Aşk Tesadüfleri Sever

Bölüm 1

Roman Holiday- Halsey

L.A. Is My Lady - Frank Sinatra

"Fırat?"

"Napıyorsun bebiş?"

"Bana bebiş deme diye kaç kere söylemem gerekiyor? Her neyse, bavulumu hazırlıyorum ama bir yerde çok kararsız kaldım"

"Söyle halledelim"

"Son bi parça koyacağım bavula, o parça geçen hafta aldığım mavi elbise mi yoksa kırmızı mı?"

"Dudu sana kaç kere söyleyeceğim! Kırmızı elbise seni 10 kilo fazla gösteriyor mavi tabii ki!"

"Neden sevmediğim lakapları söyleme konusunda bu kadar inatçısın Fero?"

"Tamam sustum. Gitmeden görüşecek miyiz?"

"Gel bize."

"Tamam 1 saate sizdeyim, hadi görüşürüz"

"Görüşürüz."

Telefonu kapatıp şarja taktım. Bavuluma son olarak mavi elbiseyi de koyup bavulu kapattım. Bir şeyler atıştırmak için mutfağa indim.

"Duru? Yine mi acıktın kızım!"

"Anne ya! 2 saat oldu acıktım tabii"

Annemin bütün laflarına rağmen 1 paket çikolata alıp odama çıktım.
Bavul hazırlıyorum çünkü yarın Bodrum'a gitmek üzere yola çıkıyoruz. Ve çok heyecanlıyım.
Kapı çaldı. Fırat geldi!

"Fıraaat!" Üzerine zıpladım.

"Duru bırak çocuğu öldüreceksin"

Annem, Fırat ve ben biraz konuştuktan sonra biz odama geçtik.
"Eveet Duru Hanım, 2 yıl sonra platonik aşkınıza kavuşuyorsunuz!"

"Ya Fırat! Utandırmasana. Ama çok heyecanlıyım!"

"Ya seni anlamak mümkün değil! 15 yaşında yazlıkta gördün ve aşık oldun, iki yıldır görmüyorsun ama hala aşıksın. Ayrıca bi insan hiç konuşmadığı tanışmadığı birine nasıl aşık olabilir?"

"Olabiliyormuş işte! 2 yıldır onu görmeyi bekliyorum ben Fırat. Geçen sene yazlığa gidebilseydik bu ızdırap bu kadar sürmezdi."

"Haklısın. Adını nasıl öğrenmiştin? Hep unutuyorum."

"Yazlıkta bi etkinlik düzenlenmişti, orda ki kadında çocuğu çağırırken adını seslenmişti orda duymuştum"

"Haa doğru! Yiğit Bey!"

"Fıraat!" Kafasına bir yastık fırlattım.

"Ay sakin ol azıcık! Hem bak çok etrafında dolanma çocuğun, olacağı varsa tanışırsınız zaten"

"Biliyorum ama duramıyorum yerimde. İki yıldır bu günü bekliyorum ve sonunda geldi! İki yıldır hafızamda yaşatıyorum o çocuğu ben! Fotoğrafı bile yok elimde. Sadece tanışmak istiyorum ya çok şey mi istiyorum?"

"Hayır da gidip "merhaba" diyebilirdin ilk gördüğünde"

"Ohoo nerede bende o cesaret? Ben sen miyim?"

Gülüştük. 1-2 saat sonra Fırat gitti. Bende anı defterimin başına oturdum.

Evet! İki yıldır beklediğim o gün sonunda geldi. Yarın Bodrum'a gidiyoruz! Yiğit'i tekrar görebileceğim ya! Çok mutluyum. İlk gördüğüm saniyeden beri, 21 Temmuz 2017'den beri, 15 yaşından beri bugünü bekliyorum. Ailem biraz takıntı haline getirdiğimi söylüyor. Zannetmiyorum. Ben bu çocuğa aşığım. Nedense onda beni çeken bir şeyler var. Ne bilemiyorum. Ama ruh eşim oymuş gibi hissediyorum. Belki bu yıl çözeriz bu gizemi. Tanışırız Yiğit'le... O kadar mutlu olurum ki... Daha önce hiç mutlu olmamışım gibi. Yazlıktaki arkadaşlarım Kayra ve Eylül "biz seni onunla tanıştırırız" diyorlar ama açıkçası istemiyorum. Tesadüfleri daha çok seviyorum ben. Fırat'ın dediği gibi olacağı varsa tanışırız. Ama tanışalım ya. Tanrım ne olur! Ne olur tanıştır bizi. Sevdiğimi hissediyorum. Belki o da sever beni. Çok severiz birbirimizi. Mutlu oluruz ha? Olmaz mı?

Defteri kapatıp çantama koydum. Yarın sonunda Bodrum'da olacaktık. Yiğit faktörünü saymazsak ben zaten Bodrum'a bayılıyorum. 2 yıldır gitmemek gerçekten çok zordu.

"Duru! Kayra arıyor!"

Hızlıca aşağı indim. Telefonumu aşağıda mı bırakmıştım?

"Efendim güzelim?"

"Napıyorsun?"

"Oturuyordum sen?"

"Bavul hazırlıyorum. Biliyorsun..."

"Evet. Sonunda yarın görüşebileceğiz!"

Normalde İstanbulda da çok sık buluşurduk ama son zamanlarda o Fransadaydı.

"Çok heyecanlıyım."

"Bende."

"Neyse kapatmam lazım yarın görüşürüz."

"Görüşürüz."

~
Okuduğunuz için teşekkürler! Lütfen oy vermeden geçmeyin...
İlk bölüm olduğu için biraz kısa oldu ama sonraki bölümler daha uzun merak etmeyin :)