4. Bölüm : İyi Ki Doğdun, Alanis!

4.7K 303 38
                                    

Ortama ağır bir sessizlik çöktü. Babamın sertçe yutkunduğunu gördüm. Ardından kafası ile onayladı. Derin ve titrek bir nefes aldım. Annemin yokluğu hala canımı yakıyordu. "Eğitim almak istiyorum. Hepsinin kökünü kurutmak istiyorum."

Babam kafasını iki yana salladı. "Biz intikam almayız, Alanis. Görevimiz korumak. Yok etmek değil."

"Ama-"

"Söz ver bana. Seni eğitirim ama söz ver. İntikam peşinde koşmak yok." Derin bir nefes aldıktan sonra parmaklarımı arkada çapraz yaptım. "Söz."

"Aferin. Şimdi... Siz üçünüz kızları eğiteceksiniz." Anlık itiraz etmek istesem de bir şey demedim. Hiçbir şey değişmeyecekti. Bunun farkındaydım. Boşu boşuna nefesimi harcamaya gerek yoktu.

Üçlüyü takip etmeye başladık. Binadan çıkmıştık. Bahçedeydik ama burada eğitim görüyorlardı. Collins aniden arkasını döndü ve karnıma sert bir yumruk attı. "Ah! "

" Reflekslerin çok yavaş. Dövüşmeyi bilmiyor musun, Alanis?"

Cevap vermedim. Bir elim zaten kullanılmayacak haldeydi. Bir kez daha yumruk çıktı. Hızla eğildim ama bu sefer tekme yedim. Herkes işini bırakmış bizi izliyordu. Kahretsin!

"Liderin kızı..."

"Bu mu bir sonraki lider?"

"Berbat bir dövüşçü..."

"Ölmesi uzun sürmez."

Gibi sesler. Collins tekme atacakken geri çekildim. İkimizde hayali bir daire oluşturacak şekilde yürüyorduk. "İlk hamle senin."

Alayla güldüm. "Kolay lokma değilim ben, Collins. O yeşil gözlerini oymadan hareket geç."

Sırıttı ve yüzüme yumruk çıktı. Hızla sağ kolumla engelleyip sol kolumla yüzüne yumruğumu çaktım. Sendeledikten sonra güldü. "Elinden gelen bu mu?"

Beni kolay kolay sinirlendiremezdi. Gözlerimi devirip onu izlemeye devam ettim. Karnıma bir tekme çıktı. Dizimle onu engelleyip diyaframına dirseğimi geçirdim. O da dirseğini enseme vurdu ardından kolumdan tutup beni çekti ve yaralı elimi tuttu.

" Hayır. "

Sırıtıp tırnakları sökülen parmaklarımı sıktı. Sarılar saniyeler içinde kana bulanırken gözlerim doldu ve ağzımdan acı dolu bir çığlık çıktı. Güldü. Onu mahvedecektim.

Hızla elimi çekip kasıklarına tekmeyi geçirdim. Öne eğilince iki elimle kafasını tuttum ve dizimi suratına geçirdim. Galiba burnunu kırmıştım. Kafası geriye uçunca göğsüne sert bir tekme attım. Sırt üstü yere düşünce hızla üzerine binip yüzünü ardı ardına yumruklamaya başladım. Parmaklarımı o an hissetmiyordum.

Öfkeyle bağırıp yüzüne vurmaya devam ettim. Her yerim kan içindeydi. Biri beni tutup belimden çekene kadar bayıldığını bile fark etmemiştim. Hızla beni tutan kolları ittim.

"Dokunma!" dedim Alex Grey'e. Onu itip etrafta bana devasa bir şaşkınlıkla bakan kişilere döndüm. "Beni küçümsemeye devam eden varsa geçsin karşıma!"

Erkeklerden biri alayla gülerek karşıma geçti. Kanlı parmaklarımı kıtlattım. Parmaklarımdaki sargı umursamadan gözlerimi rakibine diktim. Avına bakan bir avcı gibiydim.

Çocuk yumruk çıkacakken sağ elimle karın boşluğuna sert bir yumruk attım.
Parmaklarımdaki sargılar kırmızı olmaktan görünmüyordu bile. Her yerim kan içindeydi. Acı tüm vücuduma etki ediyordu. Başım dönüyordu. Hem acı hem de kan kaybı ayakta durmamı zorlaştırıyordu.

Koruyucular / TAMAMLANDI / DÜZENLENECEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin