Selam canlarım. Gecikme için çok çok üzgünüm. Ama bu kadar yoğun bir haftada bir bölüm yazabildiğim için kendime alkış istiyorum gerçekten. Çünkü imkansızı başardım bence.
Burayı fazla uzatmıyorum. Sizleri yorumlara bekliyorum ve çok çok öpüyorum.
Keyifli okumalar
Nisa'dan
Engelleyemediğim heyecanımla pencerenin önünde bekliyorum. Belli etmemeye çalışsam da kızlar bunun farkındalar. Benimle dalga geçmeyi de ihmal etmiyorlar. Arkamdan sürekli gülme sesleri geliyor.
Sonunda dayanamayıp onlara döndüm "Yeter ya ne gülüp duruyorsunuz" Sanki deminden beri onlar gülmüyorlarmış gibi ciddi bir yüz ifadesiyle baktılar bana "Ne gülmesi. Kim gülüyor"
Gözlerimi devirip tekrar pencereye döndüm. Daha gelen giden yok ama beklemek bile iyi geliyor bana. "Can yollarını gözlediğini bilse daha çabuk gelirdi" Danla'nın söylediğiyle ona döndüm.
"Kimsenin yolunu gözlemiyorum ben. Dışarıya bakıyorum sadece" Danla hiç inanmadığını belli eden bir bakış attı ve güldü. Lale ise gayet ciddi bir ifadeyle ayağa kalktı ve yanıma geldi. Ben sorarcasına ona bakarken konuştu.
"Nisa bu tipinle barışamazsın Cemal'le. Seni hemen düzeltmeliyiz" Gözlerimi devirip gülerek Danla'ya baktım "Ben de ciddi bir şey söyleyecek diye bekliyorum ya"
Danla bana katılırken Lale ciddiyetini koruduğu ifadesiyle kolumu tuttu "Ben çok ciddiyim zaten. Yürü bir şeyler yapalım" İtiraz etmenin hiçbir işe yaramayacağını bildiğimden sesimi çıkarmadım ve beni sürüklemesine izin verdim. Danla da peşimizden geldi.
Evden kavga edip çıktığım için buraya eşofmanla gelmiştim. O yüzden önce yüzüme kıyafet fırlatıp giyinmemi söylediler. Söylediklerini yapıp üzerimi değiştirdim. Sonra da Lale beni makyaj masasına oturtup saçımı taramaya başladı.
"Bak makyaj yapmayı aklından bile geçirme sakın. Koşarak uzaklaşırım burdan" Gülerek başını salladı "Öyle bir niyetim yok merak etme" Rahatlayıp tepemde dikilen Danla'ya baktım. Gülerek beni izliyordu "Sen ne gülüyorsun"
Omuz silkip cevap verdi "İnatçı keçi Nisa, konu Cemal olunca hiçbir şeye itiraz etmiyor" Gülümseyip başımı eğdim. Gerçekten öyle. Konu Cemal olunca huylarımdan vazgeçebiliyorum. Onun sevgisi her şeyin üzerine çıkabiliyor.
"Aşk böyle bir şey işte. Sevdiğin insanın uydusu haline geliyorsun bir zaman sonra. Bu kötü bir şey değil ama. Onun yörüngesinde olmak ve görünmez iplerle bağlı olmak çok güzel bir şey. Üstelik karşılıklı olduğu için de dünyanın en güzel tavizi bu"
Lale'nin konuşmasıyla bunun gerçekten de böyle olduğunun farkına vardım. Cemal'e ne kadar kızarsam kızayım onu kaybetmekten korktuğum kadar hiçbir şeyden korkmuyorum. Bunun için de verdiğim tavizlerden şikayetçi değilim. Çünkü aynı duyguları onun da hissettiğini biliyorum.
Lale saçımı taramayı bırakıp tarağı masaya koydu. Aynadan bana bakıp gülümsedi "Şimdi Cemal'e istediğini yapabilirsin" Ben de gülümseyip ayağa kalktım. Danla elinde parfümle yanıma geldi "Şundan da biraz sıkalım"
"Gerek yok. Pek sevmiyorum parfüm sıkmayı. Cemal de pek tercih etmiyor. Zaten alerjisi de var biliyorsun" Danla başını sallayıp onayladı ve parfümü geri bıraktı. Sonra da birlikte salona geri döndük.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERESTİŞ
Fiksi RemajaBirbirinin aynısı olan iki aşık. Kader onları akıllarına hiç gelmeyecek bir yerde birleştirdi. O andan sonra birbirlerinden kopmaları mümkün değildi.