35✴Bölüm "Burak Özçivit?"

8.3K 274 1
                                    

Burnumu kaşındıran şeyle burnumu kaşıdım. Sağ tarafa döndüğümde yine burnum kaşınmıştı. Burnumu kaşındıran şeyin ne olduğunu anlamak amaçlı gözlerimi araladığımda Sedatın bana gülümseyerek bakan çehresini ve elindeki kırmızı gülü gördüm. Bu da neydi böyle?

Karşımda üstü çıplak saçları hafif karışık elinde gül ve dizlerinde tepsi... Rüya mı görüyordum ben? Gözlerimi bir kaç defa kapatıp açtım. Hayır kesinlikle rüya değildi. Sedat karşımda bütün yakışıklılığıyla bana bakıyordu. Yataktan doğrularak Sedats bakmaya başladım.

"Günaydın sevgilim" diyerek dudaklarıma masun bir öpücük bırakıp geri çekildi

"Sen.. Sen bana kahvaltı mı hazırladın?" dediğimde nuhteşem gülümsemelerinden birini bana hediye etti.

"Yani... Ama pek birşey hazırladım sayılmaz" dedi tepsiyi göstererek. Bana göre tepside eksik yoktu. Herşey olması gerektiği gibiydi.

"Bence harika" diyerek kollarımı Sedatın boynuna dolayarak sarıldım. Sedatta kollarını belime sarmıştı.

"Sen harikasın" diye fısıldayarak geri çekildim. Sedat gülün sapını eliyle biraz kısaltarak kulağımın arkasına sıkıştırdı.

"Sana layık olamaya çalışıyorum. Sen kahvaltını yap ben duş alacağım. Gün daha yeni başlıyor" diyerek göz kırptı. Bu adam sabah sabah ne kadar yakışıklı gözükmüştü bana. Banyoya doğru ilerlerken,

"Sen kahvaltı yapmayacakmısın?" diye sordum Sedat banyoya girerken,

"Ben sana bakarakta doyuyorum sen beni boşver" diyerek banyoya gitti. Kahkaha atmadan edemedim. Bu sabahda ne olmuştu bu adama? Yakışıklı olduğu gibi birde romantikti.

Kahvaltı yaptıktan sonra yatağı düzenledim. Bugün hava muhteşemdi. Dolaptan üstüme yazlık mavi bir elbise alarak giydim. Altımada gri parmak arası sandaletlerimi giydim. Makyaj yapmaya gerek yoktu. Kafamı kapının sesiyle banyoya doğru çevirdim Sedat belinde havlu bir elindede saç havlusu saçlarını kuruluyordu. Tam cam kenarında olan berjerlerden bir tanesine oturdu.

"Gün daha yeni başlıyor derken?" dedim gülümseyerek. Sedat elindeki havluyu yatağa fırlattı. Elleriyle saçlarına şekil verdikten sonra eliyle gel işareti yaptı. Ona doğru ilerleyerek tam karşısındaki berjere oturacakken,

"Oraya değil" diyerek eli kolumdan çekerek kucağına oturtturdu. Kollarımı onun çıplak omzuna koyduğumda bana gülümseyerek bakıyordu

"Bugün çok mutlusun?" dedim imayla.

"Öylemiyim?" dedi. Bana gülümserken kendini bana biraz daha bastırarak kollarını daha sıkı doladı belime.

"Öylesin. Umarım birşey yapmamışsındır" dedim kaşlarımı çatarak.

"Bunu sana söylemek lazım. Dün akşamki olaydan sonra" dedi bu defa onun kaşları çatılmıştı.

Ellerimi yüzüme kapatıp "hatırlatmasan" dedim oflayarak

"Unutmak elde mi? Elin adamıyla sarmaş dolaş" dedi derin bir nefes alıp geri verdi. "Hatırladıkça kan beynime sıçrıyor" dedi ellerimi yüzümden çekerken

"Tamam birdaha olmayacak" dedim ona sarılarak

"İstesende olamaz zaten!" dediğinde kıkırdamadan edemedim. "Bugün seni bir yere götüreceğim. Bikinini al"
"Gerçekten mi?" dedim ellerimi birbirine çırparak.

"Gerçekten. Şimdi kalk da üstümü giyineyim" diyerek alnıma minik bir öpücük bıraktı.

(...)

Bana Aşıksın!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin