11. Bölüm ✨

981 91 19
                                    


"Jungkook opppaaaa!"

Neye uğradığımı şaşırmış bir halde Jungkook'a baktım. Üzerindeki eşofmanının ceplerine sokmuş olduğu ellerini çıkardı ve ellerini iki yana açıp dizleri üstüne çöktü. Gözleri kocaman açmış bütün dişleri gözükene kadar güldü.

"Bücürleeeer! Gelin buraya!" deyip kaslı kolları arasında küçücük kalan kızları yanaklarından öptü. Bunlar hiç de ilk defa görüşüyormuş gibi değildi!

"Yah ben artık bücür değilim oppa. Bak uzadım baya." deyip boyunu gösterdi büyük olan Haneul.

"Neren uzamış senin bücür. Demedim mi ben sana bacağım kadar olacaksın diye." dedi burnunu sıkıp.

"Ama oppa." dedi küçük olan. "Biz uzarken sende uzuyorsun. Senin bacağına kadar gelmemiz imkansız!" Diye mızmızlandı. Pekala burada olduğumu artık fark ettirmem gerekiyordu. Sunbaenim neden gelmemişti hala?

"Nasıl ya?" dedim Jungkook'a bakarken. "Siz nereden tanışıyorsunuz?" dediğimde Jungkook tam bir şey diyecekti ki, aralık bıraktığım demir kapı açıldı ve Sunbaenimin sesi duyuldu arkadan.

"Ah arabada bir şey unutmuşum da onu aldım." dedi ve yanıma geldi. Jungkook onu görür görmez hemen ayağa kalktı ve üstünü başını düzeltip eğildi.

"Ah sunbaenim hoşgeldiniz." dedi. Adeta gözlerinin içi parlıyordu. Ve daha da önemlisi 'sunbaenim' demişti! Bu ne demek oluyordu şimdi!

"S-sunbaenim mi? Bu ne demek şimdi?" deyip ikisi arasında mekik dokudu bakışlarım. Jungkook kaşlarını kaldırdı ve gözlerini açıp yalandan şaşırmış gibi yaparak elini ağzına götürdü.

"A aa?! Hmm bilmem ki. Ne demek acaba?" dedi. Şu an ıssırmalık duruyordu fakat konu bu değildi. Cevap beklercesine Sunbaenime baktım.

"Young, Jungkook benim ilk özel ders verdiğim öğrencim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Young, Jungkook benim ilk özel ders verdiğim öğrencim. Nasıl ama?" Sunbaenime ağzı açık bakarken aynı zamanda Jungkook'a baktım. 

"Yok artık. Cidden mi?!" dedim ellerimi yanaklarıma koyarak. Aynı zamanda gülüyordum. E bu çok iyiydi!

Jungkook gidip kollarını Sunbaenime sardı. "Ne iyi yaptınız geldiniz sunbaenim." dedi yılışık bir oğlan gibi. Kıskanmıştım. Biraz. Küçücük. Kıskançlığın verdiği hisle öne atıldım ve kollarını ondan ayırdım.

"Çek ellerini sunbaenimin üstünden. Senin devrin bitmiş hadi naş naş." dediğimde çıkıştı.

"Yah! Sen yokken ben vardım. Altını çizerim." dedi kaşlarını kaldırarak. Iseul ve Haneul de birbirlerinin kulaklarına bir şeyler fısıldayıp kıkırdıyorlardı kenarda.

"Şimdi sen yoksun, ben varım." dedim kollarımı göğsümde birleştirerek. Çocuk gibi tartışıyorduk.

"Ayh tamam başımı şişirdiniz. Hadi çıkalım artık. Sonra nerde didişiyorsanız didişin." dediğinde Jungkook'a kötü bir bakış attım ve sunbaenimi önden buyur ettim.

KOMOREBİ -1- [JJK] TR ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin