Medya: Fırat
Fırat Aksoy
Selam! Ben Fırat Aksoy. Tanıştığımıza memnun oldum.13 Mayıs 2001'de İstanbul'da doğmuşum. Annem da babam da doktorlar. Annemin adı Güneş (45). Babamın adı Erdal (47). Toplam 7 tane kardeşim var. Ege (20) Selin (20),Berk (19) Ben (18) Burçak (15), Damla (6), Bulut (6). Okulumda ve çevremde pek iyi bir itibarım olduğunu söyleyemem. Eğlenmeyi seviyorum diyelim. Boş zamanlarımda kitap okumayı, resim çizmeyi, piyano çalmayı ve ata binmeyi seviyorum. Benim gibi biri için tuhaf değil mi?
Ailecek İstanbul'un biraz dışarısındaki bir çiftlikte yaşıyoruz. Çiftlik diyorum ama o çizgi filmlerde gördüğünüz gibi sanmayın. Yıkık dökük, küçük bir evim yok. Çiftlikte yaşama sebebimiz daha rahat bir şekilde ata binmek istememiz. Ayrıca anneannem (65), dedem (66) ve teyzem Dicle (29) bizimle yaşıyor. Ailecek lisanslı binicileriz. At binmenin yanında okulun basketbol takımının kaptanıyım.
Doğuştan gelen bir hastalığım var. Dedemde de aynı hastalık varmış. Bu konuda konuşmaktan pek hoşlanmıyorum. Atlarımız dışında. 3 köpeğimiz, 2 kedimiz, 5 kuşumuz, 3 yeni gine domuzumuz ve Bulut sayesinde bir karınca çiftliğimiz var.
Damla ona özenip aynısını kelebeklere yapmaya çalışmıştı ve inanın bana hiç güzel sonuçlar doğurmamıştı.
7 kardeş biraz fazla değil mi diyebilirsiniz. Bence de öyle. Ama ailede iki tane ikiz var. Ege ve selin. Damla ve Bulut.
İkiz olunca da kişi sayısı artıyor tabii. En iyi anlaştığım kardeşim Berk. Abim aslında ama bir yaş büyük sadece. Berk ve Selin ile İstanbul'un daha içerisinde bir apartmanda oturuyoruz. Duru'lara yakın. Haftasonları çiftliğe gidiyoruz. Ama benden küçük olan 3 kardeşim çiftlikte yaşıyor.
En büyük kardeşim Ege Almanya'da tıp okuyor. Annemlerin izinden gitmeye karar verdi. Selin ve Berk aynı üniversitedeler. Selin veterinerlik, Berk ise bilgisayar mühendisliği okuyor. Ev üniversitelerine ve benim okuluma yakın olduğundan aynı evde kalıyoruz. Zaten çok da iyi anlaşıyoruz. Ben 18 yaşındayım bu yıl üniversite sınavına girdim. Seneye endüstriyel tasarım okumaya başlayacağım. Biz Yiğit'le kızlardan bir yaş büyüğüz. Onlar 17 yaşında. 18 yaşına girdiğim gün ehliyet almak için sınava girdim ve şu an ehliyetim var. Annemle babam çok uzun süre hastanede kaldıkları için anneannemler kardeşlerime bakıyor.
Şu ana kadar birçok kızla takıldığımı söylemeliyim. Ancak hiçbirine Kayra kadar bağlanmamıştım. Kayra da bana bağlanmıştı. Yani öyle umuyordum. Özellikle hastalığımı öğrendikten sonra verdiği tepki bunu açıkça belirtiyordu. Her ne kadar bu konuda konuşmayı sevmesem de biraz açıklık getirmekte fayda var. Doğuştan gelen genetik bir hastalık. Ölümcül. Tam bir tedavisi yok sadece ilaçlarla bastırılabiliyor. Genel belirtileri baş ağrısı ve kanama. Fakat nadir de olsa karın ağrısı ve mide bulantısı da yaşanıyor.
Aile fertlerim ve Kayra hariç kimse bilmiyor şu anda. İnsanları bununla sıkmak istemiyorum. Duru'ya söylemememin sebebi de ne kadar üzüleceğini bilmem. Tanıştığımızda o ilkokul 2'deydi. Ben 3. 3'ler 2'lere karşı turnuva vardı. Orada tanışmıştık. O zamanki en yakın arkadaşlarımdan bile daha iyi anlıyordu beni.
Kardeşim gibidir. Kardeşlerimle de çok iyi anlaşır. En sevdiğinin Burçak olduğunu söylüyor.
16 yaşında parmaklarıma "free" yazan bir dövme yaptırmıştım. Bence çok güzeller.
Bunların dışında en sevdiğim renk siyah, uğurlu sayım 2 ve endüstriyel tasarım okuyup Fransa'ya taşınmayı planlıyorum. Kayrayla. ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Tesadüfleri Sever
Chick-LitDuru, 15 yaşındayken yazlıkta gördüğü çocuğa aşık olmuş, fakat sonraki sene yaşanan bir trajedi yüzünden yazlığa gidememişti. Onu ilk görüşünün üzerinden tam iki yıl geçmişken, duygularının karşılıklı olup olmadığını görecekti. Bu sırada en yakın a...