- 2017/ MAYIS - KÜTAHYA -
'' Bade gel evlenelim ne olur. Hadi güzelim beklemeyelim kimseyi, neyi bekliyoruz ki anlamadım ben? Zaten bir ay sonra kesin mezunsun artık. Okul dedin, beklemek istiyorum dedin tamam dedim oda bitti sonunda. Bir ay daha beklememize ne gerek var. Beş sene oldu kızım. İki sene önce evlenecektik zaten senin yeniden okul işin çıktı kaldı. Hem aileler de biliyor durumları. Hadi yavrum, hadi güzelim, hadi balım evet de kıyalım nikâhı. Bir ay sonra hatta sen ne zaman dersen de düğünü yaparız. Hadi be güzelim.'' diyerek arka arkaya yalvaran bir ses tonuyla konuşan sevgilime gülümseyerek bakındım.
'' Çok mu istiyorsun sen? Bir ay daha duramayacak kadar mı çok seviyorsun sen beni he? Beş sene beklemişsin zaten Baran, neden bir ay daha sabredemiyorsun? '' diyerek kendime kahve almak için mutfağa yürüdüm. Isıtıcının kapanan sesiyle bardağıma suyu doldurmaya başladım ve kahveyi hazırladım.
Baran ise tam arkamda tezgâha beni sıkıştırmıştı. Arkam ona dönük gülerek bekliyordum, kahvemden bir yudum alır almaz beni kendine çevirdi ve elimdeki kupayı alıp bir dikişte kahveyi yarısına kadar içti. Ben şok içinde tedirgince yüzüne bakarken o kalan yarısını da içerek dudaklarıma yaklaştı. Kupayı sert bir şekilde tezgâha koyup beni korkuttuktan sonra dudaklarımı dudaklarının arasına alarak, kahveyi dudaklarımın arasına verdi ve yutkunmama sebep oldu.
Dudaklarımla temasını kesmeden, bakışlarını gözlerimden ayırmadan '' Beni yalvartmayı seviyorsun demi? Peşinde koşmama, arkanda köpek gibi dolanmama bayılıyorsun. Hiç gocunmam bundan Bade emin ol koşarım, dolanırım. Bade'm, güzelim, hatunum, kadınım. '' derken başparmağının ucuyla hafifçe okşadı çenemi. '' Benim dünüm, bugünüm, yarınım. Hayatımın tek aşkı, tek hakikati senken neden bu inat? '' bileğimden tutarak nabzımın attığı yere öpücük kondurdu. Daha sonra kalbinin üstüne koydu elimi ve dudaklarıma bir öpücük bıraktı. O sıra kalbinin ritmi değişip hızlanmıştı avucumun altında.
Elimi çekmeye çalıştım fakat daha sıkı tutarak buna izin vermemişti. Burnu saçlarımın arasına girdi derin bir nefes çekti. Kalbi daha hızlı atarken boynuma doğru yaklaşmasıyla nefesleri sıklaştı. Kalp atışı sanki mümkünmüş gibi daha da hızlanmıştı. Bir an irkilerek elimi çektim ve gözlerine baktım.
'' Bak, sen bile şu kadarcık atışa, hızlanışa dayanamazken benden bir ay daha beklememi istiyorsun. Duyuyor musun? Sensin, kalbim değil böyle göğsüme vuran. Sen olmayınca buralar buz gibi. Dua gibisin bana. Ne vakit seni ansam, koklasam bir huzurun içine düşüyorum ve ben bu huzur hep yanımda olsun istiyorum. Sensiz bir gün daha akşam olsun istemiyorum, içim el vermiyor. Seviyorum, ölüyorum, yanıyorum Bade. '' dudaklarımda ufak bir tebessüm belirdi.
'' Şu gülünce sağ yanağında oluşan çukur var ya... '' dedi parmak uçlarıyla dokundu hafifçe yanağıma ve gözlerim istemsizce kapandı.
'' Kimse de görmediğim, görmek istemediğim ama sen de öldüğüm gamzeye bile benzemeyen o küçücük çukur işte orası benim mezarım yavrum. Ben ölüyorum beş senedir. Artık yanımdan ayırmak istemiyorum seni şu kokunu evimin her yerinde hissetmek, şu gülünce kısılan gözlerini her kafamı çevirdiğimde görmek, evimizin her yerinde senin dokunuşlarından izler olsun istiyorum. '' diyerek gözlerini gözlerime kilitledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEMDEM (Tamamlandı)
Teen Fiction'' Evlenirim. '' dedim fısıltıyla. Başta anlamadığından kaşlarını çatarak biraz bekledi. Sonra yüzü aydınlandı. Başımı tamamen omzuna yatırarak tepkisine gülümserken, içimden çıktı usulca ve bacaklarımın arasından süzülen sıvıyla yüzüm buruştu. Kası...