Hellooooo canlarım
Nasılsınız görüşmeyeliSize bir bölüm getirdim. Bırakıp kaçıyorum.
Keyifli okumalar
Cemal'den
Paylaştığım fotoğraf ve yazı bomba etkisi yarattı. Herkes yalan söylediği için Barış'ı linçlemeye başladı. Bizim için de sevinip mutluluğumuzu paylaştılar. Herkes onların gerçek yüzünü gördü.
Nisa artık çok daha mutlu ve rahatlamış durumda. O mutluysa ve gülümsüyorsa benim için her şey yolunda demektir.
Akşam yemeğini yiyip film izlemeye başladık. Aslında ikimizin de tarzı olmamasına rağmen ultra romantik bir film açtık. Çünkü bugün ikimiz de birbirimize daha bir başka bağlandık gibi oldu.
Film güzeldi ve tıpkı bize benzeyen bir çift vardı. Kız erkeğe kendi evine taşınabileceğini söyleyince elimdeki mısırı ağzıma atıp sırıtarak Nisa'ya döndüm. Bana bakmıyordu ama gülmesinden onun da aynı şeyi düşündüğünü anlamıştım.
"Bak ne kızlar var. Ne kadar tutumlu görüyor musun. Tam evlenilecek kız" Bana dönüp kaşlarını çattı. Alakayı anlamaya çalışıyor olmalıydı. "Tutumlu mu"
Kafamı sallayıp bir mısır daha attım ağzıma. Kolamdan da içip cevap verdim. "Ayrı ayrı masraf olmasın diye evleri birleştirmeyi teklif ediyor işte." Gözlerini devirip güldü. Artık bu konudan bıkmıştı sanırım."Hiçbir fırsatı kaçırmıyorsun bravo"
"Haklıyım ama. Zaten ya bende ya sende kalıyoruz sürekli. Ayrı uyuduğumuz yok ki. Neden farklı iki ev var. Çok saçma değil mi" Mantıklı konuştuğumun farkındayım. O da istemediğinden değil inada bindirdiği için kabul etmiyor zaten.
"Sen söyledin işte zaten sürekli birlikteyiz. Ayrı kalmıyoruz. Ne bu ısrar" Bu sefer ben gözlerimi devirdim. Benden daha inatçısı varsa o da Nisa'dır.
"Neyden çekiniyorsun Nisa" Yaramazlık yaparken yakalanmış bir çocuk gibi baktı bana. Gerçekten de bazı tereddütleri vardı. Oysa ben öylesine söylemiştim.
Bozuntuya vermeden cevap verdi "Hiçbir şeyden. Neden çekineyim ki" İyice meraklanmıştım. Aklında bir şeyler vardı ve benden gizliyordu. Çenesini tutup bana bakmasını sağladım.
"Nisa seni aynı evde kalmak konusunda zorlamıyorum. Sadece bir öneriydi. Kendini mecbur hissetme sakın" Kafasını olumsuz anlamda salladı. Elimi tutup gülümsedi. "Öyle hissetmiyorum. Zorlamadığını biliyorum"
Fazla mı üstüne gittim diye düşündüm. Sonra aklıma gelen şeyle ona döndüm. "Nisa aynı evde kalmamız bazı şeyleri zorunlu kılmaz. Senin istemediğin hiçbir şey geçmeyecek aramızda" Gülümseyip yanağımı okşadı.
"Kararsız olmamın sebebi o değil. Sana sonsuz güveniyorum ben." Rahatlayıp gülümsedim. Elini öptüm. Sonra söylediği şeyi hatırlayıp sordum "Neden kararsızsın o zaman"
Yüzü düştü. Ben merakla konuşmasını beklerken nihayet cevap verdi. "Aylarca Barış'la aramda bir şey var mı diye sordu insanlar. Aynı evde yaşadığımızı iddia ettiler. Cevaplamadıkça daha da üstüme geldiler. Öyle olmasını istemeyenler linçlediler hep. Şimdi de aynı şey olur diye korkuyorum"
Bütün bu olanlardan ne kadar yorulduğunu ilk kez şuan farkediyordum. Belli etmiyordu ama fazlasıyla bunalmıştı. Hemen sarılıp başını öptüm.
"Nisa emin olabilirsin ki insanlar asla memnun olmayacaklar. Sen ne yaparsan yap aksini isteyenler olacak. Çünkü onların istediği gibi yaşamamızı istiyorlar. Yani bunlara kafanı takıp kendini üzme"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERESTİŞ
Ficção AdolescenteBirbirinin aynısı olan iki aşık. Kader onları akıllarına hiç gelmeyecek bir yerde birleştirdi. O andan sonra birbirlerinden kopmaları mümkün değildi.