•55•

2K 196 12
                                    


-Hadi gidelim o zaman.

Annemin sinirli bakışları altında yanından geçip gitmiştim.

~

Parti alanına vardığımda bazı kişiler çoktan gelmişti. Açıkçası benim gözlerim tek kişiyi arıyordu ve onu daha görmemiştim. Babam müdüre hanımla görüşerek çoktan gitmişti. Çocuğa ne almıştı bilmiyorum ama hediyesini vermem için bana bırakmıştı. Ahh baba bunu sen versen olmaz mıydı?

Son zamanlar kendi sınıf arkadaşlarımla bile uzaklaşmıştım. Hatta Siwon'u gördüğüm an istemsizce adımlarım geri geri gitmeye başlamıştı. Ama o beni görür görmez tamda bana doğru gelmeye başlamıştı.

Acaba şuan villanın içine girirsem ne olur? Çok aptalca olur benim ne işim var ki tanımadığım insanların evinde? Babamla yakın  olmaları bir şey değiştirmez.

+Demek gelmişsin...

"Evet geldim gördüğün gibi"

+Partileri sevmediğini sanırdım.

"Belkide gelmek için başka bir nedenim vardır haa?"

+Herneyse başka bir şey söyleyecektim gerçekten değdi mi o adam için?

"Ne? Ne diyorsun?"

+Yoongiyi sevdiğini biliyordum

"Evet seviyorum bunda ne var? Gerçekten ne demeye çalışıyorsun"

+Seviyor musun? Gerçekten hala yaptığı şeye rağmen onu seviyor  musun?

"Ne diyorsun Siwon?"

+Yoksa senin haberin yok mu? Ahh tabi ya sen sınıf gruplarına falan katılmazdın değil mi?

"Bak daha fazla dinlemek istemiyorum ne diyeceksen söyle artık"

+Bence kendin bak.

Telefonunu cebinden çıkararak bir şeylere tıklayıp hemen bana uzatmıştı.

Telefonu elime alır almaz gördüğüm resme bir süre boş boş bakmıştım.

+Ne o yoksa gerçekten görmemiş miydin?

"Sana inanmıyorum? Bunu kesin sen yapmışsındır?"

+Ne yani Yoongiyle o kızın öpüşürkenki resimlerini görüyorsun ve benim montajladığımı mı söylüyorsun?

Üstünde bu günkü kiyafetleri vardı. Sun hee'nin kiyafetleri de aynıydı ama bu olamazdı. Bu imkansızdı. Yoongi beni sevmese neden öyle davranırdı ki? Bu doğru olamazdı.

+Eğer benim yaptığımı düşünüyorsan gir kendi telefonunda bak onların sınıfındaki kızlar paylaşmış farklı açılardan çekilmiş hali de var.

"Beni yalnız bırak"

+Ne oldu? Ağlayacak mısın şimdide?

"Sana beni yalnız bırak dedim"

+Anla artık o seni sevmiyor. Seni sadece paran için kullanmak istiyor. Bu kadar aptal mısın?

"Defol Siwon"

Bağırmamla etraftaki bir kaç kişi dönerek bize bakmıştı. Siwon bu durumdan rahatsız olmuş olacakki bir şey söylemeden yanımdan ayrılıp gitmişti.

Hemen telefonumu alarak söylediği gruplardan birine dahil olup son gönderilen resimlere bakmıştım. Lanet olsun resimler gerçekti. Montaj olma ihtimali yoktu. Neden onun kollarından  tutuyordu neden dudak dudağalardı?

Kafayı yiyecektim. Nefes alma düzenimin bozulduğunu fark ettiğimde yuvarlak masalardan birinin başına geçerek kollarımı yaslayarak kendimi toparlamaya çalışmıştım. Aklım allak bullaktı ve hiçbir şey  düşünemiyordum.

-Hanımefendi iyi misiniz? Su ister misiniz?

Görevlilerden biri omzuma dokunarak benim için bir bardak su uzatmıştı.

"Çok teşekkürler. Ben iyiyim"

-Bir şeye ihtiyacınız olursa söyleyin lütfen.

"Peki teşekkürler"

Bardağı kafama dikerek suyun hepsini tek seferde bitirmiştim. Bu şekilde bekledikçe sıcak basmaya başlamıştı. Ne yapacağımı bilmiyordum ve içim içimi yiyordu.

Ağlamak istiyordum ama etrafımda bu kadar insan varken istemiyordum. Kalbim sıkışıyor gibiydi ve elimde sıktığım bardağı biraz daha sıkmaya devam edersem paramparça olacaktı.

Telefonum çaldığı ana hemen alıp arayana bakmıştım ve tam da düşündüğüm kişiydi. Hiçbir şey belli etmemeye çalışarak telefonu açmıştım.

-Marita ben geldim ama sen nerdesin?

+Ahh ben tam havuzun yanındayım yani kapıda bekleme içeri geç.

-Peki o zaman geliyorum güzelim...

Güzelim? Demek güzelim? Dudaklarımı ısırarak sakin olmaya çalışmıştım.

+Tamam seni bekliyorum.

-Geliyorum hemen.

Telefonu kapatarak beklemeye koyulmuştum. Hemen yargılamadan onu da dinlemeliydim belkide. Ama yinede sinirime ve kalbimdeki şu karmakarışık duyguya engel olamıyordum.

Taehyungla beraber geldiğini gördüğümde çantamı masadan alarak yavaşça doğrulmuştum. Siyah gömlek ve siyah dar bir pantalon giymişti. Tamamen siyah olmuştu ama siyahlık ona yakışıyordu.

Beni farkettiğinde yüzünde oluşan gülümsemeyi burdan bile farketmiştim. Taehyung ona bir şeyler söyleyerek yanından ayrılmış oysa yalnız devam etmişti.

'Ahh düşündüğümden uzakmış o yüzden gelmek biraz uzun sürdü güzelim'

Açıklama yapar gibi hızlı hızlı konuşarak nazikçe sarılmış ve geri çekilmişti.

'Bir şey mi oldu? Sesin çok tuhafdı. Ve gergin gözüküyorsun'

Birşey söyleyemiyordum çünkü kelimeleri birleştirip o şeyi sormak bile istemiyordum.

'Marita endişeleniyorum gerçekten ne oldu? Kötü bir şey olduysa söyle bana. Kendini kötü mü hissediyorsun?'

Elini omzuma koyarak tüm samimiyetiyle bir cevap beklercesine yüzüme odaklanmıştı.

Tlefonumu  masadan alıp resmi açarak ona doğru uzatmıştım. Telefonu eline aldığı an bir kaç saniyelik sadece ekrana bakmıştı.

"Onunla neden öpüştüğünü sorabilir miyim?"

Sonunda zorlanarakta olsa söylediğim şeyle bakışlarını telefondan kaldırarak bana bakmıştı.

'Marita bu resim hiç hoş gözükmüyor biliyorum ama düşündüğün gibi değil gerçekten'

"Açıkçası bir şey düşünmek istemiyorum bu yüzden de sana soruyorum"

'Bak güzelim. Ben onunla öpüşmedim'

 Ben onunla öpüşmedim'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Different Worlds /Farklı dünyalar |MYG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin