PERESTİŞ

30

Selam gençler. Ben geldim. Fark etmişsinizdir zaten :))

Sizi oyalamadan gidiyorum. Zaten dünden sonra sinirlerim yeterince bozuk. Biz keyfimize bakalım.

Keyifli okumalar

Nisa'dan

Danla'nın gösterdiği sandalyeye oturdum. Birlikte video çekeceğiz. Aslında ben onun konuğu oldum. Bana makyaj yapacak. Biraz da korkuyorum.

"Hazır mısın Nisa. Çekime başlıyoruz" Başımla onaylayıp yanıma oturan Danla'ya baktım. Kendi alanı olduğu için oldukça rahat görünüyordu.

"Kızım savaşa gelmiş gibi davranmasana. Alt tarafı makyaj yapacağım ve sohbet edeceğiz yani. Hep yaptığımız şey" Gözlerimi devirip önümdeki masayı inceledim. Asla ne işe yaradığını bilmediğim bir sürü şey var burda. Palyaçoya dönmem inşallah.

"Kameraya alıştığım söylenemez" Karşımdaki kameraya bir bakış atıp duruşumu dikleştirdim. Çekime başladıklarında Danla'nın konuşmasını dinledim.

Giriş yapıp benimle ilgili bir şeyler söyledi. Klasik hoşgeldin faslı bittikten sonra tanımadığım malzemelerle yüzüme bir şeyler yapmaya başladı. "Eee Nisa nasıl gidiyor hayat. İlişkin ne durumda.Ben hiç haberdar değilmişim gibi anlat hadi"

Söylediğine gülüp cevap verdim "İlişkim iyi durumda. Tanırsın belki Cemal Can diye bir çocukla beraberim" Başını sallayıp onayladı.

"Evet tanıyorum. Şu şampiyon olan çocuk. Konuşmuşluğum yok ama" Yüzüme sürdüğü şeyleri anlamaya çalışırken oyuna devam ettim.

"Aynen o işte. Bir gün tanıştırırım sizi istersen" Danla kahkahasını tutamayınca ben de ona katıldım. "Can'ın dizisi nasıl gidiyor. Çok görüşemiyorsunuz diye duydum"

Yüzümü buruşturunca Danla diziden memnun olmadığımı bildiği için yine kahkaha attı. Ama insanlara böyle bir şeyi söyleyemezdim tabi. "İyi gidiyor. Çok heyecanlı ve mutlu. Ben de her zaman ona destek oluyorum"

"Tabi bilmez miyim. Her zaman desteğini gösteriyorsun. Özellikle partnerini çok seviyorsun biliyorum" Danla'ya ters ters bakıp masadaki malzemeleri tek tek kurcalamaya başladım.

Önümdeki her şeyi tek tek alıp baktım. Danla gülerek konuştu "Tatlım sen ne zaman çıktın mağaradan" Koluna vurup güldüm.

"Sus ya bilmiyorum işte ne yapayım" göz makyajına geçince sessizce bekledim. Aklıma gelen şeyle güldüm "Senin alt kata taşınma işi ne oldu"

Kaşlarını çatıp uzaklaştı "Seni gebertirim sus" Kahkaha atıp önüme döndüm. Masanın altından bacağıma vurduğunda gülüşüm arttı. "Ne var ya kötü bir şey mi söyledim"

Ayağa kalkıp bana tepeden bakmaya başladı "Dayak istiyorsun sen" Sırıtarak ben de ayağa kalktım. Karşılıklı durduğumuzda artık ben ona yukarıdan bakıyordum.

Kameranın arkasındakiler bu görüntüyle gülerken Danla boyumdan dolayı bana gıcık olup suratını astı ve oturdu. "Eski kilolu halim olsaydı görürdün sen. Üzerine otururdum senin"

Ben de oturup ona döndüm. "Kiloluyken boyun uzun muydu" Ekipten bir kahkaha daha gelince ben de onlara uydum. Danla üzerime atlamamak için zor tutuyordu kendini."Tamam konuyu kapatalım artık yeter"