Different Worlds /Farklı dünyalar |MYG|

•50•

"Yine daldın Yoongi. Ne hakkında konuşacağız?"

'Benim hakkımda'

"Senin hakkında mı?"

'Hıhı. Sana sormam gereken  çok önemli bir şey var. Yani senden fikir almak istiyorum'

"Tamam, yani eğer yardımedebileceğim bir şeyse neden olmasın?"

'Peki~, sence birini sevip sevmediğimi nasıl anlayabilirim?'

Yüz ifadesi anında değişmiş bakışlarını  kaçırmıştı.

"Beklemediğim türden bir soru oldu"

'Neden? Sen hiç sevmedin mi?'

Hadi Marita artık gerçeği söyle. Kaçma benim gibi.

"Sevdim. Aslında birini seviyorsan bunu zaten kendiliğindem anlarsın. Önemli nedenlere ihtiyacın yok. İlla bazı nedenlere ihtiyacın varsa birini sevdiğinde kendin bile anlamadan kendini onu düşünürken bulursun,

Onu hep daha çok görmek istersin yani yanına çekildiğini hissedersin. Onun iyi olmasını istersin, ona hiç zarar gelmemesini, bu ve buna benzer bir sürü şey ve en önemlisi birine aşık olursan işte tam şuranda bunu hissedersin"

Elini kalbinin üzerine  koyarak son cümlesini "işte tam burda" diye tekrar etmişti

'O zaman desene ben gerçekten aşık olmuşum'

"Nasıl?"

'Birini sevdiğimi düşünüyordum ve senin söylediklerin düşüncemin gerçekten doğru olduğunu gösteriyor'

Yüzündeki üzüntüyü farketmemek imkansızdı.

"Demek birini seviyorsun, senin adına sevindim duyguların konusunda eminliğe vardığın için"

'Evet bende çok sevindim'

"Peki nasıl biri şu  kız?"

Ses tınısındaki garip buruk ifade bile aslında herşeyi açıklıyordu. Şuan başka birini sevdiğimi düşünüyordu.

'Bilmem tam olarak nesinden bahsetmeliyim? Dış görünüşünden mi yoksa karakterinden mi?'

"Aslına bakarsan sormam saçmaydı. Sonuçta ikisi de beni ilgilendirmez değil mi? Konuşmamız bittiğine göre filme devam edebilirmiyim"

Sinirle aldığı kumandayı elinden çekerek yatağın üzerine fırlatmıştım.

"Sadece filmin devamını izleyecektim"

'Evet biliyorum ama konuşmamız bitmemişti?'

"Seni ve sevdiğin kızı dinlemek istemiyorum"

'Neden?'

Biranda ayağa kalkarak bir kaç adım uzaklaşmıştı.

'Sorun ne Marita sadece hissettiklerimi sana anlatmak istemiştim'

"Neden? Neden bana anlatıyorsun?"

'Senin iyi tavsiye vereceğini düşünmüştüm'

"Biliyor musun? Sen gerçekten tam bir aptalsın"

Hemen dolabı açarak ceketini almış  ve sinirle dolabı kapatmıştı.

'Hey hey ne oluyor? Ceketini neden alıyorsun?'

"Gidiyorum"

'Ama daha ona nasıl açılırım diye  bir kaç tavsiye alacaktım'

"Hala tavisye diyor. Kafayı yiyeceğim. Sen benimle dalaga mı geçiyorsun?