İlk kez Dc comics ile ilgili bir kurgu yazdım umarım beğenirsiniz. Deneme olsun diye kısa bıraktım. Eğer isterseniz devamını buraya yazıp hikayeyi güncelleyebilirim pazar günü. Devamı Batman, Joker ve sen arasında gerçekleşecek. Ayrıca başka Dc karakterleri yazmamı isterseniz bunu da yorumlarda dile getirin. :)
Not: Bölümde direk +18 (cinsellik ve şiddet) öğeler olmayacaktır. Bu konular çok soft işlenecektir.
Y/F/N: Your father name
Y/M/N: Your mother name
İyi okumalar.
🤡☠️🤡☠️
YORUM YAPMAYI VE BEĞENMEYİ UNUTMAYIIIIIIIIIIN!!!!!!!
Kıyafetin
Pespembe dizayn edilmiş odanda, Victorian döneminden kalma bir tuvalet masasında oturmuş makyajını yapıyordun. Far paletlerinde fırçana bulaştırmak istediğin renkler mor, pembe, mavi iken annenin aşılamaz emri üzerine doğal tonlara yöneliyordun. İngiliz kraliyet mensubu gibi hissetmene neden olacak kırk yaş elbisene bakıp bir yandan aklında kalan pembe, bol dekolteli elbiseni düşünüp üzülüyordun. Yirmi yaşında genç bir kız olarak renkli ve farklı kıyafetler giymeyi tercih etsen de, bu tarzını yatak odanın dışından çıkaramıyordun. Annenin kurallarına saygısızlık kötü sonuçlar doğurabilirdi. Çocukken yaptığın bir yaramazlık sonucu malikanenizin en karanlık ve küçük odasında üç gün boyunca aç ve susuz bırakılmıştın. Burası ailenin illegal işleri sonucu mahkum ettiği adamlar için özel olarak hazırlanmış bir hücreydi zaten. Cezan bittiğinde yardımcılarınız seni hücrenden çıkarmak için geldiklerinde çelimsiz bedenin baygın bir halde yerde yatıyordu.
Hazırlanıp aşağı indiğinde suçlular dünyasının en önde gelenleri ağırlamaya başlamıştı. Nn yakın arkadaşın ve ailesi de çoktan kokteyl alanında yerini almışlardı. En yakın arkadaşın olsa da bir numaralı düşmanındı. Seni mutsuz etmek ya da gıcık etmek için fazladan çaba gösteriyordu. Annenin düzenlediği resim sergisi için düşündüğün kıyafeti üzerinde gördüğünde odana çıkıp ağlamak istedin. Fakat bu çok küçük düşürücüydü. Sonra mutfağa gizlice gidip kadehin için biraz şampanyayla birlikte hidroklorik asit koymayı düşündün. Şampanyasının tadına baktığında dilinden başlayarak yemek borusunu takip eden, durdurulamaz bir acı hissederdi ve sen de yapmacık bir üzüntüyle ona yardım etmek için uğraşırdın. Kurduğun hayal o kadar tatmin ediciydi ki yüzündeki gülümsemeye engel olamadın. Hazır, gülümsemen yerine gelmişken arkadaşına seslendin.
"Cleo!" el salladın ve yanına doğru gittin.
"Ah, Y/N! Tatlım, harika görünüyordun." sevecen bir yüz ifadesiyle kahkaha atmıştı. Tatlı kişiliğinden dolayı olduğunu sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Düpedüz seninle alay ediyor ve güzelliği ile övünüyordu.
Birbirinize sarıldıktan sonra sohbet etmeye başladınız. O sana sevgililerini aynı anda nasıl idare ettiğini anlatırken sen de onun kafasını hangi bıçakla kesersen daha acı verici olur, bunu düşünüp zevke geliyordun. Sadece Cleo'nun değil kokteyl salonundaki herkesin önünde diz çöküp yalvarmasını istiyordun. Özellikle anne ve babanın!