Üzüle sıkıla bölümü bitirdim diyebilirim. Veda etmek güzel değil ve buradaki karakterlerimin yeri çok ayrı bende. Her kitabımda olduğu gibi buradaki karakterlerimle de bir aile olduk ve kitap sayesinde birçok yeni okuyucumla tanıştım. Kitaba destek olan herkese çok teşekkür ederim. Sizler olmasanız hayal dünyamı kimlerle paylaşacaktım?
Oy veren ve yorum yapan herkese minnettarım. Yekta'ya ya da Esin'e kızanınız çok oldu ama onların aşkını bir nebze bile olsa size yaşatabildiysem ne mutlu bana. Ayrıca Wattpad'i hemen bırakmayı düşünmüyorum ve yeni bir hikaye ile karşınızda olduğumu söylemek istiyorum. Yeni hikayem tanıdığınız bir karakter üzerine kurulu ve merak edenleriniz olursa eğer hesabıma girip 'Efsunkâr'
(Kader Bağı kitabının yan serisi olarak düşünebilirsiniz.)
https://my.w.tt/zBazg3yeM9
adlı hikayeme bakabilirsiniz. Yeni kitapta beni yalnız bırakmayacağınızı biliyorum. Şimdiden sonsuz teşekkür ediyorum ve Guaidolce ailesi olarak bu hikayemde size son kez İYİ OKUMALAR :) diliyorum. Kendinize iyi bakın ve sizi sevdiğimi bilin :)Ayrıca çok sevdiğim okuyucum busrabozkurt__2002 ' a ithaf etmek istiyorum bölümü. Çünkü beni yeni hikaye yazmaya zorlayıp bu harika ötesi kitabın oluşmasını sağladı. Büşü, yerin bende hep ayrı kalacak ve ne olursa olsun beni hep destekleyeceğini çok iyi biliyorum. Seni, sizi seviyorum...
7 Yıl Sonra
Esin, elindeki çiçekleri toprağın üstüne koyup mezar taşının tozlanan yerlerini sildi. Her buraya geldiğinde kalbinden bir parça gidiyordu.
Bu kez ağlamadan mermeri sildi ve yazıların üstünde parmağını dolaştırdı. Havanın hafif serinliği saçlarını uçuştururken tenini de ürpertti. Çok özlemişti...o kadar çok özlemişti ki küçücük bir çocuk gibi savunmasız hissediyordu. Annesinin ölümünden sonra ilk kez yine aynı duyguları yaşıyordu. Ne kadar zaman geçerse geçsin buraya geldiğinde, buradan gittiğinde içindeki sevgi ve özlem ortaya çıkıyordu. Akan gözyaşını hızlıca silip kafasını olumsuzca salladı."Ağlamak yok." Kelimeleri kimsenin duymasını istemiyor şekilde olabildiğince kısık sesle söyledi. Gülümsemeye çalışıp getirdiği çiçekleri teker teker plastik saksısından çıkarıp toprağa ekti yavaşça. Zamanın bir önemi yoktu şu an.
"Seni çok özledim...anlatacak o kadar çok şey var ki..." Son iki fideyi de ekip ellerini sirkeledi. Sonra sakince ellerini montunun cebine soktu.
"Evrim ve Okan durmak nedir bilmeyip yine tatile çıktılar. Yılın 4 ayı yoklar diyebilirim. Dila, gayet iyi hatta modacı olmak istiyor. Çabuk geçer aslında bu isteği ama şu anlık böyleyiz. Ayrıca onlara sürprizim var." Gözyaşını silip kafasını gökyüzüne doğru kaldırdı. Kara kara bulutlar çökmüştü tepelerine.
"Beni soracak olursan...iyiyim. Ne kadar zaman geçerse geçsin gözüm seni arıyor sadece." Haklıydı çünkü hayatında en sevdiği insanı kaybetmişti iki yıl önce. Zehra ablası onun için her şeydi ve şimdi her şeyi elinden alınmıştı. Küçüklüğünden bu yana yanında olan kadını artık göremiyordu ve bu da kalbinin sıkışmasına neden oluyordu. Bakışlarını kara bulutlardan çekip etrafındaki mezarlara baktı. O kadar çok can kaybı ve üzüntü vardı ki...hiç sevmezdi bu yüzden mezarlıkları. Annesinin mezarından sonra gelmişti buraya ve yeteri kadar üzüntü biriktirmişti. Önce annesini sevip okşadı şimdi Zehra ablasını sevip toprağını okşuyordu.
"Ben yine geleceğim yanına." Esin, yağmur damlasının yüzüne düşmesiyle tekrardan gökyüzüne baktı. Yağmurun şiddetlenecek olduğunu fark edince yaslandığı mermerden uzaklaşıp çantasını koluna astı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader Bağı (Tamamlandı)
RomanceÇaresizce etrafına bakındı, küçük bir mucize istiyordu ve bu mucizeyi karşısındaki adamın sağlayacağını biliyordu. Belki çok iyi tanımıyordu bu adamı ama başka hiçbir seçeneği yoktu. Söylediği yalanı kurtarmanın başka yolu yoktu. Umut dolu gözlerle...