Bölüm 20

31 3 0
                                    

Kayra'nın ağzından
Abim gelmiştiiiiiiiiii.

Onu çok özlemiştim.

Artık bizim eve yürüyorduk. Fırat'ı bizimle gelmeye ikna etmiştim. Abimin de onunla tanışmak isteyeceğini varsaymıştım. Ki haklıydım.

Tabi önce ona erkek arkadaşım olduğunu söylemem gerekiyordu.

Çok tepki vereceğini düşünmüyordum. Daha önce erkek arkadaşlarım olmuştu. Belki ona henüz söylememiş olmama darılabilirdi ama her şey çok hızlı gelişmişti yani çok çok çok hızlı.

Bazen düşününce bana bile garip geliyordu. Daha yeni tanıştığım birine bu kadar bağlanmış olmam... Tuhaftı? Ama düşününce bir çok ortak noktamız olması biraz da olsa anlaşılır kılıyordu.

Timéo'ya bir şey söylemek için yanıma dönene kadar Fırat ile sohbet ettiklerini fark etmemiştim.

Hem de biraz fazla samimi bir şekilde?

"Kayra, bana hiç bir erkek arkadaşın olduğundan bahsetmemiştin. Ne zamandan beri birbirimizden sır saklıyoruz küçük kardeşim? Burada kalbimi kırıyorsun."

"Ah hadi ama Timéo kızın üzerine bu kadar yüklenme her şey daha çok yeni."

Pardon?

"Haklısın. Hem başka bir ülkeye taşınan o değil bendim bana anlatmak istememesine şaşırmamak mümkün değil. Hala kızgın değilsin değil mi?"

"Geçen gün senin tişörtlerinden birini giydiğine göre olmadığını varsayabilirsin."

Fırat bunları söyledikten sonra Timéo hiç beklemediğim bir şekilde kolunu Fırat'ın omzuna attı ve sanki sarhoşmuş gibi kafasını geriye atıp gülmeye başladı.

"Benim tişörtümü mü giğiordu. Kardeşim? Hem ailemizi özlüyorsun hem de ufacık bir görüntülü konuşmadan bile koşarak kaçıyorsun. Seni anlamak bazen gerçekten zorlayıcı oluyor. Biraz bizi de düşün."

Tamam. Buraya geleli daha bir gün bile olmamıştı ve benimle böyle mi konuşuyordu? Timéo ile her zaman birbirimizi gıcık ederdik ama aile konuları hassas noktamdı ve en kötüsü de o bunu biliyordu.

Artık diyecekleri hiçbir şey umurumda olmadığından hızımı arttırıp eve neredeyse koşar adımlarla ilerlemeye başladım. Zaten çok mükemmel bir dönemden geçmiyordum ve bunu ikisi de biliyorlardı. Buna rağmen beni görmezden gelmek... Şaka gibi.

Arkamdan seslendiklerini duyabiliyordum ama onları dinlemeyecektim. Yeterince moralim bozulmuştu. Muhtemelen fazla tepki veriyordum ama önemli olan bu değildi.

Eve vardığımda Nina zaten kapıda bizi bekliyordu.

Hiçbir şey demeden içeriye girdim ve bir hışımla mutfağa yol aldım.

Çekmecelerden en alttakini açtım ve...

Prfait!
(Mükemmel!)

Çikolatalar.

Teşekkürler Nina.

"Güzelim sinirini çikolatadan çıkartmamalısın."

Bir sen eksiktin Fırat.

"Yeni en yakın arkadaşın nerede?"

"Yeni en yakın arkadaşım? Abin mi?"

"Biraz fazla samimiydiniz? Daha yeni tanışmamış mıydınız siz?"

"Evet ama birbirimize çok çabuk ısındık..."

Bana yaklaştı ve yüzümü ellerinin arasına aldı. Bunu yapınca ona sinirli kalmak çok daha zordu.

Aşk Tesadüfleri SeverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin