Sen Norse mitolojisinden bir Selkie'sin. Norse mitolojisinin deniz kızlarıdırlar. Tek farkları eskiden insanlar denizkızlarını balığa değil fok balıklarına benzetirlermiş. Ayrıca bu yaratıkların kuyruğuna sahip olan erkek Selkie'ye de sahip olur.
Zaman: Marvel filmlerinden önce herhangi bir zaman.
Konu: Selkielerin Laneti.
Bu bölümü okurken Hans Zimmer'ın mermaids soundtrack'ini dinleyebilirsiniz. Yorum yapın lütfen. :*
Thor Loki'yi sarayın avlusunda, manzarayı büyülenmiş bir şekilde izlerken buldu. Fakat elbette biliyordu ki Loki manzaranın güzelliğine kapılacak bir tanrı değildi. Aklında bir sürü plan yürüttüğü belliydi. Tek yapması gereken bu planı öğrenmekti.
"Loki, kardeşim. Burada ne yapıyorsun, söylesene?"
Loki Thor'un yüzüne bakmaya tenezzül etmeyerek, "Düşünüyorum kardeşim." diyerek yanıtladı ve Thor Loki'ye ulaştığında devam etti.
"Annemizin bize anlattığı Selkie hikayesini hatırlıyor musun? Midgard'da senede sadece bir kere karaya çıkabiliyorlardı."
"Evet hatırlıyorum ama-" Loki Thor'un devam etmesine izin vermedi. Bunun bir efsane olduğunu söyleyeceğini biliyordu ama asla inanmamış, çocukluğundan beri o günün hayalini kurmuştu. Thor'un yüzüne bakarak,
"Maelividd'in yerini bulursak, o zaman sahip olacaklarını düşünsene! Çok daha güçlü olursun. Mjolnir ve o taşın birleşimi seni babamızdan bile üstün kılar. Üstelik bir Selkie'nin yerini biliyorum. Midgard'a gitmek için kullandığımız geçit, orada. Bunu bir düşün." Loki Thor'un aklına girmişti bile. Gece ve gündüz o taşı düşünür olmuş, her ne kadar umursamaz gibi davransa da rüyalarına girmeye başlamıştı. Kendini kanıtlamak arzusuyla yoğurulmuş kalbi, kardeşi ile ittifak oluşturma konusunda fikirler aşılıyordu damarlarına.
Loki'yi Asgard kütüphanesinde bulacağını bildiği için önceliği oraya vermişti ve haklıydı da.
"Kardeşim, hazırlan. Midgard'a gidiyoruz." Thor damarlarında gezinen kibir zehrinin o kadar esiriydi ki Loki'nin planını anlamamıştı bile. Selkie'nin zarif fiziği, saf kristalden daha parlak ruhu Thor gibi bir hırçına elbette bağlılığını sunmayacaktı. Thor yalnızca ona yardım edecek, fok balığına benzer canlının kalbine Loki girecekti. Maelividd'e yalnızca bir Selkie'nin izin verdiği kişi dokunabilirdi.
(Bölümü anlatan görseller)
Diğer Selkie'lerden farklıydın. Farklı hayallerin vardı. Hep farklı olanı arama peşindeydin. Yüzeye ne zaman çıksan, şehir manzarasına bakıp iç geçirirken buluyordun kendini. Fakat bunu yapman oldukça cesaret isteyen bir işti. Çünkü kuyruğuna sahip olmayı isteyen bir çok erkek vardı. Adınız efsaneler arasında anılsa da var olduğunuza inananların sayısı oldukça fazlaydı. Bu yüzden özellikle erkeklere görünmek istemiyordun ve böylece yüzeye kimseye görünmeden çıkabilmek için bir mağara aramaya başladın. Uzun uğraşlar sonunda da bulmuştun. Gördüğün manzara karşısında o kadar çok büyülendin ki boşluk bulduğunda muhakkak buraya gelip yalnız başına şarkı söyleyip dans ediyordun kollarını havada sallayarak, bağırdığında duvarlara çarparak sana geri gelen sesinle bir ritim yakalıyordun. En büyük hayalin kuyruğunun bedeninden çıkıp bacaklara sahip olduğun gün özgürce dans etmekti.
Mağaranın girişine baktığınızda buz sarkıtlarının sivri uçlarıyla korkardınız, duvarları buzdandı. Her kim oraya girmeye kalksa başına iyi şeyler gelmeyeceğini düşünürdü. Sen de böyle düşündüğün için mağaraya girmiş ve derinlere inildikçe cennetin merkezinde ilerlediğini fark etmiştin. Biraz evvel karların, buz sarkıtlarının meskeni olan bu yer şimdi yemyeşil dağların, tepelerin bulunduğu bir yer haline gelmişti mağara içinde.