Hoş geldiniz ❤Medyada Emre var. Yine karakter seçim kurulu başkanı @minikpoca 'nın eseridir, teşekkür ederim ❤
Tanıtım bölümünü unutanlar için: Esas erkeğimiz Emre değil Akın :)
"Eylül geldi, artık öğrenciler işi bırakmaya başlar." dedi.
Burada çalışanların bir kısmı öğrenciydi ve dediği gibi de daha okul başlar başlamaz istifa etmişlerdi.
"Evet ama ben hep kalacağım. Muhteşem değil mi?" dedim sahte bir sırıtışla.
"Çalışan azalır evet ama müşteri de azalır. Bu mevsim işten çıkarma mevsimidir bizim için." dedi.
"Kibarca bana yakında kovulursun mu dediniz?" dedim içimi korku bürürken.
"Kibarca..." diyerek onayladı beni.
"Daha işe gireli ne kadar oldu ki? Bu haksızlık değil mi?" diye kızdım ona.
"Sen sözleşmeli personel değilsin Kiraz, yevmiyeyle çalışıyorsun. Senin gibi çalışanların hepsi aynı duruma maruz kalır." dedi. Ruhsuz pezevenk. Daha kaç dakika oldu işe ihtiyacım olduğunu kendi ağzınla söyleyeli?
Hep öyle olur ya zaten, ihtiyacınız olduğunu öğrendikleri anda ihtiyacınız olan şeyi elinizden alırlar. İşi, sevgiyi, yuvayı...
Burnumdan soluyarak baktım ona.
"Kızma bana, en azından haber verdim. Hem belki seni başka bir işe yönlendiririm." dedi.
"Başka iş..." dedim kaşlarımı çatarak.
"Daha büyük işleri olan tanıdıklarım var. Senden de memnunum, kefilim yani sana. Onlarla konuşabilirim." dedi. Asla yumuşamadı kaşlarım. Çakal herifin aklından ne geçiyor bilmiyorum ama tekin olmadığına kalıbımı basarım. Kefil olacak kadar iyi bir çalışansam kendi yerinde çalıştır değil mi?
"Hadi şimdi işinin başına geç. Sonra konuşuruz bu konuyu." dedi. Hırs bedenimi kaplarken geçtim kafeye.
İçimde inanılmaz bir sıkıntı vardı, inanılmaz. İşsiz kalmak bitirirdi beni. İş bittiği an sokak bile benim için lüks olurdu. Kirası, faturası, yemeği, okulu... Zaten yaşadığım şartlar belli, bir de... Sakin ol Kiraz. Şimdi işini güzel yap ve bahşiş kazanmaya çalış en azından.
Yine geçirdim önlüğümü üzerime ve gıkım çıkmadan tüm gün çalıştım. Burada yediğim tek öğünle de idare ederek açlığımı bastırdım. Yorgun ve aç geçen güne dolu dolu bir yemek molası beni toplamıştı.
Çıkış saatim geldiğinde de Mert çakalından paramı aldım ve konuşmadan çıktım. Hayır ona tavır yapmıyordum, karşılaştığım şeyin korkunçluğu beni herkese karşı saldırgan yapmıştı sadece. Bir insan her yerden tekme yer mi ya? Gerçi kendi yuvasından tekme yiyen her yerden yerdi değil mi?
Caddeye çıkınca başka iş arasam mı diye kafelere şöyle bir bakmadan geçemedim. Gözümle ilan asılmış mı diye kontrol ettim hepsini ama Mert haklıydı, herkes işçi çıkarıyordu. İlan asmak şöyle dursun, bir gencin işten çıkarıldığına gözümle şahit olmuştum bile.
Mert bana iş vaad etti yarım yamalak ama güvenmedim. Kim kime babasının hayrına yardım eder bu devirde? Çıkarı olmasa kefil olmak falan... Yemezler. Gel gelelim caddeyi incelediğim de başka bir kapımın da olmadığını açıkça gördüm.
Yine kendimi anneme yurtla ilgili yalanlar sıralarken evin önünde buldum. Babam kahveye gittiği için gece evde yokmuş. Annem de aramış hemen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUHBİR (Tamamlandı)
Action+18 içeren bölümler vardır. Bölüm adı yanında belirtilmiştir. -Bir gün ölürsem, günlüğümü okumadan gömmeyin beni. ~~~ "Eyvah!" diye bağırdı taksici, adamın aracının halini görünce. "Çek sağa! Yardım edelim!" dedim telaşla. "Abla görmüyor musun? A...