Young'un çaldığı parçalar...
______________
Jungkook 🌹
"Hyung kimse belli etmedi değil mi gideceğimizi? Tae hyung senden emin olamıyorum." dedim arabada karşımda oturan Tae hyunga dönerek. Göz devirdi.
O gün pratikte iken aklıma Young'a sürpriz yapmak gelmişti ve diğerlerine bunu belli edene kadar canım çıkmıştı. Hatta Namjoon hyungun ısrarla o gün çekimlerimiz olduğunu söylemesi işimi baya zorlaştırmıştı. Tabi sonradan kıvrak zekalı abim işi hemen çakmıştı. Ona bir çok yönden hayrandım.
Önce Young'a gelemeyeceğimizi inandırmıştık. Çünkü sürprizler böyle daha iyi olurdu. Ümidini kestikten sonra bir ışık olarak doğmak en iyi sürprizdi benim için.
Şu an ise özenle hazırlanmış bir şekilde arabadaydık. Saçlarımı bizzat kendim yapmış ve uçlarıma hafif yeşil renk attırmıştım.
"Jungkook ne iyi aklına geldi böyle bir şey. Bizi görünce alacağı yüz ifadesini çok merak ediyorum." dedi Jimin Hyung.
"Kesin böyle yapar bakın şimdi..." deyip elllerini ağzına götürdü ve kaşlarını büzdü Hoseok Hyung. "Ahh geldiniz...İnanmıyorum!" dediğinde hepimiz kahkaha atmıştık.
Yarışmanın yerini ve zamanını nereden mi öğrenmiştik? Tabiki de ilk özel öğrencisi olduğum SooBin sunbaenim ile iletişim halindeydik. Young'un onun öğrencisi olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Henüz ona söylememiştim. O da sürpriz olsun isitiyordum. Sunbaenime de söylememesini tembih etmiştim.
Her bir zerresine kadar çekildiğim bu kadınla aynı hocadan ders almış olmamız benim için özel bir detaydı. Ondan hoşlanıyordum. Zor olmuş olsa da kabullendiğim bir şeydi ve şikayetçi değildim. Hyunglar da bunun farkındaydı. Her ne kadar kadınlar hakkında çekingen, hatta korkar olsam da Young'un yanında bunları düşünemiyordum. Tamam, başta gerçekten ondan çekindiğim doğruydu fakat daha sonradan bu ciddi tavırlarını karşı taraftan korunmak için takındığını anlamıştım. Gerçek kişiliği öyle samimiydi ki. Her şeyiyle büyüleniyordum ve bunu saklamak çok zordu. Ona arkadaş gözüyle bakıyormuş gibi yapmak çok zordu. Ama ondan emin olmadan adım atmak da istemiyordum. Ayrıca SooBin sunbaenimin sürekli ikimizi çok yakıştırdığını söyleyip evlenmemizi falan söylemesi, ister istemez hayal kurmama sebep oluyordu.
Araba binanın arka tarafında durduğunda yangın merdiveninden çıkıp binaya girdik ve kimseye görünmeden SooBin sunbaeniminin tarifiyle onun odasının önündeydik. Derin bir nefes alıp kapıyı tıklattım. İçeriden sıkıntılı sesini duyunca kaşlarımızı çatmıştık.
"Ağlıyor mu yoksa?" dedi fısıltıyla Yoongi Hyung.
Kararsızca Jimin hyunga baktığımda gözlerini açıp kapattı destek verir gibi ve sırtımı sıvazladı. "Hadi girelim."
Kapıyı açıp sessizce fısıldayarak tezahürat yaptık önce. "Kim Young! Kim Young! Kim Young!" derken kocaman gülümsüyorduk. Yavaşça arkasını dönerken sesimiz de baya yükselmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOMOREBİ -1- [JJK] TR ✔️
Fanfiction[Tamamlandı] "Benim engellerim yok muydu sanıyorsun?! Bir tek senin mi vardı engellerin?!... Kolay mı oldu sanıyorsun?" dedi hala nefes nefeseyken. "Seni sevdiğimi kabullenmek? Kolay olmadı çünkü seversem hayatıma almak isteyecektim. Sence hayatım...