Bu bölüm lber_na ya ithaf edilmiştir. İyi okumalar...
Yazarın anlatımı:
Esmer genç kuleden içeri girerken bir yandan da merakla etrafı inceliyordu. Burası hayal ettiğinden bile güzel ve büyüktü. Happy yanından geçip asansöre yönelince o da hemen peşinden gitti.
"Sen daha önce onlarla tanıştın mı? Yani nasıl kişiler? Eğlenceliler mi yoksa çok mu ciddiler? Peki beni severler mi? Ah çok heyecanlıyım." Peter susmadan sorular sorarken Happy sabır diliyordu.
"Eğer onların yanında da bu kadar konuşursan muhtemelen seni kuleden aşağı atarlar." Peter susup dudaklarını birbirine bastırdı. Ne yapabilirdi ki heyecanlanınca kendini frenleyemiyordu.
Asansör durup kapıları açılınca esmer genç hemen kendini dışarı attı ve uzun koridorda ilerlemeye başladı. Arkasına baktığında Happy'nin gelmediğini görünce durdu.
"Sen gelmiyor musun?"
"Hayır halletmem gereken işler var. Sen git ve içeride bekle. Sakın bir şeyi kurcalama."
Asansör tekrar kapanıp Happy gözden kaybolunca Peter'da yavaşça içeri doğru yürümeye başladı. Koridorun sonunda büyük bir salon vardı ve teras.
Ancak hiç kimse yoktu. Herkes neredeydi ki. Genelde de böyle boş mu oluyordu burası?
"Hey, merhaba. Kimse var mı?"
"Sende kimsin? Buraya nasıl girdin?" Peter gelen sesle arkasına döndü. Karşısında kumral, mavi gözlü, kendi yaşlarında bir çocuk duruyordu.
"Ben Peter. Ka-kapıdan girdim yürüyerek. Yani şe-şey bilirsin adım attım ve girdim."
Esmer genç heyecanını bir türlü bastıramadıģı için saçmalıyordu. Diğeri ona doğru bir adım attı.
"Dur biraz. Sen Peter Parker mısın?"
"Evet. Beni tanıyor musun?"
"Delirdin mi? Tabiki seni tanıyorum. Günlerdir buraya gelmeni bekliyorum. Ben Harley bu arada. Harley Keener." Harley sevinçle Peter'ın yanına gelip alçısız elini tuttu ve sıktı.
"Hadi gel. Yorgun olmalısın. Şuraya otur." Esmer genç diğerinin yönlendirmesiyle koltuğa oturdu. Kafasında bir ton soruyla Harley'i izliyordu. "Diğerleri beş dakika önce göreve gittiler. Ama uzun sürmez muhtemelen gece burada olurlar. Bu arada koluna ne oldu?"
Peter alçılı koluna bakıp hafifçe omuz silkti. "Ufak bir kaza. Önemli değil."
"Anlıyorum. İçecek bir şey ister misin? Kahve yada meyve suyu falan. Ah ne kadar aptalım aç olmalısın hemen bir şeyler hazırlayayım."
Tam gidecekken Peter "Hey dur biraz."diye seslendi. Harley tekrar ona dönünce de "Sen kimsin? Beni nerden tanıyorsun?"dedi.
Harley ona anlamazca baktı. "Ee adım Harley."
"Onu anladım ama kimsin?"
"Bu soruya nasıl bir cevap vermemi istiyorsun?"
"Yani burada ne yapıyorsun. Sende mi bir yenilmezsin yoksa onlardan birinin çocuğu falan mısın?"
"Tamam şimdi anladım." Gelip Peter'ın yanına oturdu. Hareketleri biraz tuhaftı. Neden bu kadar mutlu olduğunu da anlayamıyordu esmer genç. Sürekli gülümsüyordu ancak ortada gülecek hiçbir şey yoktu.
"Steve ve Tony konuşurlarken duydum. Senu oradan tanîyorum yani. Ve ben gelecekte yenilmezlere katılacağım. Kendimi bildim bileli buradayım. Hem eğitiliyor hemde gücümü kullanmayı öğreniyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Re-Hope (SpideyPool)
FanfictionPeter Parker'ı kimse sevmemişti. Ne annesi ne de babası. Sevgi nedir bilmiyordu tâki Wade Wilson hayatına girene kadar. ********** "Peter, biliyor musun popon çok güzel." "Ne?!" "Hayır dur bu olmadı. Başka bir iltifat bulmam lazım. Buldum! Biliyor m...