Bana Aşıksın!

6✴Bölüm "Ödeştik!"

İYİ OKUMALAR :))

"Güzel gülüyor olabilirsin,ama sana bu yüzden aşık olacağımı sanıyorsan,yanılmıyorsun"

Sedatın kolumu kavramasıyla onu sarılmam bir oldu. Ona sarılmak çok farklı bir duyguydu. Onun o erkeksi ve odunsu parfüm kokusu genzimi yakarken bir yandanda nefesimin kesildiğini hissedebiliyordum. Geri çekildiğimde bana anlamsız gözlerle bakarken

"Özür dilerim" diyebilmiştim sadece hıçkırıklarımın ve göz yaşlarımın arasından.

Ne yaptığımın farkına varınca bütün vücudum utançla kavrulmuştu adeta yanaklarımın kızardığını anlamamak güç değildi.

"Bu ne içindi şimdi?" dedi sedat gülerek. O gülerken sanki içimi bir huzur bulutu kaplıyordu. Fakat ben bu yaşadığım şeye anlam veremiyordum adlandıramıyordum. Sahi bu özür ne içindi? Ona sarıldığım için mi? Artık saçmalamayı kesip cevap vermeliydim

"Cevabını bildiğin soruları sorma" dedim. Vücudunda duran ellerimi geri çekerek. Oda bu konuyu fazla ilerletmemek ister gibi bir hali vardı sanki. Elindeki elbiseyi elime tutuşturdu "dene" diyerek beni iteledi.

Kabine geldiğimde elbiseyi kılıfından çıkarttım. Elbise çok güzeldi gerçekten çok güzel sade ve fazlasıyla asil duruyordu beyaz olmasına karşılık. Üstümdeki kıyafetlerden kurtularak elbiseyi giydim. Sedat gerçekten çok zevkli bir insandı. Bedenimide her seferinde tutturması oldukca hoşuma gidiyordu.

Kabindeki topuklu ayakkabıyı giyerek elbisenin yere sürünmesinden kurtulmuş oldum. Kabinin kapısını açıp ilerlemeye başladım. Gözlerim etrafı analiz ederken bir taraftanda sedatı arıyordu. Arkası dönük aynada papyonunu düzelten sedatı gördüğümde ister istemez yüzümde küçük bir gülümseme oluşmuştu.

Sanki bir şeyler yolunda gitmiyor gibi bir hali vardı. Yanına yaklaşıp omzuna dokundum. Beni hemen fark ederek arkasına döndü. Siyah takım elbisenin içinde en az benim kadar hatta benden daha da asil bir duruş sergiliyordu. Gözlerimin bana oyun oynadığını düşünüyordum.

Ayrıyetten ceketin yaka kısmına yakın olan cep bölümüne iliştirilmiş olan beyaz lale ise fazlasıyla sexy bir görüntü sergiliyordu. Ne yapmıştı bu adam bana ilk gördüğümde nefretle baktığım adama şimdi ise hayranlıkla bakıyordum.

Hala papyonuyla uğraşırken elini papyonundan iterek düzelttim. Şimdi tam olmuştu asil ve sert duruşunun yanında papyon onu şirinlik göstergesinin zirvelerine taşıyordu.

"Şimdi oldu" demiştim. Daha doğrusu hayranlıkla ona bakan aklımdan sadece bu kelime çıkabilmişti.

"Çok güzelsin" dedi. İnci gibi dişleriyle fazlasıyla mükemmel bir görüntüye sahipti gülümsediği zaman. İçimden hadi bir daha dememek için kendimi zor tutuyordum.

"Ya ne demezsin. Hadi artık çıkartalım şunları" diyerek ordan uzaklaşmıştım. Çünkü biliyordum ki eğer biraz daha kalırsam kendime hiçbir şekilde hakim olamayabilirdim.

Kabinde hemen üstümü değiştirip kabinden çıkmıştım. Kasanın orda beni bekleyen sedatı görünce hızlı adımlarla sedatın yanına ulaşmıştım. Cebimdeki cüzdanımdan kredi kartımı çıkartıp yetkili bayana yönelttim. Sedatın kolumu sıkıca kavramasıyla mağzadan çıkış yapmış olduk.

Bu adamın dakikası dakikasını tutmuyordu. Biraz önce bana gülücükler saçan adam şimdi ise beni sürüklemekten beter ediyordu. Sonunda durmak aklında gelmişti sanırım.

"Ayça bunu bir daha sakın tekrarlama sakın" dedi. İşaret parmağını bana doğru sallayarak.

"Neyi?" dedim anlamsız gözlerimi ona çevirerek.