Merhaba, yeni bir Loki bölümü ile karşınızdayım. Bu hikayede kendinle savaşacak ve kendine aşık olacaksın.
Lady Loki normalde, Loki tekrar hayata döndüğünde Sif'in vücudunda doğuruyor. Bunu ele alıyor ama ben farklı bir tema işleyeceğim. Ayrıca bölüm tüm marvel filmlerinden önce olacak.
Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın... Yorumlarınızı okumayı çok seviyorum ve birlikte tartışmayı, çok keyifli oluyor bence. 😇❤️
Kıyafetin
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Asgard, Ragnarok kehaneti ile alevler içinde yanıyordu. Herkes kıyamete meydan okumaya çalışırken sen kadere karşı gelemeyeceğinizin farkındaydın. Bu yüzden ayaklarını yerden keserek bedenini göğe çıkardın ve Asgard sarayına doğru uçtun. Altından, devasa kapı açıldı ardına kadar. İçeri girip hazine odasına vardın. Merdivenlerden aşağı inerken meydana gelen sarsıntılardan dolayı düşmemek için temkinli davranıyordun. Yolu boylu boyunca yürüdün ve karşında parıl parıl parlayan uzay taşını eline aldın. Seni doğru yere götürüp götürmeyeceği konusunda tedirginlik yaşarken hazine kapısının açıldığını duydun. Neler olduğuna bakmak için başını kaldırdığında Hel'in askerleri sana yaklaşıyorlardı. Kaşlarını çatıp dalga geçer gibi bakarken bir elini sallayıp,
"Hoşçakal'ın aptallar." diyerek taşı kullandın ve vücudun enerjiye dönüşerek ortadan kayboldu. Taşı başka bir evrene gitmek için kullandığından yolculuk oldukça zor geçiyordu. Çeşitli renklerdeki ışık hüzmelerinin arasından, yüksek bir yamaçtan düşer gibi geçiyor, bedenin okyanus dalgaları gibi dalgalanıyordu. Neredeyse tüm uzuvlarının parçalara ayrılacağınu düşünüyordun ama sonunda, ileride toplanmış ışık demetini gördün. Kendine gelip tüm gücünü toparladın ve ışık demetine doğru kendini bir ok gibi süzülmeni sağladın. Boyutlar arası kapının dışına çıktın ve hem taş hem de sen metrelerce uzağa sürüklendiniz. Kollarına ve elbisene bulaşmış kirleri temizledikten sonra ayağa kalktın ve nerede olduğuna baktın. İlerde Asgard sarayı tüm ihtişamıyla duruyordu. Taşın seni doğru yere getirdiği belliydi, mutluydun. Taşı eline aldın ve yaptığın bir büyüyle taş, uzayın sadece senin bildiğin derinliklerinde yok oldu. Asgard şehrine giriş yaptığında dikkat çekmek istemiyordun. Burada işlerin nasıl yürüdüğü konusunda hiçbir fikrin yoktu. Bu yüzden saraya girene kadar dikkat çekmemek için halkın giydiği kıyafetleri taklit ederek bir elbise yarattın kendine ve ilerlemeye başladın. Ortalıkta koşuşturan çocuklar, el ele dolaşan çiftler, Asgard topraklarında özel olarak yetişen hasatları satmaya uğraşan insanlar ve niceleri. Hepsi sana çok yapmacık geliyordu. Tıpkı kendi boyutunda olduğu gibi herkes mutlu olmak zorundaymış gibi davranıyordu ama sonunu biliyorsun işte. Eğer sarayda yer edinebilir, kralı düşürmeyi başarırsan hayallerini bu Asgard için gerçekleştirmeyi umuyordun. İşte Asgard sarayı tüm ihtişamıyla karşında! Tek sorun gardiyanları aşıp içeri girmekti. Fakat bu senin için çocuk oyuncağıydı. Taş evlerden birinin duvarında gizlenerek Asgard gardiyanlarından birine dönüştürdün vücudunu. Saraya tekrar yaklaşıp kapıya yöneldiğinde Thor'un emri ile geldiğini belirttin. Yani kralınız. Senin boyutunda Thor kraldı ve senin gibi o da dişiydi, öldürülene kadar!
