6.bölüm: "biri Onları Benden Almaya Çalışıyordu"

62 10 2
                                    

Yere yığıldım o an, hıçkıra hıçkıra ağlıyordum sadece. Heryer cam kırıklarıyla doluydu. O sırada cama yapışmış bir postit gördüm. Zorla ayağı kalktım ve cama gittim, postiti okumaya başladım.
Tek başına yaşamaya alışsan iyi olur.
Postit de aynen böyle yazıyordu, bir anlık şokla postite bakarken bağıra bağıra ağlmaya başladım. Neydi bu şimdi? Onlarla olan fotoğraflarım kırlımıştı, ve biri bana onlarsız yaşamam gerektiğini söylüyordu. Biri onları benden almaya çalışıyırdu.. Hıçkırıklarımın arasında cebimden telefonu çıkartıp Emir'i aradım hemen
"E-emir buraya g-gelin, sorma lütfen, Emir buraya gelin, tamam" ağlayarak telefonu kapattım. Emir delirmişti. Buraya yakınlarmış. Birazdan gelirler. O sırada duvara yaslandım ve yavaş yavaş aşşağı kaydım. Ağlıyordum, deli gibi ağlıyordum. Hepsini aynı kişi yapmıştı, bu apaçık ortadaydı . İlk baş bizi aynı sınıfa kilitledi, sonra da bizi birbirimizden ayırmaya çalışan hamleler yaptı. Doruk'u yaraladı, beni onlardan ayırıp tuvalete kilitledi, şimdi de onlarsız yaşamamı söylüyordu, fotoğraflarımızı kırmıştı.. Zilin sesiyle ağır ağır ayağa kalktım. Zorla merdivenlerden inip kapıyı açtım ağlayarak.
"selin ne oldu? Emir delirmişti bu çok belliydi.
" seloş korkutma bizi! Doruk'ta aynı şekilde.
"seloş Allah aşkına ağlamada anlat!" Can'a döndüm
"odama çıkın" hepsi koşa koşa odama çıkarken peşlerinden ağlsyarak ilerliyordum. Hepsi odama girdi, birkaç saniye sessizlik oldu.
"ne oldu burda selin!" Emir'e döndüm, bilmiyorum der gibi başımı salladım.
"seloş kim yaptı bunu!
" bilmiyorum Kerem bilmiyorum, geldiğimde böyleydi." ağlamaya devam ediyordum. Emir notu fark etti o an, nota doğru ilerledi ve okuduktan sonra bağırdı.
" oruspu çocuğu! " hepsi nota doğru ilerleyip notu okudu.
" kim yapıyorsa çığrından çıktı artık bu iş! " Kerem haklıydı, bu iş çığırından çıkmıştı.
" abi bunu bize kim niye yapmak istesin ki?
Ah bir bilsem Can, bir bilsem..
" selin sakin olurmusun biraz,kimse hiçbirşey yapamaz"
"ya Emir görmüyormusun odanın halini, notu, nasıl sakin olayım!" ağlamaya devam ediyordum hala, deli gibi ağlıyordum..
Hepsi birden gelip bana sarıldı. Bende onları sımsıkı sardım. Ağlıyordum, sadece ağlıyordum.
"şimdi ben buraları topluyorum, Doruk sende o notu at, Can ve Kerem sizde Selin'i sakinleştirin" Emir'in sözüyle herkes harakete geçti. Can ve Kerem beni alıp aşağı indirdiler, solondaki koltuğa oturttular.
"Can su getirsene" can ayağı kakıp mutfağa gitti, elinde suyla geri döndü.
"al seloş, ağlama lütfen" Emir ve Doruk aşşağı indi. Emir cam kırıklarını çöpe atarken Doruk da notu yırtıp çöpe atıyordu.
" selincim sakin olur musun lütfen"
Gözyaşlarımı silip burnumu çeke çeke konuşmaya başladım
"Emir,ben çok korkuyorum"
"korkma güzelim" diyip başımı göğsüne yasladı şefkatle, kalbi yine hıpızlıydı. Biraz sakinleşmiştim artık ağlamıyordum ama içimde kıyamet kopuyordu. Yavaşça başımı çektim Emir'in göğsünden.
"bize kimse birşey yapamaz, değil mi? "
"yapamaz" Emir'in dudaklarından beni rahatlatan o cümle çıktı. Biraz sakinleştim.
"kızım ayırmaz kimse bizi" Kerem haklıydı, bizi hiçbir güç birbirimizden ayıramazdı..
"annen gil gelene kadar buradayız." Emir'e bakıp tamam dercesine başımı salladım. Herkes annesini arayıp haber verdi. Odadan çarşaf getirip oturma odasındaki koltuklara serdim. Hepsi bir koltuğa uzandı.
"sizce bu işin arkasında kim var?" emin ol Kerem bilmeyi çok siterdik.
"bilmiyorum ama umarım başka birşey olmaz. O not aklıma geldikçe kötü oluyorum"
" hiçbir şey olmicak, merak etme." Emir'in yüzüne bakıp buruk bir gülümsemeyle yüzüne baktım.
"ne yersiniz?"
"sen elleme ben hallederim"
"gerek yok Emir, ben yaparım"
"sen elleme" sen elleme dedi bir kere bana, daha da birşey yaptırmazdı.
"makarna yapıyorum?"
"abi yoğurtlu yapsana ya"
"tamam" Emir mutfağa geçti.
"bir el pubg atalım mı kardeşim?"
" bir şartla?"
" tamam abi ya öldürmem kimseyi"
" leşlerimi çalıcaksın biliyorum ama oynicam yinede, sıkıldım"
"hadi sizde girin oyuna" hayır der gibi başımı salladım.
"kerem sen?"
"yok siz girin" beni yalnız bırakamazdı ki, hiçbiri kıyamazdı bana. Kerem'in dizine yattım ve gözlerimi kapattım.
" uyuyan güzel, uyansan mı artık?" Emir'in sorusuyla yavaş yavaş gözlerimi açtım. Emir karşımda dikilmiş beni uyandırmaya çalışıyordu. Kerem de saçlarımla oynuyordu.
"hazır mı?"
"evet" yavaş yavaş kalktım Kerem'in kucağından. Kerem bana doğru gülümsedi.
"lan öldürürdüm ben,sen niye aldın ki abi ya!"
"hayatını kurtardım kardeşim, rica ederim"
"siktir git can ya, her seferinde aynısını yapıyorsun abi!" Can sırıtıyordu, Doruk'un sinirlenmesi onun çok hoşuna gidiyordu.
"kapatın telefonları hadi, masaya"
" Emir ben bunla birdaha bişe oynamam zaten abi ya" sinirle telefonu kapattı ve masaya oturdu. Can'ın birdahaki pubg oynayalım mı sorusuna yine evet diyecekti, bu hep böyle olurdu zaten. Bunu kendisi de biliyordu.
"tamam abi sakin ol ya"
"sen beni delirtip delirtip sakin ol demeyi alışkanlık haline getirdin can!" hepimiz hafiften gülümsüyorduk. Masaya geçip oturduğumuz sırada Emir de yemekleri koyuyordu.
"çok acıktım" diye mırıldandım.
"abi o gün bir film izledim, adam süper güçlerini kontrol edemiyordu,sonra kendisini patlattı film bitti. Çok saçmaydı abi ya" Kerem'in sözüne hepimiz koca bir kahkaha attık. Emir hepimizin tabaklarına yemeği koyup oturdu. Hepimiz yemeye başladık.
"hamarat kardeşim benim!" sırıttım. Bu halde bile beni güldürmeyi başarıyorlardı. Babamın arayışıyla telefonu elime alıp açtım.
"alo, iyiyim baba sen," dondum kaldım o an. Bana başımıza birşey gelip gelmediğini sordu, bir şey mi biliyordu?
"hayır baba neden ki? Evet yanımdalar, doğru söylüyorum baba, yemek yiyoruz şimdi, tamam, görüşürüz." babam neden durduk yere bana böyle bir soru sordu ki?
"selin ne oldu, yüzün düştü biraz?" Kerem'e döndüm.
"babam..başımıza birşey gelip gelmediğini sordu" sessizlik.
"neden?"
"bilmiyorum" sessizlik.
"şuan bunları düşünmenin sırası değil, nasıl olmuş yemek?"
"çok güzel olmuş Emir'cim"
"afiyet olsun seloşcum" birbirimize gülümsedik.
"bu çocukta gelecek var." Doruk'un sözüne hafif bir kahkaha attım. Yemeklerimizi bitirip oturma odasına geçtik. Emir'in göğsüne yaslandım. Kalbi yine çok hızlıydı.
"siz oturun ben karpuz getireyim" Emir mutfağa gitti. Elinde karpuz tabaklarıyla geri döndü. Herkese karpuz verdikten sonra kendininkini sehpaya koyup benim tabağımı eline alıp çekirdekleri temizlemeye başladı. Karpuzu çok severdim ama çekirdekli yiyemezdim. Çekirdeklerini çıkarmaya üşendiğim için Emir çıkarırdı bana çekirdekleri,bu hep böyleydi.
"al bakalım"
"teşekkür ederim" karpuzumu alıp yemeye başladım.
"özür dilerim" diye mırıldandım.
"ne için?"
" geçen günki.. Ege olayı." sessizlik.
"anlamıyorsun değil mi?" yüzüne meraklı gözlerle baktım.
"neyi?"
"birisinin sana aşık olduğunu"
"ilk baş çok dostça yaklaştı, bende niyeti öyle değildir diye düşündüm."
"biraz gözünü aç selin, etradında kalbine girmeye çalışan kişileri gör"
" Ege'ydi işte, sonradan fark ettim onu da, asla kalbime almam ama" sessizlik.
Başımı omzuna yasladım, birkaç saat öyle geçti.
"saat 00:00 olmuş, yatıyorum ben" Doruk' a dönüp başımı salladım ve doğruldum.
"bende uyuyacağım"
"iyi geceler" diyip gülümsedi bana. Ve yanımdan ayrılıp bir koltuğa geçti. Gözlerini kapattı. Bende uzanıp gözlerimi kapattım. Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu ve burnuma mis gibi kokular geliyordu. Doğruldum ve etrafıma baktım.
Hepsi uyuyordu. Emir ise ortalıkta yoktu. Mutfağa gittim. Emir mutfakta kahvaltı hazırlıyordı.
"günaydın"
"günaydın uyuyan güzel" gülümsedim
"off çok güzel görünüyo herşey"
"diğerlerini uyandır sonra da buraya gelin.
İçeriye gittim.
" Kerem uyan hadii"
"kerem!"
"kereeemmmm" gözlerini açtı hafiften "günaydın" gülümsedim
"günaydın"
"Doruk uyannn" sallıyordum Doruk'u
" Doruk uyansana abi"
" Doruuuukkkkk" gözlerini açtı.
"gözlerim yaşardı şuan, selin benden önce kalkmış!"
"tabi oğlum ne sandın"
"caaaaannnnn"
"cannnnn"
"can uyannn" can yerinden sıçradı.
"ay selin sen miydin"
"kim olabilir can"
"karınca adam" anlamsız gözlerle baktım Can'a
"karınca adam mı?" kıkırdadım
"rüyamda bir adam vardı. Dev bir karıncaya dönüşüp beni kovalıyordu." çok büyük bir kahkaha attım.
"hadi kalk, karınca adam uyuyanları yiyormuş!"
"selin öyle demesene kızım ya, bir garip oluyorum" yine kahkaha attım ve mutfağa doğru ilerledim ve masya oturdum, hepsi tek tek oturdu masaya
"obaaa mis gibi olmuş masa"
"dimi ya" diyerek Doruk'a döndüm. Doruk da yumurta yiyordu.
"cumartesi günlerini çok seviyorum, keşke her gün cumartesi olsa"
"sana katılıyorum seloş, keşke her gün cumartesi olsa" Doruk ağzına yumurtaları doldururken konuşuyordu, dedikleri zar zor anlaşılıyordu
"Doruk konuşma da yemek ye, boğulacaksın."
"haklısın, sustum" gülümsedim
"abi biryerlerden karınca adam çıkıcak diye çok korkuyorum ya, hala etkisinde kaldım."
Büyük bir kahkaha attım. Hepsi soran gözlerle bize baktı
" Can rüyasında bir adam görmüş, adam dev bir karıncaya dönüşüp Can'ı kovalıyormuş" gülmekten zar zor anlattım. Can dışında Hepsi kahkaha atmaya başladı. Bir süre kahvaltı yaptıktan sonra tıka basa doyduğumu hissettim.
" eline sağlık Emir" gülümsedim
"afiyet olsun" gülümsedi. Herkes doyduktan sonra birlikte sofrayı topladık.
" ellerine sağlık hamarat kardeşim"
"afiyet olsun beceriksiz kardeşim"
"abi niye öyle dedin ki şimdi" Doruk'un sözüyle hepbirlikte kahkaha attık. İçeri geçip oturduk.
"abi çok sıkıldım ben ya, dışarı çıkalım"
" afferim lan Doruk ilk defa haklısın, çıkalım biryerlere gidelim" bu fikir hoşuma gitti.
"evet evet, bizim herzaman gittiğimiz bir çay bahçesi vardı, oraya mı gitsek?" hepsi çok mutlu olmuşa benziyordu
"çok yaşa seloş!
" evet evet oraya gidelim." hepimiz ayağı kaltık ve dışarı çıktık. Çay bahçesi çok uzak değildi, yürünebilecek mesafedeydi. Ve ben yürümek istiyordum, kafamı dağıtımaya ihtiyacım vardı.
"yürüyerek gitsek?"
"iyi olur kafamız dağılır hem" Emir de istiyordu yürümeyi, sadece biz değil, diğerleri de istiyordu bundan eminim.
"tamam o zaman yürüyoruz?"
"evet seloş" yüürmeye başladık. Yan yana dizilmiş yürüyorduk. Güneş batıyordu, gökyüzü o kadar güzeldi ki.. Bu yürüyüş bana çok iyi gelmişti, sadece bana değil diğerlerine de iyi gelmişti hissediyorum.
Şu son günler bizi çok sıkmaya başlamıştı, bilmediğimiz bir oyunun içindeydik...

İNTİKAM OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin