9. BÖLÜM

43.6K 702 141
                                    


Oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalar...








Sabahın ilk ışıkları odaya süzülmeye başlarken dizlerime sardığım kollarımı biraz daha sıktım.

Uyuyamamıştım.

Tüm gece boyunca yatağıma oturup sırtımı yatak başlığına yaslamıştım. Dizlerimi kendime çekip kollarımı da onlara dolamıştım.

Küçülebildiğim kadar küçülmüştüm. Varlığım nasıl daha az yer kaplar diye düşünüp durmuştum.

Yokluğu dilemiştim. Varlıkla hiçlik arasındaki o ince çizgide yaşamımı sürdürmek istemiştim.

Tüm düşüncelerimi, tüm isteklerimi, tüm amaçlarımı...

Hepsini bir köşeye fırlatıp bencilliğime sarılmıştım.

Bir insanın hiçliği dilemesi en büyük bencillikti.

Ve ben bu bencilliği dahi yapmıştım. Bu kadar düşmüştüm.

Dün gece ilk defa daha azı olmak istedim.

Güçlü duruşum yenilmez görüntüm ve mükemmelliyetimi kenara çekip iç savaşıma bir tutam karışmıştım. 

Bu düşünce kırıntıları hep bana daha azını fısıldadı. Daha eksiği, daha sessizi...

Bedenim küçülsün istedim dün gece... İlk defa uzun boyum beni rahatsız etti.

Daha küçük olmak istedim.

Düşününce fark ettim. Benim istediğim bedenimin küçülmesi değildi.

Hislerimin küçülmesiydi.

Kinimin, öfkemin, hırsımın...

Hepsinin küçülmesiydi.

Çünkü biliyordum. Bunlar yıkımın en büyük savaşçılarıydı.

Tek bir kişiyi değil bir çok kişiyi yıkabilecek şeylerdi en çok da.

İşte tüm sorun buydu. Zarar göreceklerdi.

'Vaz geç' diye fısıldamıştım kendime bu gece. Ama bitişik bir vaz geç değildi benim fısıltım.

Yazım kuralı sanılan vaz geçti benimkisi.

Vazgeçmekten bile vaz geçmemin fısıltısıydı bu.

Ama anlamadı ruhum, yazım hatası deyip geçti.

En kötüsü de öyle olmadığını biliyordu.

Kafamı kararlılıkla iki yana salladım.

Yapamazdım. Vaz geçemezdim.

Bunu seçme özgürlüğünü benden annemin son bakışları almıştı.

Yapamazdım.

Yapmayacaktım da.

Komidinin üstündeki telefonumun ışığının yanıp yanıp söndüğünü gördüğümde büyük bir umursamazlıkla telefona uzandım.

Evet sessiz de kullanılan bir telefon... Sanırım vazgeçilmezdi.

Telefonu alıp tekrardan arkama yaslandığımda saatin altıyı geçtiğini gördüm.

Telefonda da bir numara gözüküyordu.

Ses tellerimin yerinde olup olmadığını kontrol etmek için hafifçe öksürdüm.

Ardından da yuvarlak şeyi sağa kaydırarak telefonu açtım.

SEKRETER +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin