Beni çok zorlayan bir bölüm oldu. Umarım siz de okurken benimle aynı duyguları hissedersiniz. Mendil falan bulundurun yanınızda bence.
Neyse uzatmadan kaçıyorum. Keyifli okumalar
Cemal'den
Hiçbir şey boşuna değil. Benim sabahtan beri geçmeyen sıkıntım boşa değil. Olacakların habercisiymiş meğer. Bana uyarıda bulunuyormuş kalbim. Kaldırabileceğinden fazla bir acıyla yüzleşeceksin hazırlan buna diyormuş.
Şimdi ambulansta gözümdeki yaşlardan dolayı bulanık gördüğüm Nisa'nın elini tutuyorum. Ara sıra gözlerini açsa da bilincinin açık olmadığını söylüyorlar.
Kalbimin ritmi hiç değişmezken yolun bir an önce bitmesini istiyorum. Nisa'ya iyi gelecek her neresiyse oraya ulaşmak istiyorum. Neyi olduğunu bilmiyorum. Tek bildiğim iyi olmadığı.
Ambulans durunca hemen inip yardım etmeleri için bağırdım. Nisa'yı indirip hızla hastaneye soktular. Peşlerinden koşarken ne bir ses duyuyordum ne de etrafımdaki insanları fark ediyordum. Bir çok kişiye çarparak ilerledim.
Nisa'yı bir odaya soktular. Ben de girmeye çalıştım ama engellediler. Çaresizce olduğum yerde kaldım. Hareket edemedim. Uyuşmuş gibi öylece kaldım.
Biraz sonra tanıdık bir ses duyunca başımı çevirdim. Berkan ve Lale koşarak yanıma geliyorlardı. Hareket edip yanıma gelen Berkan'a sarıldım. Zaten hiç durmayan ağlamam daha da şiddetlendi.
"Tamam sakin ol. Nisa iyi olacak merak etme. Ona hiçbir şey olmaz" Beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama onun da korktuğu sesinden belliydi. Nasıl korkmaz ki. Abisi değil mi Nisamın.
Ayrılıp kolumdan tuttu ve koltuğa oturttu. O da yanıma oturduğunda konuştum "Ben dayanamam. Onsuz olamam Berkan. Nefes alamam" Berkan'a bakıp çaresizliğimi dile getirdim. Beni anladığını biliyordum.
"Nisa çok güçlü. İyi olacak" Gözüme biriken yaşları silip yere baktım. Lale'nin ağlama sesi geliyordu. Başımı kaldırıp bakmaya cesaret edemedim. "Danla'yı aradım. O da gelecek birazdan. Bekir amcayı da aradım. İlk uçakla gelecekler onlar da"
Tepki veremedim. Tek bir mimiğe bile gücüm yok çünkü. Yapabildiğim tek şey ağlamak. Bir süre sonra odadan doktor çıktı. Hemen ayaklanıp yanına gittik."Nisa iyi mi"
"Durumu hakkında bir şey söylemek şuan için erken. Başına bir darbe almış. Beyin kanaması geçiriyor. Şimdi yoğun bakıma alıyoruz. Biraz sonra size detaylı bilgi verilecektir" Duyduklarımla ayaklarımın beni taşımadığını hissettim. Kendimi bırakmak istedim. Yere yığılmak ve orda kalmak.
Doktor yanımızdan giderken Berkan koluma girince ona baktım. Gözleri dolmuştu ama kendini tuttuğunu görebiliyordum. Odanın kapısı açılınca hemen oraya döndüm. Nisa'yı çıkarıyorlardı.
Yanına gidip elini tuttum. "Benim için dayanmak zorundasın Nisa" Hızla uzaklaşan sedyeyle ellerimiz ayrıldı. Berkan tekrar koluma girip beni oturttu. Ellerimi yüzüme kapatıp ağladım.
Omzumdaki el bana güç verirken kalbimdeki baskıyı geçirmeye yetmiyordu malesef. Başımı kaldırıp karşımda oturan Lale'ye baktım. Göz göze gelince ağlaması arttı ve yerinden kalkıp çıkışa yöneldi.
Başımı eğip ağlamaya devam ettim. Zaten bunu engellemem mümkün değil. Verebildiğim tek tepki bu."Hadi gel Nisa'nın yanına gidelim" Başımı sallayıp onayladım ve ayağa kalktım.
Birlikte yoğun bakımın önüne geldik. Ayakta duracak gücü kendimde bulamadığım için oturdum. Berkan'da yanıma oturdu. Biraz sonra Lale yanında Danla ile birlikte geldi. Danla'yı görünce yine ağlamaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERESTİŞ
Fiksi RemajaBirbirinin aynısı olan iki aşık. Kader onları akıllarına hiç gelmeyecek bir yerde birleştirdi. O andan sonra birbirlerinden kopmaları mümkün değildi.