50.Bölüm: MEMNUN OLDUM CAN

573 492 32
                                    

50.Bölüm:"Belki farklıdır geçtiğimiz sokaklar, açtığımız şarkılar ve okuduğumuz kitaplar. Ayrı evlerdeki terkedilen balkonlardayızdır. Senin benden haberin yoktur, benim sesim gelmez sana. İçine yerleşen o hissi fark ettiğinde seninle beraber anarız eskiyi bir şarkının nakaratında."



İleride ne olacağını düşünmeden sadece ana odaklandığım günlere özlemle baktığımı anladım. Bitmek bilmeyen bu kargaşanın ortasında insanların düşüncelerine göre hareket ettiğimi fark ettim. Ama artık kendim olma adımlarımı hızlı bir şekilde atıyorum ve eskisinden daha mutlu hissediyorum. Her şey bir anda gelişecekse mutlaka gülümsemeliydim gerçeklere.

Can kornaya bastığında hızla arabaya ilerledim. Bedenim biraz üşümüş ellerim titriyordu.

"Hasta olacaksın, istersen eve dönelim."

Koltuğa yerleşip söylediği cümleye ufak bir kahkaha attım. Sonra sırtımı yaslayıp arabayı çalıştırmasını bekledim.

"Gitmiyor muyuz?"

Cevap vermeden arabayı çalıştırdı. Saniyeler sonra tekrar caddeye çıkmıştık. Trafik eskisinden azalmış, güneş tam tepedeydi. Ağaçlar çiçek açmaya başlamıştı. O gün anladım asında, bizim hayatımız da çiçek açacaktı.

Başımı cama yaslayıp bir sonraki gideceğimiz yeri onun seçmesini istedim. Bazen kararları ikimizin vermesi gerekiyordu. Çünkü bu hayatı ikimiz paylaşıyorduk. Birimizin bu ortak alanda kesilen sesi sonra bağırışlara dönebilirdi. Ve bunu istemediğimizin farkındaydım. Çünkü biz bana göre farklıydık. Bu bahsedilen aşk konusunun yaşadığımız devirdeki filmlerinde oynamıyorduk. Tıpkı eski zamanların o saf duygularıyla bahsedildiği gibiydik.

Belki birkaç ayrılık yaşadık, ağladık ve aslında geri dönemeyeceğimizi düşündük. Oysa ki düzeleceğine dair umutlarımızı güçlü tutsaydık daha erken kavuşabilirdik. Ama bu sefer hayırlısıyla yan yanayız. Birlikte ve eskisinden daha güçlü bir bağ var aramızda. Evliyiz, evet unutulmayacak bir nikah oldu. Hayalimdeki gibi bunu torunlarıma anlatmayacağım ama herkes duyacak sesimi. Biz beraberiz, seninle birlikte.

Dakikalar sonra arabanın içindeki sessizliği Can böldü.

"Aslına bakılırsa seni götüreceğim yer şuan kalabalıktır ve o ortama giremem. Bu yüzden sen seç."

Saklandığını unutmuştum. Başımla onay verip gözlerimi kapattım. Sakin ve nezih ortamlardan olmalıydı.

"Sadece ikimizin olduğu bur aktivite yapsak olur mu?"

Başını evet anlamında sallayınca hafifçe gülümsedim. Reddetmiyordu ve bu benim hoşuma gitmeye başlamıştı.

"Tuval yapalım mı?"

Ellerini direksiyona biraz daha bastırıp gözlerime baktı. Bir fikri olduğu belliydi ama söylemekte çekiniyordu.

"Söyle Can, daha güzel bir fikrin varsa onu yapalım."

"Hayır öyle değil sevgilim, sadece uzun zamandır bana güzel cümleler kurmuyorsun gibi hissettim."

Büyük bir kahkaha atıp imayla baktım.

"Bu oyunu siz başlattınız Can bey."

Arabayı ara sokaklardan birine park ettikten sonra bana döndü. Bir müddet yüzümü seyretti. Sonra ellerini saçlarıma götürdü. İlk günküne benzeyen o sözleri biraz olsun değişik hissettirmişti.

"Daha ilerideyim belki sana göre, bir adım daha. Ama inan gelecekte daha çok aşık olacağım sana. Şimdi söndür ışıkları, tam da üşümüşken bedenim hoşça kal de yalnızlığına."

Bulutların ArdındanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin