Aşk Tesadüfleri Sever

Bölüm 47

Yiğit'in ağzından

Bugün Fransa'ya gidiyorduk. Kayra ve Fırat bizi evlerimizden alacaklardı.
Bavulumu hazırladıktan sonra Fırat'ı aradım.

"Ne zaman geleceksiniz?"

"10 dakika sonra çıkıyoruz, yaklaşınca mesaj atarız."

Telefonu kapatıp pasaportumu cebime koydum ve bavulumla salona geçtim. Koltuğa oturunca Duru'yu aradım.

"Güzellik?"

"Efendim?"

"Ne oldu? sesin kötü geliyor"

"Yoo iyiyim. Neyse, seni aldılar mı?"

"Birazdan geleceklermiş."

"Tamam... Uçakta nasıl oturacağız?"

"Önceki gibi ikimiz birlikte otururuz onlar ayrı otururlar ama kabul edeceklerini hayatta düşünmüyorum, hem bu sefer Atlas da var."

"Tamam."

"Senin sesin hala- bir saniye Fırat arıyor. Sonra konuşuruz."

"Tamam."

Fırat yaklaştıklarını söyleyince evden çıkıp apartmanın bahçesine girdim.
Kayra'nın arabadan el salladığını görünce yanlarına gittim.
Bavulumu bagaja koyduktan sonra arkaya oturdum.

"Nabersiniz?"

Atlas Kayra'nın kucağındaydı.

"İyiyiz, sen?"

"İyiyim... Atlas Bey neler yapıyor?"

"Beyefendi ağlıyor, uyuyor, yemek yiyor o kadar..."

Konuşurken Duruların evine varmıştık.
Elinde bavuluyla sinirle geliyordu.

Ne olmuştu bu kıza?

Bavulunu bagaja koyduktan sonra yanıma oturdu.

"Duru iyi mi- Duru!"

"Ha efendim?"

Kulağında kulaklık vardı.

"Kulaklığı bir çıkarsan da..."

"Tamam çıkardım ne oldu?"

"İyi misin?"

"Evet gayet."

"Peki sen öyle diyorsan."

Kulaklığını geri takıp camdan dışarı bakmaya başladı.
Bir sıkıntısı varmış gibi gözüküyordu. Belki Kayraların yanında söylemek istemiyordu.
Uçaktayken bir daha sorarım.

***
Bavullarımızı verdikten sonra kapıya doğru yürümeye başladık.
Duru asla konuşmuyor sadece yürüyordu.
Sürekli bir derdi vardı.
Önemli değildi ben onun yanında her durumda kalırdım ama onu sürekli üzgün görmek istemiyordum.

Gerçi üzgün olduğu her anda mantıklı bir sebebi vardı ama bu sefer ne olduğunu anlamamıştım.

"Kayra, sizin daha fazla eşyanız olması gerekmez mi?"

"Evi tuttuktan sonra Fırat'ın ailesi gönderecek."

"Tamam."

Uçağın önüne geldiğimizde sıra oluşmaya başlamıştı.
Sıraya geçtikten sonra beklemeye başladık.
Uçak sıraları uzun sürüyordu.

Çok.

Uçağa bindikten sonra Duruyla oturduk.
Tabii ki cam kenarını almıştı.
Takıntılıydı buna.