8. "Kaynaşma"

1.7K 84 8
                                    

Çantamı sırtımda iyice sabitlerken adımladığımda, içerisi gayet sessizdi. İç çekip odama girdim. Çantamı yatağıma atıp banyoya girdim. Kısa bir duşun ardından banyodaki ufak dolaptan her zaman bulunan kıyafetlerimi çıkarıp üstümü giyindim.

Saçlarımı da kurutup topuz yaparken annemin gelişine daha iki saat vardı. Sıkıntılı bir nefes verirken bir yandan da Kara'yı özlediğimi hissediyordum.

Etrafıma kısa bir bakış attıktan sonra masama ilerledim. Ortam hâlâ biraz dağınıktı ve bazı eşyaları nereye yerleştireceğimi bilmiyordum.

Benim kadar olan pufu kucaklayıp masadan indirdikten sonra yatağımın ucuna bıraktım. Etrafıma bakıp yerini değiştirebileceğim her eşyayı oradan oraya savururken nihayetinde odam istediğim gibi olmuştu. Yatağımın kenarındaki küçük cam vitrine babamın kazandığı minik ayıcıkları tek tek yerleştirirken çalan telefonum ile elimdekileri masaya bırakıp ekrana baktım.

Kaşlarım azar azar çatılırken cevaplayıp kulağıma yasladım.

"Baran?"

Kısa bir sessizlikten sonra "Benim." Cevabını vermişti. Kulaklığı telefona takıp cebime yerleştirirken bir yandan da ayıcıkları tekrar elime aldım.

"Nasılsın?"

Göz devirdim. Ciddi miydi o? Mavi olan ayıcıkları arka arkaya dizerken mırıldandım. "Bir kaç saat önce beraberdik, Baran. İyiyim ama sen?"

Onun da göz devirdiğine emindim. Ağzının içinde homurdanıp cevap verdi. "İyi ne olsun. Ne yapıyorsun?"

O sanırım sohbet etmek istiyordu. Öğrendiğim kadarıyla geçen sene arkadaşı okuldan ayrılmıştı o da yalnız kalınca kimseyle arkadaşlık kurmak istememişti. Tabii ki sınıftakilerle iyi anlaşıyordu ancak tam bir arkadaşlık sayılmazdı.

Onun bu gizli isteğine karşılık verdim. "Odamı yerleştiriyorum. Sen?"

Evet, pek başarılı değilim. Aman canım! Zaten hiç de anlamazdım bu işleri. "Oturuyordum. Aklıma geldin, dedim ne yapıyor, bu küçük dövüş delisi."

Güldüm. "İlk kez böyle bir hitap duyuyorum. Sen de pek normal sayılmazsın."

"O nedenmiş?" Sesinden muziplik akıyordu. Ayrıca küçük bir çocukla konuşur gibi sesini değiştirmesini de gözden kaçırmamıştım ama zaten dile dökecek yanı yoktu.

"Hâlâ benimle konuşmaya devam etmen, gözle görülür bir neden." Bir saniye durup devam ettim. "Bay asosyallik abidesi."

Büyükçe bir kahkaha atarken gülüşün arasında "Bu iyiydi." Dediğini duydum.

Bir anda gülüşüm solarken kaşlarım çatıldı ve daha dikkatli dinledim. "Şş..."

"Dedi, gördüğü herkese kötü bakışlar atan kız."

İç çektiğimde konuşmaya devam etmişti. Onu dinlemeye çalışarak yavaş ve sessiz adımlarla banyoya ilerledim. "Bugün söylediklerinden sonra aklıma şey geldi. Babam beni dövüş ve savunma diye bir kursa yazdırmak istiyordu. Kas vesaire için. Hani biraz da kendini koruma da eklenebilir işin içine..." Cümlesi devam ederken ben banyomdaki küçük dolabı çekiştirerek arkasındaki çıkıntıya ulaşmaya çalışıyordum. Nihayet fayansı indirip içerisinde, içinde bayıltıcı kapsüllerin olduğu el tabancasını çıkardım.

Gerçek mermiler için yaşım tutmuyordu.

"Ben de senden bu konuda yardım istiyordum." Banyodan yavaş adımlarla çıkarken neredeyse dikkatim dağılıyordu. "Olur, yardımcı olurum."

ÜSTEĞMENİN KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin