Savaş kısımlarında sadece senden bahsederken diğer mutantları betimlemediğimi fakat onların da savaştıklarını unutma.
Sen götürülmüştün. Storm da hücreye tıkılmıştı. Buradan kaçmak için çabalayacak tek mutant artık Loki'ydi ve onu hiçbir kuvvet tutamazdı artık. Bu yüzden ilk işi bu projede sözü geçen insanlara güven hissettirmesi gerekiyordu. Bunun için önemli bilgi biliyormuş süsü vermesi yeterli olacaktı. Tek yapması gereken, seninle konuştuklarını harmanlayarak bir şeyler bildiğini askerlere fark ettirmekti. Bunu başarmıştı da. Böylece iş adamları ve bilim adamları ile toplantıya katıldı.
Bir sürü kendini beğenmiş dünyalı insan ona sorular sormaya başladı. İçlerinde gözlüğünün camını silen bir adam,
"X-men hakkında ne biliyorsan anlat! Nasıl bu kadar güçlü olduklarını, nasıl yayıldıklarını ve nerede bulabileceğimizi anlat!"
"Size ihtiyacınız olan bilgiyi verirsem benimle işiniz kalmaz. Önce bana istediklerimi verin ki, size öğrenmek istediklerinizi vereyim."
"Peki sana nasıl güveneceğiz? Arkadaşlarına ihanet eden biri bize de eder."
"Çünkü onlar benden pek haz etmiyor, tıpkı sizin gibi bana güvenmiyorlar. Onlardan hoşlanmıyorum. Amaçlarımız bir noktada kesişiyor."
Bu söz onların kibirli kişiliklerine yetmişti. Böylece bilgi vermek ve yardım etmek adına araştırma merkezine sevk edilmek üzere binadan çıktılar. Loki'yi arabaya koydular ve iki asker verdiler yanına. Ne kadar tasma da taksalar o, güçleri olmadan da iyi bir savaşçıydı.
"Biliyor musunuz çocuklar? Bana sadece iki asker vermekle kötü yaptılar. Çünkü ben güçleri olmadan bir orduyla baş edebilecek güce sahibim." dedi ve askerlere saldırdı. Askerler ona silah doğrultsa da Loki, tetiğine basılmış silahın askerin kendini vurmasına sebep olmuştu. İki askeri de etkisiz hale getirdikten sonra kendi başına ilerleyen arabadan dışarı atladı. Aracın ağaca çarpmasıyla saklanan diğer askerler de ortaya çıktı. Loki'nin üzerine doğru geliyorlardı. Diğer askerlerle dövüşmeye başladıktan kısa süre sonra askerlere tanınmayan bir kaynaktan ateş açıldı. Loki merakla durup ateşin açıldığı yere baktı. Ağaçtan geliyordu. Asker kıyafetiyle robotu andırıyordu ama değildi. Tam bir ölüm makinesi olan bu adamın işi bittiğinde Loki'nin karşısına çıktı.
"Vay canına. Tarzını sevdim."
"Kendine 'efendi' diyen birini arıyorum."
"İlerideki araştırma binasına gidersen bulursun."
"Yolumdan çekil ve bir daha gözüme gözükme!"
"Dur biraz. Efendi dediğin kişi arkadaşlarımı esir tutuyor. Onları köle yaptı. Onları kurtarmamda yardım eder misin?"
Adam vücut kemerinin üzerindeki ufak bir çantayı açarak anahtar çıkardı ve Loki'ye fırlattı.
"Elbette."