Bana Aşıksın!

65✴Bölüm "Sona erdi!"

"Hayat gel şaşırt bugün beni"

✴

Gözlerimi araladığımda güneş sanırım yeni doğuyordu. Güneşin İstanbul boğazını es geçerek yatak odasına sızan ışıkları gözümü alıyordu. Zorda olsa elimi belime koyarak doğruldum. Saate baktığımda beşi geçiyordu. Elimi karnıma koyarak derin bir nefes aldım.

Tam tamına 7 ay 10 günlüktü kızımız. Tam 2 ay kalmıştı. Karnımda kıpırdanışlarını hissediyordum. Kesinlikle mutluluk buydu. Karnında sevdiğin adamdan bir parça üstelik bir canlı. Adına karar vermiştik. Denizin isminede uyumlu olacağını düşünmüştük.

'Ezra'

Sedat bu ismi Denizi parka götürdüğümüzde küçük bir kız çocuğunda duymustu ve beğenmişti. Bana danışmasıyla karar vermiştik. Güzel bir isimdi.

Yatakta yan döndüğümde Sedatın hala uyuduğunu gördüm. Öyle güzel uyuyordu ki! Saçları karışmış ve önüne doğru dökülmüştü. Ağzı çok hafif aralı düzenli nefes alıp veriyordu. Yaz dolayısıyla üzerinde birşey yoktu. Üzerimizdeki örtü beline kadar örtülüydü. Bir eli yastığın altında diğer eli ise karnımdaydı. Fakat ben doğrulduğum için karnımdaki eli bacaklarımdaydı. Elimi yüzünde gezdirdim.

Bu adamla tam tamına 2.5 sene önce tanışıp evlenmiştim. Hayatıma girdiği günden bu yana beni bir kez olsun aldatmamış ve sadık kalmıştı. Derin bir iç çektim. Bu uykulu haliyle bile benim beğeni dolu gözlerim ondan başkasını görmüyordu. O kadar masum uyuyordu ki. İnsanın içine sokası geliyordu.

Yatakta tekrat yerimi alarak ona doğru yaklaştım karnımın izin verdiği kadarıyla. Elimi hala yüzünde gezdiriyordum. Yaklaşıp hafif aralık olan dudaklarına dudaklarımı bastırıp geri çekildim.

Bu hareketime biraz uyanmaya çabaladı Sedat ve gözlerini araladı. Oda benim gibi odaya vuran güneşten rahatsız olmuşa benziyordu. Gözlerini kapatıp tekrar açtı. "Neden uyumuyorsun?" diyerek gözlerini ovuşturdu.

"Uykum kaçtı. Seni izliyordum"

"Beni öperek mi izliyorsun? Saat kaç?"dediğinde gülerek telefona tekrar uzandım ve saate baktım.

"Beş'i yirmi geçiyor"

"Çok erken daha biraz daha uyumalısın"diyerek kolunu belime doladı

"Uykum yok"

"Eğer beni biraz önceki gibi öperek seyrediceksen bana uygun"dedi yarım ağız gülerek

"Bir insan uykuluyken bile aklı sevişmekte olabilir mi? Gerçekten çok fenasın"

"Güzelim. Şaka bir yana uyu. Sonra bütün gün sarhoş gibi geziyorsun"

Haklıydı. Uyumadığım zamanlar çok yorgun ve bitkin düşüyordum. Her bulduğum fırsatta Denizin odasında salonda heryerde uyuya kalıyordum ve Sedat buna birçok kez şahit olmuştu.

"Haklısın ama..."

"Aması yok. Uyu. Saçınla oynamamı istermisin? Daha rahat uyursun belki"

"Olabilir"dediğimde beni kendine çekerek kafamı göğsüne yasladı. Ve ellerini saçımda gezdirmeye başladı.

"Yine o saçma sancılardan gelmiyor değil mi?"diye sorduğunda son bir kaç günü değerlendirdim.

Bir hafta içinde 3 kez sancılanmıştım. Ve hastaneye gitmek zorunda kalmıştım. Ama son bir haftadır böyle bir durum yoktu Allahtan.

"Yok. Son bir haftadır kendimi iyi hissediyorum. Sancım yok"

"Neden böyle oluyor anlamıyorum. Deniz de böyle şeyler olmamıştı"