🌈 Natasha Romanoff

2.5K 85 104
                                    

Homofobik olanların bu hikayeyi okumamasını rica ediyorum. Uyarıları dinlememenizden ben sorumlu değilim.

Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın... Kısıtlamada da eğlenceli olur I guess.

Konu: Red Room Akademi, Tüm MCU filmlerinden çok sonra geçiyor ama Natasha sanıldığı gibi ölmedi.

Önemli!!! Hikayeyi okumadan önce lütfen bu videoyu izleyin. Özellikle 1.58. sn'den sonrası önemli. Bazı kısım bu dans sergilenirken geçecek. Okurken kendinizi gerçekten orada, o dansı yapıyormuş gibi hissetmenizi istiyorum. Görünüşünüz de videodaki gibi olacak.

Natasha her zaman bir balerin olmak istemişti. Fakat Black Widow programı buna asla izin vermiyordu. Oldukça acımasız olan akademi, baleyi sanat aracı olarak değil kızların bir zaafı olarak kullanarak beyinlerini yıkıyorlardı. Hep bir resitale çıkmak, gösteri sonrası gelen hediyeleri açmak gibi bir hayali vardı. Fakat bu mümkün değildi. Yapabileceği tek şey hayallerini yaşayan diğer hayatları izlemek ve mutlu olmaktı.

Bucky ve Natasha aralarında romantik bir bağın oluşması ihtimali doğacak kadar yakınlaşmışlardı. Öyle ki Natasaha'nın mutsuz göründüğü günlerde ona Bolşoy tiyatrosunun Kuğu Gölü balesine iki bilet almıştı. İlk defa New York'a geliyorlardı. Natasha bu duruma çok sevindi ve belli etmemeye çalışsa da heyecanla alışverişe çıktı.

Ertesi akşam Howard Gilman opera salonunda yerlerini almışlardı. Loş salonda Bucky, Natasha ile konuşuyor gibi görünse de onun güzelliğine bakmaktan başka bir şey yapmıyordu. Gözlerine, dudaklarına, hatlarına biraz daha fazla bakabilmek için sohbet konusu açıyordu. Fakat sohbetinizi bölen ışıklar, kapanarak dikkatin sahneye verilmesini sağlamıştı. Bucky sinir olmuş bir tavırla elindeki Kuğu Gölü broşürünü karıştırmaya başladı. Loş ortam yazıların görünmesini mümkün kılmıyorsa da karakterleri oynayan oyuncuların fotoğrafları bulunuyordu. En başta senin fotoğrafın bulunuyordu. Sen gösterinin baş rolüydün. Odette ve Odil'i oynayacak şanslı dansçıydın. Güzelliğin sadece dans yeteneğini değil, seni canlı olarak görme arzunu da kalbinde doğuruyordu. Bucky gözlerini kısarak ismine baktı ve Rönesans dönemini anımsatan kostümleriyle sahneye çıkan baletlere yapılan alkış sırasında Natsasha'ya döndü.

Sessizce "Baş balerinin adı Y/N. Sanırım rus değil."

Natasha alkışa katılırken broşürdeki sana baktı ve başıyla onayladı. "Ah, evet. Türk ismine benziyor."

***

Sonunda sahne siyah kuğunun prensle olan dansına geldi. Odile, babasının yaptığı büyü ile Odette'nin yerine geçmiş, prensin aklını başından almak için tüm hünerlerini sergiliyordu. Fakat karakteri canlandıran dansçı, yani sen, Natasha'yı etkilemek istiyor gibiydi.

Gözlerini ondan alamıyordun. Partnerinin kollarının arasında dans ederken gözlerin hep onunlaydı. Sanki yaptığın her bir figür, onun için koreografiye dahil edilmişti ve beğenisine sunuluyordu. Parmak ucunda dönüp pozunu verdiğinde belli belirsiz sırıttın.

Natasha ilk başta bunun tesadüf olduğunu düşünse de sonradan bir şeylerin normal gitmediğini fark etti. Sahiden de onu izliyordun. Natasha zarafetine nasıl hayran kaldıysa, sen de ona aynı hayranlıkla bakıyordun dikkatini çekmek için. Son bakışmanızda Natasha dolgun dudaklarını bükerek sana gülümsediğinde müzik bitmiş, reverans yapıyordun. Onun dikkatini çekmeyi başarmıştın. Yapmaman gerekiyordu fakat reveransını bitirdikten sonra sahnenin önüne gittin, tacındaki siyah, parlak taşlardan birini kopardın ve zarafetini bozmadan Natasha'ya fırlattın, ardından bir balerine özgü ayak hareketlerinle sahneden çıkıp kulise gittin.

Marvel ile hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin