32

876 31 182
                                        

Bu bölümü yazarken çok zorlandım. Garip bir isteksizlik var üzerimde. Normalde üç güne yazdığım bölümü tek bir günde yazmak zorunda kaldım çünkü diğer iki gün çok yoğundum. Bugün atabilmek için de zorlaya zorlaya yazdım. Kıymetimi bilin lütfen.

Neyse sizleri bölüme yönlendirip gidiyorum. Yorumlarda buluşalım lütfen. Tek motivasyon kaynağım o yorumlar. Yazma isteği geliyorsa onlardan sebep. O yüzden lütfen düşüncelerinizi benimle paylaşmaktan çekinmeyin.

Keyifli okumalar

Nisa'dan

Bunaltıcı bir sıcaklıkla gözlerimi açtım. Cemal adeta bir koala gibi sarılmış bana. Hareket edemiyorum yani o derece yapışmış.

Zorlu bir savaş vererek kollarından kurtuldum. Sessizce yataktan kalkarak telefonumu aldım ve odadan çıktım. Bugün çekimim var ama öğlende gideceğim için acele etmeme gerek yok. Aksine Cemal'de evde bugün.

Salona gelip oturdum. Lale'nin ne yaptığını merak ediyorum. Acaba barıştılar mı. Daha erken ama mesaj atabilirim. Belki uyanıktır.

Gülerek telefonu koltuğa bıraktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gülerek telefonu koltuğa bıraktım. Lale daha fazla sinirlenmişti ama benden daha dayanıksız çıktı.

Dün olanları düşündüm. Cemal'e sonsuz güveniyorum. Yalana tahammül edemesem de bu engelleyemediğim bir şey. Ona kendimden bile çok güveniyorum ve bundan dolayı hiç pişman olmadım şimdiye kadar.

Evet dün çok sinirlendim ve aklımdan bir sürü kötü senaryo geçti. O an Cemal mantıklı bir açıklama yapmasaydı her şey çok daha kötü olabilirdi. Neyse ki doğru söylediğinden bir an bile şüphe duymadım.

Salondan çıkıp odaya geri döndüm. Cemal'i uyandırmazsam kahvaltıyı tek yapmak zorunda kaldığı için bir yığın söylenecek. Ama uyandırırsam da tatil gününde erken kalkmış olacak ki bu çok gereksiz bir şey olur.

Ben karar vermeye çalışırken gözlerini açtı. Beni kapıda dikilmiş görünce şaşırıp başını kaldırdı. "Ne yapıyorsun sen orda" Gülümseyip yanına oturdum. "Seni uyandırsam mı diye düşünüyordum"

"Neden uyandıracaktın" Ellerimi dağılan saçlarına götürdüm. Ellerime bakınca suratı komik bir hal aldı ve bu beni güldürdü. "Öğlende çekime gideceğim. Şimdi kahvaltı yapmam gerekiyor. Sen de tek yapmak istemezsin diye düşündüm"

Başını sallayıp onayladı. "Evet birlikte yaparız" Belimden çekip yanına yatmamı sağladı. "Ama şimdi biraz böyle kalalım" İtiraz etmeden göğsüne sokuldum. Kollarıyla bedenimi hapsettiğinde gülümsedim. Bayılıyor sarılmaya.

"Sinirin tamamen geçti galiba" Başımı kaldırıp yüzüne baktım"Gece de geçmişti zaten" Kaşlarını çatıp baktı bana. Sırıtıp kollarından çıkmaya çalıştım ama izin vermedi.

PERESTİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin