Özge Özder - Senle Ben
Tırnaklarımı sıkıntıdan yiyerek geldiğim hastane kapısından girdim içeri koşarak. Peşimden bana yetişmeye çalışan Esma ve Ülker'in seslenmeleri umurumda değildi son yarım saattir. Tepemde gelişi güzel topuz yaptığım kısa saçlarımın kenarından köşesinden çıkmıştı, altımda ayıcıklı pembe pijamam, üstümde beyaz tişörtümle vizon rengi uzun hırkam ve ayaklarımda spor ayakkabılarımla tuhaf görünüyordum şu an ki, hastanede bulunan tek tük insanlar dönüp bana bakıyordu. Danışmaya Baran'ın nerede olduğunu sormak için yönelmişken danışmanın önünde bekleyen Muhammed'i görerek daha da hızlandırdım adımlarımı. Ayak sesleriyle kafasını bana çevirmişti.
'' Nerede, durumu nasıl? '' dedim panikle. Ağladı ağlayacak halime bakıp, elini omzuma atarak adımlarımı yavaşlatırken benimle beraber yürümeye başlamıştı yanımda.
'' Sakin ol, bir şeyi yok Bade. Odada, gidiyoruz şimdi yanına ama önce şu halini toparla biraz seni böyle görürse Batuhan'ın suratını dağıtır haber verdiği için. Çok kötü gözüküyorsun sakinleş biraz. Bir şey olsa biz böyle rahat olur muyuz Allah aşkına? '' dedi gülümseyerek.
Haklıydı. Bir şey olsa böyle duramazdı oda. Elinin altından çıkarak hem yürüyüp hem ellerimle gözlerimi sildim biraz daha iyiydim, Baran'ı görürsem kalp çarpıntım geçecek daha da iyi olacaktım. Bir odanın önüne geldiğimizde durup bana dönerken, '' Geç bakalım hadi. '' demesiyle hızla açıp içeri attım kendimi.
Serdar, Çağrı ve Batuhan ayaktayken, Baran sedyede oturmuş hemşire genç bir kızda başında pansuman yapmaya çalışıyordu. İçeri dalmamla tüm gözler bana dönse de, benim bakışlarım Baran'ı görüyordu sadece. Hasar tespiti yapmak için göz gezdirdim hızlıca. En son yüzüne çıktı bakışlarım ve yanına adımladım. Yüzü aydınlanmış, ufak bir tebessümle benim yanına yaklaşmamı izliyordu.
'' Güzelim, kim haber verdi size? Gelmeseydiniz keşke. Biz geçecektik eve birazdan. '' dediklerini asla duymazken, yanına adımlayıp, yanındaki boşluğa oturdum ve yarasına çevirdim bakışlarımı. Hemşire işini bitirmiş yarasını kapatmak için uğraşıyordu.
'' Ciddi bir şey yok demi? '' dedim merakla. Tedirgince hemşireye dönerken ben, Baran ve diğerlerinin kıkırdama sesi doldurdu kulaklarımı. Bakışlarımı Baran'a kaldırmamla gülüşünü kesmiş, boğazını temizlemişti ciddi olmaya çalışarak. Hemşire kızda bana dönerken hafifçe tebessüm etmiş, '' Hayır, merak etmeyin sıyırmış sadece. Tamamdır bu Baran abi gidebilirsiniz. Sen pansumanını yaparsın zaten bu ağrı kesiciyi de alıp götürebilirsin. Ne olur ne olmaz diye, dayanamazsan içersin. Geçmiş olsun. '' diyerek çıkmıştı odadan.
Benim gözüm hala yarasında takılı kalırken, '' Bir şey yok güzelim merak etme iyiyim ben. '' beni rahatlatmak için konuşan Baran'a baktım. Gülüyordu karşımda. Hala gülümsüyordu adam ya. Kaşlarımı çatarak '' Az daha vuruluyormuşsun hala iyiyim deyip gülüyorsun be adam! Ne kadar rahatsın sen. '' dedim öfkeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEMDEM (Tamamlandı)
Novela Juvenil'' Evlenirim. '' dedim fısıltıyla. Başta anlamadığından kaşlarını çatarak biraz bekledi. Sonra yüzü aydınlandı. Başımı tamamen omzuna yatırarak tepkisine gülümserken, içimden çıktı usulca ve bacaklarımın arasından süzülen sıvıyla yüzüm buruştu. Kası...