Siwonun bağırmasıyla kulaklarım çınlamıştı adeta. Ahh beni burdada bulmuştu. Eliyle Minah ve Angel'a beni işaret ederek burda olduğumu söylüyordu.
Minahla beraber yanıma geldiklerinde Yoongi yanımdan uzaklaşmıştı.
-Kızım senin burda ne işin var? Biz gelmediğini düşünmüştük
"Siwon ben senin kızın falan değilim. Doğru konuşsana. Ayrıca otobüsü kaçırdığım için bende diğer otobüsle geldim"
-Yani hamamböceklerinin otobüsüyle.
"Kapa çeneni Siwon aralarından biri duyarsa kavga çıkar. Onlara öyle demeyi kes"
Mh-Sen iyi misin Marita. Yani burda..
Gerçekten ne sanıyorlardı ki? Normal çadırda kalıyorduk. Duyanda burada bize zulüm ediyorlar falan sanacaktı.
"Ben iyiyyim. Hatta burası eğlenceli. O yüzden mutluyum burda olduğum için"
-Gidelim Minah. Burda kala kala diğerlerine benzemiş.
"İyi olur. Yani gitmeniz iyi olur sizin açınızdan"
İkiside bana garip bir şekilde bakarak arkasını dönüp gitmişlerdi. Taemin ile göz göze geldiğimde Siwon ve Minahın yanından hızla geçerek benim yanıma geliyordu.
Yanıma vardığında önüme geçerek öfke fışkıran bakışlarını üzetime dikmişti.
+Seninle daha sonra görüşeceğim Marita... Orda yalandan söylediklerinin hepsinin hesabını vereceksin.
"Eğer öyleyse sende şerefsizliğinin ve insanlara yaptığın aşağılık muamelenin hesabını ver olur mu?"
+Benden kork kızım. O güvendiğin baban bile bir şey yapamaz burda bana
'Ama ben yapabilirim'
Yoongi ne zaman geldiğini anlamadan yanıma geçerek kolunu omzuma atmıştı.
'O zaman sende benden kork. Sonuçta en son karşılaşmamızda birşeyler yarım kalmıştı'
Taemin bir iki adım gerileyerek bir bana bir Yoongiye bakmaya başlamıştı.
+Göreceksin Marita... Bu çocuk hep yanında olmayacak işte o zaman göreceksin...
Söylenerek geri geri yürümeye devam ediyordu. Açık açık beni tehdit ediyordu. Şuan ondan korkmuyordum fakat yalnız olduğum bir zaman aptalca bir şey yapmaya kalkışabilirdi.
Sonunda çekip gittiğinde derin bir nefes almıştım.
"Teşekkürler Yoongi"
'O gün yüzünden böyle yapıyor değil mi? Bizi savunup onun suçlu olduğunu söylediğin için. Bizim yüzümüzden başına dert almamalıydın'
"Önemli değil. Doğru olanı yaptım. Şey kolun..."
Kolu hala omzumda duruyordu o yüzden kendine gelerek aniden geri çekilmişti.
~
İlerleyen zamanlarda herkes eğlenceli zaman geçirmek için voleybol ya da futbol oynamaya başlamıştı. Bende not defterim ve kalemimi alarak salıncağın yanına gitmiştim.
Kulaklıklarımı takarak güzel manzara eşliğinde kalemimle bir şeyler karalamaya başlamıştım. Yavaş yavaş bu çizimin Yoongiye dönüştüğünü farkedebiliyordum. Sanırım onu çizmeye çok alışmıştım. Herhalde çizdiğim resimleriyle bir galeri falan açabilirdim.
Öylece çizmeye devam ederken içimdeki garip ürpertiyle başımı kaldırarak etrafa bakmıştım. Sunhee'yi gördüğüm gibi hemen not defterimi kapatarak arkama saklamıştım.
S-Bence saklamamalısın çünkü ne çizdiğini gördüm. Ya da kimi mi demeliydim?
"Güzel..."
S-Güzel mi? Sana onu çizdiğini gördüm diyorum.
"Yani? Gördüysen gördün"
S-Bana bak süslü şey Yoongiden uzak dur anladın mı?
"Pardon? Bana emir mi veriyorsun yoksa ben mi yanlış anladım?"
Gerçekten bu kız kendini ne sanıyordu? Geldiğimde beri ters konuşuyor, garip garip bakıp duruyordu. Şimdide bu...
S-Sana ondan uzak dur dedim. Onun senin gibilerle işi olmaz boşuna hayaller kurma...
"Afedersin ama kendini ne zannediyorsun. Benim annem misin? Yoksa arkadaşım? Ya da çok sevdiğim biri? Kim olarak benden böyle bir şey yapmamı istiyorsun?"
S-Ona söylerim. Eğer ondan uzak durmazsan ondan hoşlandığını ona söylerim.
Ne yani şimdide beni tehdit mi ediyordu? Gerçekten sanırım sessiz durduğum için her söylediklerini yapacağımı falan düşünmüştü.
"Bak Sun hee o patikayı görüyor musun? Hadi şimdi doğruca o yolu takip et, git ve söyle. Herkes de senin söyleyeceğin şeye inanmak için bekliyordu zaten"
Umursamaz şekilde konuştuğum için sinirden deliriyordu ama gerçekten umrumda değildi. Artık fazlasıyla çizgiyi aşmıştı.
S-Onlar bana her zaman inanır görürsün.
Not defterimi cebime koyarak üzerimdeki tozları silkeleyip ayağa kalkmıştım.
"Neden bu kadar sinirlisin? Diyelim ki onu seviyorum sen neden kızgınsın? Ahhh dur tahmin edeyim sende ondan hoşlanıyorsun değil mi?"
Baştan aşağı süzdüğümde yumruğunu sıkarak sinirle bana bakıyordu. Hiçbir şey diyemiyordu çünkü haklıydım.
"Sana bir tavsiye Sun hee... kaç yıldır onun arkadaş çevresindesin. Hepiniz hep beraber takılıyorsunuz. Bunca yıldır sana karşı bir şey hissetmemişse bundan sonrada çok fazla umutlanma...
yanından geçerek gideceğim sırada aklıma gelen şeyle duraksamıştım.
"...haa bu arada Yoongiden uzak dur demiştin... Yoongiye yaklaşan ben değilim"
İşte böyle Marita. Yine okurlar mood
Bu da daha neler neler olacağından haberdar olan yazar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Different Worlds /Farklı dünyalar |MYG|
FanfictionDudaklarımı kanlı dudaklarına bastırdığımda gözlerindeki ifadeyi hiç bir zaman unutmayacağımı biliyordum. Büyük ihtimal o da bu öpücüğü asla unutamayacaktı. Gözlerimi kapattım ve o bakışları sonsuza kadar zihnime kazıdım İki farklı karakterin kendi...