Bir okuyucum benden Jigsaw'u yazmamı istemişti. Hala aklımda o hikaye fakat diğer kitaba ekleyeceğim. Bundan sonra isteyeceğiniz her konu orada olacak. Zaten dizilerini izlemeden de yazmak istemiyorum çünkü o zaman size kaliteli hikayeler sunamam. Marvel'ın bazı karakterlerini tanımıyorum çünkü. (bkz. Moon Knight) Anlayışınız için teşekkürler.
Sonraki Smut konusu Peter Parker
Konu: Küçüklüğümden beri büyü bir fantezim olan öğretmen - öğrenci Kinkini yazmış bulunmaktayım. Rahatsız olacak varsa okumasını tavsiye etmiyorum ki, bence rahatsız olacak kimse yoktur :))
İyi Okumalar...
Mühendislik fakültesinin makine bölümünde öğrenim görüyordun. Buraya üstün başarıların neticesinde burslu olarak gelmiştin. New York'un en prestijli okullarından biriydi ve derslerinize ünlü profesörler giriyordu. İlk başta derslerin oldukça iyi olsa da son sene Termodinamik adında bir bela geldi başınıza. Fiziğin önemli dallarından biri olan bu derste ısı, iş ve enerji gibi olgular arasındaki bağı kurmanız ve bunu makinelere entegre etmeniz gerekiyordu. Aslında bu ders birinci dönem verilmiş olsa da üstün çalışma becerilerine rağmen dersi geçememiştin. Bu, ders seneye kalırsa bursunun yanacak olması ve sadece tek ders için iki bin dolar ödemek demekti. Ailenin durumu pek iyi olmadığından bunu ödeyemeyecekleri aşikardı. Bursun ise Stark Vakfı tarafından sağlanmış, bursunun yanması halinde yardım etmeyeceklerdi.
Neyse ki seninle beraber sınıfın yüzde yetmişi kalmıştı. Üstelik yalnızca sizin sınıf içi geçerli de değildi. Termodinamik dersi alan diğer bölümlerde de durum içler acısıydı. Bu yüzden öğrenciler kendi aralarında imza toplayarak yönetime dilekçe yazarak ikinci dönem de bu dersi almak için beyanda bulundular. Son sene olmanız ve bu sene mezun olmak isteyişinizi anlayışla karşıladıklarından müsamaha göstererek dilekçe onaylandı. Aslında tek bir dersten kalmakla bursu iptal edecek potansiyelde olan üniversite nasıl oldu da öğrencilerin bu isteğini geri çevirmediklerini düşünebilirsiniz. Bu haklılığı olan bir soru. Fakat dilekçe konusu Tony Stark'ın kulağına kadar gelmişti ve okula yaptığı bağışlardan dolayı elbette sözü de geçiyordu. Üstelik Tony bir istekte de bulunmuştu. İşleri yoğun olmasına rağmen Termodinamik dersine girmek istiyordu. Bu kadar öğrencinin kalmasına sebep olan dersi merak etmişti. Sadece tek ders için vakit bulabilirdi.
İkinci dönem gelmiş, dersleriniz arasına termodinamik de eklenmişti. Saatler Tony Stark'ın boş olduğu zaman dilimine göre ayarlanmış ve dersiniz başlamıştı.
Amfide oturmuş, yanındaki ve arkandaki arkadaşlarınla sohbet ediyordunuz. Oldukça sosyal, espritüel zekası yüksek biriydin. Eğer bir ortamda kahkahalara boğulmuş insanlar görüyorlarsa aralarında muhakkak sen de oluyordun. Yine sohbetin en koyu yerinde, arkandaki masaya dönmüş arkadaşlarına espri yapıyordun ki arkandan gür bir ses bağırdı.
- Görüyorum ki, içinizde bu dersi geçeceğinden emin tipler var.
Bu Tony'di ve yüzünü ona döner dönmez hayranlığını gösterir bir yüz ifadesiyle cevap verdin.
- Bay Star, efendim! Sırf sizin gözünüze girebilmek için elimden ne geliyorsa yapmaya hazırım!, herkes bu heyecanlı tavrına gülse de hemen hemen herkes aynı fikirdeydi. Karşında duran adam Tony Stark değildi sadece. Aynı zamanda Iron Man'di.
Tony gözlerinin içine baktı ve cevabını merakla beklediği o soruyu sordu.
- Her şeyi mi?
Tatlı bir gülümsemeyle başını aşağı yukarı sallayıp onayladıktan sonra,
- Evet her şeyi!
Tony masasında duran tahta kalemini alırken sana yanıt verse de yüzüne bakmadı. Sitemkar bir hali vardı.
