"Soğuk bir kış gecesi gibi, titreyerek önüne geçtiğim ateş gibisin. Üşüyorum, sana ihtiyacım var ama yaklaştıkça da yanıyorum. Böyle saçma, böyle amansız."
Kaya, koridorda koşan Anıl , Berk ve diğerlerinin arasında Tutku ile Asır'ı göremeyince koşarak sınıfa yönelmişti. Koridorda birkaç kişinin omzuna çarpmış ve bir tanesinin düşmesine bile sebep olmuştu.
En son omzunu vurarak daldığı sınıfta Tutku'nun sıçrayarak kendisine baktığını ve yüzündeki izleri gördü. Siyah garip lekeler vardı. Alnında ise birkaç yıldız.
Ve bu Asır denen meymenetsiz ona çok yakındı.
Kaya, iyiden iyiye şüphelenmeye başlamıştı. Asır kibirlisi, Utku'nun aslında Tutku olduğunu biliyor muydu?
Başından beri yakın tavırları, koruması, kollaması acaba bu yüzden miydi? Gözüne bir kez batmıştı ve kolay kolay çıkmayacak gibiydi.
"Ne yapıyorsunuz?"
Kaya'nın bir anda sınıfa dalmasıyla refleks olarak geri çekilen Tutku kaşlarını kaldırdı.
"Yüzümdeki izleri siliyo-"
Genç kızı lafı bitmeden Kaya araya girdi.
İşaret ve orta parmağını birleştirmiş kolundaki kalın kemerli saate vuruyordu.
"Saate baktın mı? Okul bitti, cezanız da bitmiş olamalı." diyerek sinirle yanına yürüdü. Kolunu çekip kendisine döndürdükten sonra bir dizi üzerine çöktü.
Ayak bileklerindeki kıravatı çözmek için uzandığında bileğine dolanan uzun, güçlü parmaklar ile koyu bir mavi olmuş gözlerini karşısındaki adamın siyah gözlerine çevirdi.
"Sen ne diye karışıyorsun bu işe?" dedi Asır kaşlarını çatarken. "Çok meraklısın bakıyorum?" dediğinde Kaya kolunu geriye çekerek Asır'ın elini savurdu.
"Bakıyorum da sen de bağlı kalmaya fazla meraklısın?" Diyerek imalı bir hâlde kaşlarını kaldırdığında Asır bir adım geri çekildi.
Zaten eğer Kaya sınıfa girmeseydi az önce çok yanlış bir şey yapacaktı. Belki de en iyisi ondan uzaklaşmaktı. Üstelik belli ki artık hissettiği şeyleri fark eden bir tek kendisi değildi.
Temkinli bakışlarını Utku'nun yüzüne hiç çevirmeden gözlerini kaçırdı.
Gittikçe hislerinin ve fikirlerinin tehlikeli bir hâl aldığını farkındaydı.En sonunda ayakları birbirinden çözülünce Tutku gülümseyerek Asır'a döndü.
"Odada görüşürüz, sanırım Kaya'nın söylemesi gereken şeyler var." diyerek ayağa kalktı ve Kaya'nın kolundan tutup çekiştirmeye başladı.
Asır kapıdan çıkıp giden çiftin ardından kafasını sertçe sıraya vurdu.
Alnından vücuduna dağılan acıyı umursamadı bile, çünkü çok daha büyük problemleri vardı.Kaya, Tutku'nun kolunu tutan eline baktı. Evet, işte şimdi erimeye başlamıştı. Bir pamuk şeker gibi...
"Ne gibi bir problemin var öğreniriz şimdi." diyen Tutku ile hafifçe güldü. Demek erkek gibi davranma konusunda inatçıydı. Kendisinin onun erkek olmadığını bildiğini bilse acaba ne olurdu?
Genelde konuştukları yer olan tribünlere geldiklerinde Tutku Kaya'nın kolunu bırakıp basamağa oturdu ve bir bacağını diğer bacağının üzerine attı. Ellerini geriye doğru yaslayıp kaşlarını çatarak Kaya'ya bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tabii ki Erkeğim!
Fiksi Remaja[TAMAMLANDI- DÜZENLENİYOR 'Sadece yazım yanlışları' ] 1#Şaka 1#Çılgınlık 1#İkilem 1#Şamata 1#Çelişki 6#Romantizm "Ben erkek halini bile sevmiş olduğum kızın gidişini kabullenmiyorum..." Tutku ve Utku, ailesi tarafından evlerinde hapis y...