''Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde Şarkılarımda, sözlerimde .'' ÖZDEMİR ASAF..Hatalarım varsa affola... keyifli okumlar dilerim. :))
Zaman bir mum misali eriyerek geçiyordu biz fark etmeden o kadar sessiz bir şekilde ilerliyordu ki damarlarımızda akan kan gibiydi adeta. Bu eve geleli bir buçuk ay oluyordu ve ben bu eve sanırım yavaş yavaş alışıyordum, ama alışmak istemiyordum özellikle Ali'nin o bakışlarına alışmak istemiyordum, bu evden giderken canımın yanmasını istemiyordum arkamda canı yanan, kalbi kırık bir insan bırakmak istemiyordum.
Sıkıntılı bir şekilde nefesimi dışarıya bırakıp aynadaki yansımama baktım, üzerimde gri çizgili bir gömlek ve kot bir pantolon vardı. Saçlarıma elimle şekil verip düzgün durmalarını sağlayıp kâküllerimi de düzeltmiştim. Bugün Ali ile dışarıya çıkacaktık nereye gideceğimizi bilmiyordum ama ilk kez onunla gezmek için dışarıya çıkacağım iççin içimde anlam vermediğim bir kıpırtı vardı. Ellerimi sacımdan ayırırken babamın cayır cayır yanan sobanın üzerinde yaktığı elime takılı kaldı gözlerim, babam yine ondan bana bir hatıra bırakmıştı elimin içinde yanık izleri bırakarak. Benim masalımı bana zehir eden kişi benim öz babamdı bu acı ama gerçekleri yanımda olmadığı halde bedenime bıraktığı izler yüzünden ruhum bir kuyunun içinde cayır cayır yanıyordu onun yaktığı gibi.
Dudaklarımda oluşan acı bir tebessümle başımı yavaşça iki yana salladım, acılarımı dindirmem sandığım kadar kolay olmayacaktı, bana annemin remini bile göstermeyen, annemi ona sorduğum içi n bana bağıran gözleri öfkeyle dolan adam benim babamdı. İki günlük dünyada neden bu cefayı uzatıyordu? Ben istedim ki beni sevsen ama bu isteğimi yakıp kül etmişti.
Yatağın üzerinde duran çantamı ve kabanımı alıp odadan çıkıp beni arabada bekleyen Ali'nin yanına gittim, düşünmekten dolmuş zihnim her an patlamaya hazır bir volkan gibiydi. Arabanın kapısını açıp arabaya bindiğimde Ali'nin arabayı çalıştırmasını bekledim, gözleri bir müddet bende dolaşıp arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.
''Kemerini tek pedaliza.'' Kadifemsi sesi kulaklarımda talan ederken boş gözlerle ona bakıp dediğini yaptım.
''Nereye gidiyoruz.?'' Diye sordum sakin bir şekilde.
''Gidince görürsün.?'' Kaşlarımı çatarak ona baktım.
''Neden söylemiyorsun ki.?'' Gözlerim onun üzerinde dolaştı usulca, yine baştan aşağıya siyah giyinmişti siyah gömlek, siyah pantolon, siyah kaban, hafif uzamış sakalları, alnına sürekli düşen saçları, toprak rengi gözleri ve sağ gözünün altındaki ben ile nefes kesici gözüktüğünü itiraf etmeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHİR
General FictionMutlu musun.?" Diye konuştu titreyen sesiyle, Islak kirpiklerimle ona bakmaya devam ettim. "Mutlusun tabi sen bir tek benim yanımda mutlu olamadın." Beni öldürmek ister gibi söylediği kelimeler nefessiz kalmama neden oldu. Gözyaşlarım usul usul yana...