Tabii ki Erkeğim!

(ﾉ◕ヮ◕)ﾉ*.✧Ö z e l B ö l ü m

   "Her güzel şeyin bıraktığı ruhu sızlatan bir iz vardır..."

    "Hayır anlamıyorum kanka..."dedi uzamaya başlamış olan saçlarını geriye atarken. "...kısacık boyun var neden bir erkekle konuşurken kolunu omzuna atmaya çalışırsın?" dedikten hemen sonra kaşlarını havaya kaldırdı . "Hayır yani kıskandığımdan değil de, ayakları yerden kesiliyor kolunu atmaya çalışırken."

     Sözlerinin sonun doğru gözlerini kaçırınca hepsi gülüşmüştü.

 
      "Tehlikeli..."

      Asır  kolasından bir yudum daha aldıktan sonra gülüşünü gizlemek için yüzünü başka yöne çevirdi.

      "Kızları kısıtlamaya gelmez. Boşver. " diyen Utku ile  Anıl şaşkınca  yüzüne baktı.

      "Oğlum bir kere okuldaki herkes Defne ile konuşurlarsa senin onu dövmelerinden korktuğu için kızla konuşmuyorlar." dediğinde Utku gazozundan bir yudum alıp bakışlarını kaçırdı.

      "Hayır, Asır o kadar rahat ki... Tutku yaklaşan herkesi dövüyor..."diyerek sinirle kolasından bir yudum aldı. "Rüya tekme atmak istese boyu yetmez, düşer falan..."

     Göz devirişiyle hepsi gülüşürken Berk ellerini masaya koydu.

      "Ben Rana ile buluşmaya gidiyorum." diyerek yamuk bir gülüş attı ve koşarak kantinden çıktı.

  
      "Ya bir tek ben mi zorlanıyorum ilişki meselelerinde!?" diyerek en sonunda patlayan Anıl ile Asır kolunu omzuna attı.

      "Sakin ol." Omzunu iyice sıvazladı. "Hepimiz Rüya'yı tanıyoruz. Aldatmaz seni, neden bu kadar sıkıntı yapıyorsun?" dediğinde Anıl ağlamaklı bir ifadeyle Asır'a baktı.

     "Hayır, tabii ki güveniyorum ama çok güzel bir kız. Herkes sarkıyor." diyerek yakınmaya devam etti.

.
.
.

      "Tutku!" diye çığlık Rüya en güzel elbisesinin üzerine konmuş kanatlı bir böcek ile yatağa çıktı.

      "Ne oldu?" diyerek duştan yarı çıplak çıkan Tutku telaşla Rüya'ya baktı.

     "Öldür onu!"

    Yatağın üstünde zıplayıp avazı çıktığı kadar bağıran    Rüya'ya ters bir bakış atıp yerdeki terliğini aldı.

      "Hayır!"

      Rüya'ya dönüp baktı bu sefer bıkkınca.

    
     "Ne hayır?"

     Rüya burun kıvırdı.

     "Benim terliğim olmaz."

      Tutku kaşlarını şaşkınca havaya kaldırdı.

      "Böcek senin kıyafetlerinin üstünde, beni alakadar etmez." diyerek banyoya geri gidince Rüya suratını astı.

       "Tamam be!" dedi pes ederek.

     Tutku elindeki terliği döndürüp böceğin üzerine fırlatınca Rüya bir çığlık attı.

 
      "Bordo bereli misin kızım ya?"

     Ağlamaklı bir ifadeyle elbisesi üzerinde ezilerek can vermiş böceğe baktı. Önce elbisesine üzüldü sonra durdu uzun uzun böceğin ölüsüne baktı. Biraz inceledikten sonra ona da üzüldü.
 

     Diğer böcekler gibi lambaya çarpıp yanarak ölme şansını kaybetmişti...

.
.
.