.” dedim arabadan çıkarken. Chad ise beni dinlemeyerek arkamdan geliyordu.
“Seni o polis memuruyla evinde yalnız başına bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun.” Zile bastığımda koca gövdeli insan korumam gibi arkamda dikiliyordu. Scott kapıyı açtığında bana bakıp gülümsedikten sonra gözü Chad’e kaydı ve kaşlarını kaldırdı. O da onun neden orada olduğunu anlamamış olmalıydı.
*
“Kavga ettiklerini görmüş olman onlara zarar gelmiş olduğunu göstermez.” dedi Scott ve bilgisayar masasının köşesine dayandı. Tam konuşacaktım ki Chad elindeki hamburgeri ısırarak konuşmaya başladı.
“Eğer onlardan en az biri ölmüş olmasaydı, Kate bunu asla göremezdi.” Chad’i onaylar bir biçimde başımı salladım. Scott bilgisayar masasının önünden kalkıp sandalyeye oturdu.
“Senin bahsettiğin çiftin kayıp ilanı bile yok Kate. Onları nasıl bulabiliriz? İsimlerini dahi bilmiyorsun.” Scott’ın endişesinin yavaş yavaş su yüzüne çıktığını sezmiştim.
“Uyumam gerek.” Chad ne olduğunu anlamıştı ama burada anlamayan tek kişi evin sahibi olan Scott’tı.
*
“Neden başka bir kadınla görüşmüşsün gibi hissediyorum?” Karşımdaki adamı seviyordum. Onun da beni sevdiğini bildiğim halde bu sözler ağzımdan dökülüvermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ceset Dedi Ki
FantasíaFısıltılar... Benim ne olduğumu bilmiyorsunuz ama umarım öğrenmek için merak duyuyorsunuzdur. İşte benim yalanlar, ölümler ile dolu hayatım. Hapishaneme hoş geldiniz.