Re-Hope (SpideyPool)

XI

Bugün nedense herkes fazla sessizdi. Kantinde oturuyorlardı ve bir şeyler içiyorlardı ama hiç biri konuşmuyordu. "Bir sorun mu var?" Neden hić konuşmuyorsunuz."diye sordu esmer genç.

Hiç birinden cevap gelmedi. En sonun da Gwen bakışlarını içeceğinde çekip Peter'a odakladı. "MJ ve Harry sabah kavga ettiler. Güya birbirlerine trip atıyorlar. Bende onları barıştırmaya çalışınca bana da bağırdılar. O yüzden onlara küstüm."

"Neden kavga ettiler ki?" MJ gelen soruyla anında dikleşti ve òfkeli gözlerini Harry'ye dikip "Bu cimri insan bile diyemeyeceğim bencil mahluktan bana çikolata almasını istedim. Bana demediğini bırakmadı. Yok efendim benim param yok muymuş artık bize bakıcılık yapmaktan bıkmış annem babam beni doyurmuyor muymuş. Anlaşılan beyfendi ters tarafından uyanmış. İstemem bundan sonra bir şey merak etmesin!"diyerek çıkıştı.

Harry'de altta kalmayıp kendini savundu. "Babamla biraz tartıştık ve sinirlerim bozuktu. Bir anda sana parladım işte. Neden bu kadar büyütüyorsun?"

"Sanki ben dedim babana git  Harry'nin sinirlerini boz diye."

Peter ikisinin atışmasına gülmemek için dudağının içini ısırdı. Hiç azar işitecek havada değildi. Gözleri karşısında oturan Wade'e kaydığında tanıştıklarından beri bir an olsun susmayan çocuğun şimdi çıt çıkarmadığını fark etti. Dünyanın sonu yaklaşıyor diye düşündü çünkü bunun başka bir açıklaması olamazdı.

Peter'ın arkasında biryerlere öfkeyle bakıyordu. Öyle bir öfkeydi ki bu içi titremişti genç adamın.

Merakla arkasına dönüp onun baktığı yere bakınca Flash ile göz göze geldi. Onun gözlerinde de aynı öfke saklıydı.

Sarışın olan gözlerini Peter'dan çekip tekrar Wade'e baktı ve kafası ile dışarıyı gösterdi. Sonra da ayağa kalkıp kantinden çıktı. Hemen ardından Wade'de ayaklandığında Peter neler döndüğünü anlamaya çalışıyordu.

"Ben tuvalete gidiyorum."dedikten sonra yanlarından ayrıldı Wade. Peter o gözden kaybolur kaybolmaz diğerlerine dönüp "Flash ile Wade'in arasında ne var? Neden her an birbirlerini öldürecek gibiler?"diye sordu.

Kısa bir süre birbirleri ile bakıştılar. Sanki anlatıp anlatmamak konusunda emin değillerdi. Ardından hepsi birden Peter'a döndü ve Harry konuşmaya başladı.

"Onlar sevgililerdi.  Bir ay önce ayrıldılar."

Peter'in ağzı şaşkınlıkla açılırken "Wade eşcinsel mi?"diye sordu. Gwen ona göz devirip "Peter aptal mısın yoksa aptal numarası falan mı yapıyorsun? Çocuk geldiğin ilk günden beri sana yürüyor."

"Ben sanmıştım ki..beni sinir etmek için yapıyor sandım. Yani şimdi Wade benden hoşlanıyor mu?"

Üçü birden kahkahalarla gülmeye başlarken esmer genç neye güldüklerini anlamadı. Komik bir şey mi söylemişti?

"Tanrım Peter,"dedi Michelle sonunda sakinleştiğinde. "Wade ve birisinden hoşlanmak birbirine çok uzak iki şey. Onun bu güne kadar ki en uzun ilişkisi bile beş gündü hatta ilk uzun süreli ilişkisi. Oda Flash'la ışte."

"Nasıl yani? Adam akıllı anlatsanıza şunu."

"Bak şimdi. Bunlar ilk tanıştıklarında ćok iyi anlaşıyorlardı sonra aralarında ki ilişki gün geçtikçe değişti ve fuckbuddy gibi bir şey oldular. Bu uzun süre böyle devam etti tâki..."

"...Flash Wade'den hoşlandığını söyleyene kadar."diye devraldı Gwen sözü. "Wade'in daha önce hiç ciddi bir ilişkisi olmadı. O gelnelde tek gecelik takılanlardan. Bu güne kadar da kimseye karşı öyle şeyler hissetmedi. Ama yine de Flash ile denemek istedi. Onun yanında kendini iyi hissediyormuş ışte Flash diğerleri gibi değilmiş falan. Neyse ışte sevgili oldular fakat Flash çok değişti. Attığı adımın hesabını soruyor, yanından geçeni bile kıskanıyordu. Bir yere gitsek sürekli arayıp duruyordu.