Genç adam telefonundan ard arda gelen bildirim sesleriyle gözlerini araladı. Etrafına bakındığında hala karanlık olduğunu fark etti. Tanrı aşkına güneş bile doğmadan hangi manyak mesaj atardı ki?
Aklına gelen isimle gözleri kocaman açıldı. Bütün uykusu uçup gitti. Oturur pozisyona gelip telefonunu eline aldı. Yabancı numaraya baktı ve masajların üzerine tıkladı.
Bilinmeyen numara: günaydın
Bilinmeyen numara:nasılsın??
Bilinmeyen numara: uyuyor musun
Bilinmeyen numara:cevap versene!!
Kimsiniz?
Peter düşündüğü kişi olmaması için dualar etmeye başladı. Eğer öyleyse polise falan gidecekti artık.Bilinmeyen numara:ben Wade
Bilinmeyen numara:ama sen bana kısaca 'hayatımın aşkı' yada 'sonsuza dek kalbimin sahibi olacak erkek' falan diyebilirsin.
Yok artık diye geçirdi içinden Peter. Bu kadarda olmazdı yani.
Başıma bela mısın sen?
Numaramı nereden buldun hem?
Sapık, manyak sapık psikopat delinin tekisin.
Bilinmeyen numara: numaranı Harry sayesinde buldum ayrıca beni sevdiğini bu kadar belli etme şimdi kalbime inecek bu aşk dolu sözlerin.Geber!!
Rahat bırak beni
Ne istiyorsun benden?
Bilinmeyen numara:Aslında sadece konuşmak için yazmıştım.
Sabahın beşinde mi?
Bilinmeyen numara: evet:)))
Peter bıkkınlıkla bir nefes verip saçlarını karıştırdı. Sonrada daha en başından yapması gerekeni yapıp numarayı engelledi. Okula başlayalı bir hafta kadar olmuştu. Peter Wade ve arkadaşları ile takılmaya başlamıştı. Bazen ne yapacağını, ne söyleyeceğini yada aralarında geçen muhabbetlere nasıl tepkiler vereceğini bilemiyor fakat alışıyordu. İlk defa arkadaş ediniyordu. Buna seviniyordu elbette ama onlara alışıp sonra yine yalnız kalmaktan korkuyordu.
Hiçbirine gerçekte kim olduğundan, nasıl bir hayat yaşadığından, geçmişinden ve ailesinden bahsetmemişti. Kısacası yalnızca adını biliyorlardı.
Wade ise çok ayrı bir konuydu. Sürekli her yerde yanında bitiyordu. Peter'a yakınlaşıyor, aptalca imalarda bulunuyor ve esmer gencin sinirlerini tepesine çıkartıyordu. Çok fazla bel altı espiriler yapıyordu ki bu aşırı utanç vericiydi. Şimdide numarasını bulmuştu. Elbette okula gidince bunun hesabını Harry'ye soracaktı.
Tekrar uyuyamayınca iki saat boyunca yatakta dönüp durdu. Kurduğu alarm çaldığında yataktan çıkıp bonyaya girdi. İşlerini halledip üzerini giyindikten sonra çantasını da alıp odadan çıktı. Yine yalnız kahvaltı edeceğini düşünüyordu fakat babasının sesini duyunca yanıldığını anladı. En azından öyle olmasını umdu. Merdivenlerin yarısına kadar geldiğinde başka seslerde duydu. Kalın bir erkek sesiydi bu.
Onları görebileceği bir yere geldiğinde durdu. Salonda duran kişilerle gözleri kocaman açıldı ve hayranlıkla parladı. Kaptan Amerika ve Black Widow şu an evin salonunda yan yana duruyorlardı. Genç adam küçüklüğünden beri onlara hayrandı. Tabi daha çok Kaptan'a. Henüz üçüde onu fark etmemişti. Durup onları izlemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Re-Hope (SpideyPool)
FanfictionPeter Parker'ı kimse sevmemişti. Ne annesi ne de babası. Sevgi nedir bilmiyordu tâki Wade Wilson hayatına girene kadar. ********** "Peter, biliyor musun popon çok güzel." "Ne?!" "Hayır dur bu olmadı. Başka bir iltifat bulmam lazım. Buldum! Biliyor m...