41✴Bölüm "Doğum günü"

8.7K 317 16
                                    

Sabah kalkar kalkmaz ilk olarak telefonumdan takvime baktım. Evet doğru Sedatın yarın doğum günüydü. Bunun için Ömerle plan yapmalıydım. Hatta Haleyi dahi çağırmalıydım.

Sedat kesinlikle gitmiş olmalıydı. Saat onikiyi beş geçiyordu. Haleyi aramalıydım. Bir hafta önce konuştuğumuza göre iki gün önce İstanbul da olması gerekiyordu.

Elimi komidine uzatarak telefonumu aldım. Rehberden Halenin ismini bularak aradım.

Uzun bir çalıştan sonra telefonun diğer ucundan sesini duydu. "Efendim canım"

"Napıyosun geldin değil mi?"

"Evet geldim. Demiştim ya sana zaten"

"Evet hatırladım. Geliyorsun bugün değil mi?"

"Bilmiyorum"

"Ne demek bilmiyorsun? Geliyorsun bak. Tek başıma halletemem."

"Tamam geleceğim. Ama annem kızıyor sana bir defa bile gelmedi teyzesine diyor haberin olsun"

"Evet öyle ya teyzemi öpüyorum. Gelicem yanına onun. 1 saate geliyorsun o zaman"

"Tamam" diyerek telefonu kapattı.

Yataktan doğrularak kalktım. Gözlerimin tekrar kararmasıyla yatağa yalpalanarak oturdum. Şuan eşyalar üzerime doğru geliyordu sanki. Gözlerimi kapatıp biraz bekledim. Gözlerimi açtığımda herşey olması gerektiği gibiydi.

Banyoya doğru ilerleyerek yüzümü yıkadım. Saçlarımı sıkıca topladım. İlk olarak kahvaltı yapmam lazımdı. Haleye söylemeyi unuttuğum şey aklıma gelince tekrar telefonumu elime aldım.

İlk aradığımda açmadı. Kahvaltıya indiğimde Yeliz abla kahvaltıyı hazırlamış çıkacaktı. Kapının önünde yakalamıştım onu.

"Günaydın Yeliz abla" diyerek yanına gittim.

"Günaydın canım"

"Gidiyorsun heralde. Kahvaltı yapsaydık."

"Yok teşekkür ederim işim var benim" dediğinde tam cevap verecekken telefonum çaldı.

Telefonu çevirerek kimin aradığına baktım. Hale arıyordu. Sanırım daha yeni görmüştü aradığımı, Yeliz ablaya el sallayarak kahvaltı masasına oturarak telefonu açtım

"Aramışsın"

"Evet.. Senden gelirken birşey almanı isteyeceğim" dedim aslında pek doğru değildi. Çünkü daha iki gün geçmişti adetim. Ama merak ediyordum. Büyük bir ihtimal hamile değildim, fakat denemekten zarar çıkmazdı.

"Hamilelik testi al" dedim

(...)

Kapının çalmasıyla hızlı adımlarla kapıya ilerledim. Kapıyı açtığımda Haleyi karşımda görünce sıkı sıkı sarıldım. Uzun zamandır görüşmemiştik.

"Hoşgelin" dedim gülerek

Hale elindeki poşeti kaldırarak, "hadi dene şu testi çatlıcam meraktan" dedi ve elime poşeti tutuşturdu

"Tamam dur ama ben fazla ümitli değilim sonuçta daha bir buçuk ay geçti bebeğimin düşmesinij ardından. Bu kadar çabuk olma ihtimali varmı?"

"Neden olmasın ki?"

"Bilmiyorum. Ama eğer olursa... Olursa çok farklı fikirlerim var"

"Hadi ben seni bekliyorum"

(...)

Tam olarak üç dakika beklemem gerekiyordu. İki çizgi olursa hamile oluyormuşum. Tek çizgi olursa hamile değilim demektir. Allahım lütfen çift çizgi...

Bana Aşıksın!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin