Bölüm-9 🖤 SEN

19.1K 833 136
                                    

Sevgili okuyucularım lütfen vote ve sevgi dolu yorumlarınızı bırakmayı unutmayın...
🖤🖤🖤

***

Gözlerim korkudan kapanmış, ağzıma kapanan elden kurtulmak için çırpınmaya çalıştıkça iri elin sahibi çenemi daha da sıkıyordu. Kapanmış olan gözlerimi son bir cesaretle açtığımda, perdenin arkasından çıkan bedeni görmem bir oldu. Şok olmuştum. Onun burda ne işi vardı! Buz mavilerini bana dikmiş gözlerine daha önce görmediğim bir ifade yerleştirmişti. Hırsla elini itip bağıracağım sırada beni kendine çekti, kulağıma sıcak nefesi çarparken fısıldadı: "Bağırma yoksa deden gelir." 

Bu adam deli miydi? Madem biliyordu geleceğini ne cesaretle odama girebiliyordu. Sinirle elini ağzımdan çekip, bende sessizce fısıldadım.

"Gelsin! Gelsinde gebertsin seni şuracıkta!" dedim işaret parmağımı ona doğru havada sallarken. Ama o söylediğimden değil etkilenmek beni umursamadı bile. Yanımdan geçerek yatağıma uzandı ve devam etti: "Evet gelsin, böylece ikimizi birlikte gebertir." 

Yüzüne yerleştirdiği ve ona çok yakışan çarpık sırıtışı belirdi suratında. Bıkkınlık dolu bir nefes verdim. Yatağın kenarından dolaşarak bende diğer yana geçtim ve "Kalk yatağımdan! Hadi!" diye fısıldadım. Yanındaki yorganı hızla çektim ve yatağın üzerine çıkarak onu itelemeye çalıştım, tam olarak sadece çalıştım çünkü yerinden bile kıpırdamadı. Keyifle beni izliyordu. Bu duruma iyice sinir oldum.

Öfkeyle ona bağıracağım sırada anneannemin sesini duydum, "Elif? Kiminle konuşuyorsun kızım akşam vakti?" diye seslendi.

Anneannemin ayak sesleri parkenin üzerinde yankılandıkça benim odama doğru geldiğini anladım. Biraz önce ki öfke yerini saf bir korkuya bırakmıştı.

Endişe içerisinde ne yapmam gerektiğini düşünürken kapıya vurulma sesiyle kalp krizi geçirebilirdim. Dedem duyarsa bu benim sonum demekti.

Korkuyla yanımdaki adama tekrar baktığımda dikkatle beni incelediğini gördüm. Yerinden bile kıpırdamadı. Sinir ve endişe içerisinde hızla kolundan tutup tam olarak yatağın ortasına çektim bu sefer gücüm ona yetmişti ya da kendi isteği ile bana uyuyordu. Ne fark ederdi ki önemli olan şu gecenin güvenli bir sekilde bitmesiydi.
Yine sessizce fısıldadım: "Sessiz ol tamam mı? Ölmemek için çok fazla nedenim var. Yorganın altına kal ve sakın hareket etme!"
Yorganı kafasına kadar çekip, kendim de yanında yer almamla odamın kapısı  birden açıldı. Alacağım nefeste böylece boğazımda takılı kaldı.

Anneannem endişe ile bana bakıyordu. Eminim ki rengim atmıştı, vücudum ise stresten alev alev yanıyordu.
"Elif? Kimle konuşuyordun?" diye yineledi kendini.

Sorusuna cevap veremeyecek derecede şok ile kasılmıştım.
"Kızım neyin var?'' diye sordu endişeyle. Gözleri beni şüphe ile süzerken devam etti: ''Yüzün niye kızardı böyle?"

Ne söyleyeceğimi bilemeyerek anneanneme bakıyordum. O kadar sıcak vardı ki terlediğime yemin edebilirim. Sertçe yutkundum.

"Ben. Şey..." dedim, söyleyecek yalan bile yoktu. Ya da şu an benim aklıma gelmiyordu.
Yanıma gelerek elini yüzüme koyduğu an karnıma resmen ağrı girdi. Anneannem kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Yanağımda ki elini alnıma uzatınca gözleri korkuyla açıldı.

"Elif. Çok sıcaksın, kızım neyin var? Az önce iyiydin. Dur bekle, dedeni çağırıyorum!" dedi ve arkasını dönüp kapıya yöneldiği an korkuyla koluna asıldım. Çok sert çekmiş olmalıyım ki ilk dengesini kaybederek sedelendi ardından bana merakla baktı.

Ah! Nasıl bir duruma düşmüştüm böyle! Tekrar yutkunarak devam ettim.
"Anneanne, şey.'' dedim fısıltıyla. Ben bile zor duymuşken anneannemin beni duymadığından emin olarak hafifçe boğazımı temizledim ve biraz daha yüksek sesle konuşmaya başaldım: ''İyiyim ben. Elimi yüzümü yıkadım az önce. Sıcak su rahatlatır dedim ama su da çok sıcak akınca böyle oldu işte. İyiyim ben!"

LİDERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin