Smut yazmaya alıştım sanırım :)))
"Uyudu mu?"
Arkamdan bana sarılan kolların sahibi beni gülümsetmişti. Minik kızımız az önce uykuya dalmıştı ve Chanyeol de aşağıları toplayıp yanımıza gelmişti.
"Uyudu. Hadi biz de uyuyalım. Yarından itibaren zor günler olacak." Dedim fısıltıyla.
Kollarını benden çekti ve elimi kavrayarak beni odamıza götürdü.
"Baek." Ellerimiz hala birleşikken efendim dercesine kafamı salladım.
"Yarından sonra bu kadar enerjik olmayabiliriz. Ben de diyorum ki acaba bu geceyi değerlendirsek mi, hm?"
Cümlesinin sonunda aramızdaki mesafeyi kapatıp dudaklarımızı birleştirdi. Kabul, balayımız gerçekten o konuda dolu geçmişti. Ama sebebini bilmediğim bir şekilde onu her zaman yanımda istiyordum. Varlığı beni tamamlanmış hissettiriyordu. Ve bunun en büyük kanıtı şu an ona delice karşılık veriyor oluşumdu.
Beni sürüklemesine izin vererek kollarımı sıkıca boynuna doladım. Sırtımı yatakla buluşturduğunda dudaklarımızı ayırarak üzerindeki tişörtten kurtuldu ve yere fırlattı. Karşımdaki bu manzara dudağımı ısırmama sebep olmuştu. Ardından üzerime eğilerek pijamamın uçlarından tutup üzerimden bir çırpıda çıkardı.
Bu sefer hedefi dudaklarım değil göğsüm olmuştu. Bir eli belimi okşarken dudakları göğüs ucumla buluştu.
"n-nggg" ağzımdan istemsizce bir inlemenin kaçmasına izin verdim. Yan odada kızımız uyuyordu bu yüzden sessiz olmalıydık.
"C-chanyeol" nefes nefese bir şekilde seslendim.
"A-artık... A-rtık hızlan."
Chanyeol dediğimi anlamış olacak ki üzerimden kalktı ve pantolonunu boxırıyla birlikte çıkardı. Onu izlerken ben de boş durmayıp pijama altımdan ve iç çamaşırımdan kurtuldum hızlıca.
Göz göze geldiğimizde Chanyeol'un bakışları yüzünden tepeden tırnağa titrediğimi hissetmiştim bir an. O kadar ateşli ve istekli bakıyordu ki...
"Arkanı dön bebeğim."
Dediğini yapıp sakince arkamı döndüm. Yatakta hissettiğim hışırtıyla Chanyeol'un ağırlığını üzerimde hissetmem bir olmuştu. Ama tek hissettiğim şey onun bedeni değildi. Hissettiğim şeyle arkamı dönmeye çalıştım.
"C-han sen-"
"Şşşş... Bu gün farklı şeyler deneyelim." Beni engelleyerek tekrar yüz üstü uzanmamı sağladı. Boynumdan başlayarak kalçama kadar her yere öpücükler kondurmaya başladı. Bir elimle yastığı sıkıyorken diğerini de ağzıma bastırıyordum sesimin çıkmaması için.
Kalçama geldiğinde önce eliyle okşadı sonra da hafifçe sıktı. Bu bile bana titrek bir nefes aldırmıştı. Bir anda üzerimdeki eller çekildi ama hemen ardından kalçalarımdan kavrayıp dizimin üzerinde kalçalarım havada bir şekilde durmamı sağladı. Kendimi sıktığım için penisim daha da sızlamaya başlamıştı.
"Güzelim, şimdi sesini çıkarma tamam mı? Yoksa kızımız uyanabilir."
Dediğine karşılık kafamı salladım. Eğer şu an deliğimi okşamıyor olsaydı ve ikimiz de zevkten bu halde olmasaydık dedikleriyle çok masum bir baba olabilirdi gözümde. Ama bunlardan çok uzaktık.
Kalçalarım arasına giren soğuk cisimle bir anda kendimi geri çekmek istedim ama Chanyeol belimden kavrayarak bunu engelledi.
İçimde yavaşça hareket eden dildo beni zorlamıştı. Chaneyol ilk başta yavaşça içime sokup çıkarırken sonrasında hareketlerini hızlandırmıştı. Kendimi o kadar sıkıyordum ki...
"Ç-çıkar l-lütfen... S-seni istiyorum."
Arkamdan gelen kıkırtıyla iteğimin yerine ulaştığını anladım. Bir anda içimden çıkan dildoyla boşluğa düşsem de bekletmeden yerini dolduran penisle ağzımdan inlemenin kaçmasına engel olamadım.
"A-ahh!"
Chanyeol kendini tamamen içime sokmuştu. Tamam balayında birbirimizi pek çok kez keşfetmiş olabilirdik ama onun büyüklüğüne hala alışamamıştım.
Bir an ikimiz de duraksadık. Kalçama yediğim şaplakla kendime engel olamadan yine inledim.
"Ah!"
"Bebeğim sessiz olman gerektiğini söylemiştim."
Chanyeol'un alayla çıkan sesi niye kalçama şaplak yediğimi gayet güzel açıklamıştı bana. Kafamı hafifçe salladım ve kalçamı ona ittirdim. Mesajımı aldığında üzerime biraz daha uzandı ve kulağıma fısıldadı.
"Bu gece hiç de nazik davranmayacağım güzelim" konuşması biter bitmez kendini bana öyle bir itmişti ki tek hamlede zevk noktama değmişti.
Hareketleri hızlanmaya başladı ve dediği gibi hiç de nazik değildi. Zevkten gözlerimi açamıyordum bile. Bir elini penisime atmasıyla kolumu ısırdım. İki taraftan gelen zevkle şuraya düşüp bayılabilirdim.
İçimde iyice büyüyen penis beni zorluyordu. Umarım yarın yürüyebilirdim.
"Baek, yemin ederim ki sana doyamıyorum."
Bulutların üzerinde olan birine göre fazla romantik geliyordu bu sözler. Odada sadece hızlı nefes alış veriş sesleri ve vücutlarımızın birbirine çarpma sesleri duyulmaya başladı. Son bir kaç vuruşu sonrasında Chanyeol kendini içime bıraktı. Ben de onu bekletmeden çarşafı kirlettim. Kendini yavaşça içimden çıkarttı ve beni kucağına aldı. Bacaklarımı zorlukla beline doladım ve kollarımla boynuna tutundum.
"Nereye?" Ayağa kalktığımızla yorgun çıkan sesimle nefes nefese sordum.
"Sana gerçekten doyamıyorum bebeğim. Bizi bir süre idare edecek başka anılar yaratmaya gidiyoruz bebeğim."
Bu gece sadece yatağımız kirlenmeyecekti anlaşılan.
Araya bir bölüm sıkıştırayım dedim. Beğenmişsinizdir umarım <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Miraculous Sky - Chanbaek - Mpreg
Fanfiction"Sen bile bilemezsin gülüşün bende kaç bahar eder." Baekhyun bir gece yüzünü bile hatırlamadığı biriyle yatar ve hamile kalır. Ne yapacağını bilemeyerek en yakın arkadaşı olan Chanyeol'a sığınır. Chanyeol sayesinde bebeği kabullenir. Sonrasında ise...