Hoş geldiniz ❤
Dananın kuyruğuyla ilgili derin mevzular içeren bir bölüm 😂
"Hadi o zaman, şu muhbiri enseleyelim." diyip ayaklandım.
Kapıyı açtığımda Emre koridorda volta atıyordu. Yüzüne bile bakmadan toplantının yapılacağı üst kata çıktım.
Dikdörtgen masanın önünde büyük bir ekran vardı. Wifi ağına bağlanıp telefonumun ekranını televizyona yansıyacak şekilde ayarladım. Herkes gelene kadar da kapalı tuttum.
Tam söylendiği gibi saat tam birde herkes masanın etrafındaydı. Uğur baş köşeye oturmuş, sırtı ekrana dönmesin diye sandalyesini hafif yan çevirmiş, yayvan bir şekilde oturuyordu.
Emre ve ben oturmak yerine cam kenarında ayakta dikilip onları izliyorduk. İkimiz de kollarımızı göğsümüzün önünde birleştirmiş sinsi sinsi sırıtıyorduk. Ona hâlâ çok sinirliyim ama masada duran Anka'ya baktıkça keyiften Emre'yi bile görmedi gözüm.
"Bu acil toplantının sebebi ne?" dedi masadakilerden biri.
"Sebebi, müjdeli bir haber." dedi Uğur gururla. O böyle diyince masadakilerin gergin yüzleri gülümsedi.
"Biliyorsunuz ki uzun zamandır diken üstündeyiz." diyip konuşmasına başladı Uğur.
"Ne bakıyorsun?" diye tersledim sessizce Emre'yi. Gözleri üstümdeydi. Yüzümü ezberler gibi bakıyordu bana.
"Muhtemelen seni son defa görüyorum. Doya doya bakayım."
"Ne güzel dövmüşler seni öyle. Sanat eseri gibisin, rengarenk. Sevgilim, sevgili değil Picasso mübarek!" dedim ona bakmadan.
"Hak ettim." diyip sustu.
Bir süre Uğur'un gereksiz şovunu izledik. Şovu kesse de gitsek.
"Pişt!" dedim Emre'nin kulağına.
"Söyle güzelim."
"Güzelin senin babandır." dedim tükürür gibi. Gülüp "Efendim, söyle." diyerek düzeltti.
"Korumaları bu kata çağır. İşler kızışacak. Adam anladı ifşa olduğunu. Topuklayacak." dediğimde telefonundan kimseye çaktırmadan birilerine mesaj attı Emre.
"Ve işte bugün o köstebekten kurtulacağız!" dediğinde Uğur, ekranı açmam için gözüme baktı.
Birkaç adım da yanına girip televizyonun açma tuşuna dokunurken parmağım "Anlaşmaya sadık mısın?" diye fısıldadım kulağına.
"Sözüm söz. Bu beni son görüşün."
"Sana güvenmiyorum ama sözün söz." diyip samimiyetsizce gülümsedim ve ekranı açtım.
Ekrana yansıyan muhbirin dosyası oldu. Adı, kod adı, yaşı, kimlik bilgileri, özel hayatı, ne zaman muhbir olmayı talep ettiği, tanık korumada nerede saklanacağı, emniyete giriş çıkışı...
Herkesin gözü ekrandayken Anka telaşa kapılıp ayaklandı ve kaçmak için kapıya yöneldi. Masadaki diğerlerinin eli silahlarına giderken Uğur "Durun!" dedi gülerek. Durun çünkü buradan dışarı çıkamayacak.
Tam da beklenilen üzere korumalar Anka'yı yaka paça tıktı tekrar odaya. Uğur yerinden kalkıp onun yanına giderken eli silahındaydı.
"İs! İnfaz izlemek istediğine emin misin?" diye sordu. Ne alaka?
"Çekemem kanlı kanlı ıy..." dedim yaslandığın duvardan ayrılıp omuzlarımda toz varmış gibi yalandan silkelerken.
Daha sonra masadakilere dönüp "Bana ayrılan sürenin sonuna geldik." dedim derin bir iç çekerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUHBİR (Tamamlandı)
Aksiyon+18 içeren bölümler vardır. Bölüm adı yanında belirtilmiştir. -Bir gün ölürsem, günlüğümü okumadan gömmeyin beni. ~~~ "Eyvah!" diye bağırdı taksici, adamın aracının halini görünce. "Çek sağa! Yardım edelim!" dedim telaşla. "Abla görmüyor musun? A...