FİNAL

12K 373 517
                                    

Bence Final hatrına casper okuyucularım hayaletliği bırakabilirse bu beni çok mutlu eder.

Lütfen oy verip düşüncelerinizi son kez benimle paylaşmayı unutmayın. Dipnot: Bunu demek üzücüydü.


"Siz benim neler çektiğimi nereden bileceksiniz..."

Kitabın asıl şarkısı olarak gördüğüm parça Sezen Aksu-Vazgeçtim





SABAH

Genç adam güneş ışığının yüzüne yaptığı baskı ile gözlerini araladı. Aralanmış gözleri ışığa alışmakta zorluk çekmemişti. İçi huzurla dolu olan adam gülümseyerek yan tarafına döndü. Gözlerine çarpan beden gülümsemesine daha büyük bir şehvet katmıştı. Dün gece Zehra'yı ne kadar özlediğini yeniden fark etmişti. Neden bunca zamandır ayrılardı ki?

Çok saçmaydı! Baştan beri ayrılmamaları gerekiyordu. Küçüklüğünden beri sevdiği bu kız ile ayrılmak onu derinden sarsmıştı. Kendini terk edişi aklına geldi yine. Sevince bulanan gözleri yavaşça hüzne dönmeye başladı. Çok zor zamanlardı. Hiç hoş olmayan şeyler yaşanmıştı. Elini kızın saçlarına atıp kendini kötü zamanların geçtiği ile avutmaya çalıştı. Zehra tüm gerçekleri ona anlatmıştı. Doğru söylüyordu. Genç adam tüm içtenliği ile buna inanıyordu.

"Keşke," diye geçirdi içinden istemsizce, keşke Zehra en başta anlatsaydı gerçekleri. O zaman da inanırdı Kayra ona. Çünkü biliyordu, teyzesinin ilişkilerini hiç bir zaman onaylamadığının farkındaydı. Fazlasıyla kabul edilesi bir nedendi. Ama Zehra onu terk etmeyi seçmişti. Dün vardı ama bügün yoktu misali olmuştu. Bu genç adamı hem yaralamış hem de öfkelendirmişti. Kendini kandırılmış hissetmişti.

Kızın kahverengi saçlarını okşayan elleri bir an için duraksadı. Kandırmak demişken aklına İrem gelmişti. İçi bu sefer tam anlamıyla huzursuzlukla doldu. Yaptıklarından ötürü bir utanç vardı içinde. Bu sefer kendini avutmayı tercih etmedi. Çünkü avutamayacağını biliyordu.

Dün gece İrem'i defalarca kez aramıştı. En azından bir konuşma yapabilirdi. Gerçekleri kendisi anlatabilirdi. Hem onunla geçirdiği hiç bir andan pişmanlık duymuyordu. Yaşadıkları hiç bir an ona kötü hissettirmemişti. Aksine bunu sevmişti. Kayra İrem'e aşık değildi ancak ondan bir müddetliğine de olsa hoşlandığını inkar edemezdi.

Kızın kendine has bir büyüsü vardı, insanı kendine çeken yönden. Güzeldi, başarılıydı, zekiydi... Eğer Zehra olmasaydı, Zehra'yı baştan beri sevmeseydi veya onu içinden atabilmiş olsaydı İrem'den daha iyi kimseyi bulamayacağını biliyordu.

Eşsizliğini hiç bir zaman inkar etmemişti. Başına buyruk halleri ve umursamaz tavırları en çok sevdiği şeylerden birisiydi. Dışarıdan patvatsızlık gibi görünen açık sözlülüğü ve yaptığı kelime oyunları insanları tuzağa çekmek için bir hayli kuvvetli şeylerdi. Özgüvenini de es geçemezdi. İrem denince şüphesiz akla gelenler sırasında başı çekiyordu, özgüven kelimesi.

Aklındaki tek düşünce böyle bir kadına tüm yaptıklarını nasıl açıklayacağıydı. İrem'in zeki olduğunu söylerken basit bir zekayı kesinlikle kastetmiyordu.

Öğrendiği zaman ne yapacağını kestirmiyordu. Bir köşeye çekilip ilişkilerini kutlayacak birisi değildi. Bu durum Kayra'yı korkutmuyor değildi. Yapacaklarından son derece çekiniyordu. Üstüne üstlük  suçluydu. Yapacağı hiç bir şeye kızma hakkını görmüyordu kendinde.

Baştan beri bunu yapmaması gerektiği kanısına vardı. Baştan İrem'e bunu söyleyebilirdi, durumu açıklayabilirdi. Kabul edip etmeme şansı sunmuş olurdu o zaman. Hem kabul etmese bile problem olmazdı. Etafta bir sürü kız vardı ne de olsa.

SEKRETER +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin